‘ÇALIŞMAYANIN KULAĞINI ÇEKECEĞİZ’
Balıkesir Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. İlyas Yıldıran, yeni başladığı görevinde, hedeflerini MERHABA’ya anlattı. ‘Çalışanı sevecek, çalışmayanın kulağını çekeceğiz’ diyen Yıldıran, hasta ve personelin güler yüzlü hizmette buluşacağını da sözlerine ekledi.
Balıkesir Devlet Hastanesi’ne Uzm. Dr. İlyas Yıldıran Başhekim olarak atandı. Üç yabancı dil bilen Yıldıran, üçüncü üniversiteyi okuyor. Eğitimden ve kendini geliştirmek asla vazgeçmediğini söyleyen Yıldıran’a dair tüm bilinmeyenler haberimizde…
Balya’nın Yenikavak Mahallesi’nde doğan, İstanbul Tıp Fakültesi’ni derece ile bitiren ve İç Hastalıkları Uzmanı olarak pek çok hastanede görev yapan Uzm. Dr. İlyas Yıldıran, İvrindi Devlet Hastanesi’nde Başhekim olarak görev aldı. Geçtiğimiz hafta Balıkesir Devlet Hastanesi’ne Başhekim olarak atanan Yıldıran, meslek hayatında en unutamadığı o anıyı anlattı.
ÜÇ YABANCI DİL BİLEN BAŞHEKİM
İstanbul Hukuk Fakültesi mezunu olan Balıkesir Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. İlyas Yıldıran, İstanbul Tıp Fakültesi mezunu. İç Hastalıkları Uzmanı olan Yıldıran bunun dışında İşletme ve Kamu Yönetimi Lisans programından dereceyle mezun olmuş. Şu anda üçüncü üniversiteyi okuduğunu söyleyen Balıkesir Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. İlyas Yıldıran İngilizce, Gürcüce ve Rusça olmak üzere üç yabancı dil biliyor. Yaklaşık 25 yıllık hekimlik hayatının 21 yılını Uzman Hekim olarak sürdüren Yıldıran, Manyas, Susurluk ve Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesi’nde görev yaptı. Son bir yıldır İvrindi Devlet Hastanesi’nde Başhekim olarak çalışan Yıldıran geçtiğimiz günlerde Balıkesir Devlet Hastanesi’ne Başhekim olarak atandı.
“HERKESE EŞİT MESAFEDEYİM”
Güleryüzlü hizmeti her zaman ön planda tutacaklarını söyleyen Balıkesir Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. İlyas Yıldıran, “Hastanemizde çalışan ve hasta memnuniyeti odaklı çalışmayı ön plana çıkaracağız. Güleryüzlü personelimizle güler yüzlü hizmet vereceğiz. Teknolojinin ve tıbbın en son yeniliklerini hastalarımıza sunarak, alanımızda öncü olmak istiyoruz. Hastanemiz Balıkesir’in en eski hastanesi. Merkezde olması ve nüfusun üçte ikisinin burada yaşaması ve vatandaşlarımızın ulaşımının kolay olması sebebiyle hastalar tarafından en çok tercih edilen hastane. İki hastanede çalıştım. Herkese eşit mesafedeydim. Önceliğimiz her zaman insan. Biz çalışanı seveceğiz. Çalışmayanın kulağını çekeceğiz. Personelimiz işe gelirken güler yüzlü gelsin, hastalarımız da ayrılırken güler yüzlü ayrılsın” şeklinde konuştu.
“ONU HİÇ UNUTMADIM”
Hekimliğin oldukça zor bir meslek olduğunu söyleyen Başhekim Yıldıran bu anlamda unutamadığı o anısını da MERHABA’ya anlattı. Yıldıran, “Benim meslek hayatımda unutamadığım pek çok anı vardı. Ama en unutamadığım anım ağlayarak gelen bir hastam olmuştu. Hekimlik yapmanın ne kadar zor olduğunu anladığım anlardan biriydi. Bir gün polikliniğimize bir hasta geldi. Hastanın tek şikayeti sürekli ağlamasıydı. ‘Amca neyin var? Ağrın sızın var mı?’ dediğimizde cevap yoktu. Hiçbir fiziksel semptom yoktu. Sadece ‘Kötüyüm’ diyor ve ağlıyordu. Ben de hem dikkatle incelemek hem de gönlü olması için muayene ettim. Kalbini incelediğimde duymamam gereken patolojik bir durum duydum. Öyle olunca hastayı EKG’ye gönderdim. Ve anladık ki hasta o anda kalp krizi geçiriyormuş… Kalp krizi deyince göğüs ağrısı, ani ölüm, nefeste sıkışma gibi belirtiler olur. Ama hastada kalp krizi ile alakalı hiçbir semptom yoktu. Hasta ağlamasına sebep gösterecek bir gerekçe göstermiş olsaydı belki kalbini dinlemem gerekmeyecekti. Belki sakinleştirici bir ilaç yazacaktım ama hasta kalp krizi geçirdiği için hastayı kaybedecektik. Bazen böyle atipik durumlarla da karşılaşabiliyoruz. Hekimlik zor bir meslek ve her hasta kendine has özellikler taşıyor’ ifadelerini kullandı.
“ŞİDDETİN HER TÜRLÜSÜNE KARŞISIYIZ”
Sağlık çalışanlarına şiddet konusunda açıklama yapan Yıldıran, “Biz şiddetin her türlüsüne karşıyız. Hiçbir sağlık personelinin hastaya zarar verme amacı olamaz. Sağlıkta maalesef komplikasyon dediğimiz hastalığın süreci esnasında oluşabilecek olumsuzlar, yanlış tedavi, doktor hatası gibi lanse edildiğinde hekim ve sağlık çalışanı günah keçisi ilan ediliyor. Bu yüzden bu da çalışanların motivasyonunu ve verimliliğini negatif olarak etkiliyor” dedi.