Covid-19’un ekonomiye etkisi en az bir yıl sürecek
KPMG Türkiye, Covid-19’un iş dünyasını nasıl etkilediğini araştırdı. Ankete katılan iş dünyası temsilcileri küresel salgının ekonomiye olumsuz etkisinin ortadan kalkması için en az bir yıla ihtiyaç olduğunu söylüyor.
KPMG Türkiye Strateji ve Operasyonlar Danışmanlık ekibi, 1 – 6 Nisan tarihleri arasında tüm sektörlerden yaklaşık 250 kişinin katılımıyla Covid-19 Etki Araştırması yaptı. Aralık 2019’da Çin’den başlayarak tüm dünyaya yayılan ve pandemiye dönüşen koronavirüs salgınının iş dünyasına ve sektörlere etkileri araştırıldı. KPMG Türkiye’nin iş dünyası temsilcileriyle gerçekleştirdiği anket, salgın sonrası dönemle ilgili öngörülere de ışık tutuyor. Covid-19 sonrası toparlanma süresi ve şekli ile ilgili farklı görüşler bulunmakla beraber öngörülen zaman 3 ay ile 12+ ay arasına yayılıyor. Bununla beraber ekonomide önemli daralma öngörülüyor.
KPMG Türkiye Strateji ve Operasyonlar Danışmanlık Lideri ve Şirket Ortağı Serkan Ercin, Türkiye’de küresel örneklere benzer şekilde, farklı sektörlerin bu önlemlerden farklı derecede etkilendiğini, kimi sektörlerin bu etkilerden çok önce nasibini almaya başladığını bazılarının ise bu etkileri sonradan hissetmeye başladığını belirtti. Ercin, “Sosyo-ekonomik hareketliliğin azalmasına bağlı yaşanan sorunların ortadan kalkması için pandeminin kontrol altına alınması ve bunu takiben hayatın normale döneceği tarih merak edilmektedir. Bu süreç sonrası yaşanacak ekonomik toparlanma konusunda da farklı tahminler bulunmaktadır. Covid-19 sonrası ülkemiz ve dünya ekonomileri için olası toparlanma senaryolarına baktığımızda, 3 ay ile 12+ ay arasında zamana yayılan ve ekonomide önemli ölçüde daralma öngören tahminler görüyoruz. Diğer taraftan, bu toparlanmaların da sektörler ve şirketler bazında farklılık göstereceğinin, bu döneme hazırlıklı giren, doğru kararlar alan ve yeni normale uyum sağlayan yapıların bu süreçten en iyi şekilde çıkacağını düşünüyoruz” dedi.
Araştırmadan çıkan başlıklar şöyle:
Yüzde 88 ‘yüksek etki’ diyor
Ankete katılanların yüzde 88’i Covid-19’un Türkiye ekonomisini
yüksek derecede etkileyeceği görüşünde. Yüzde 12’si ise orta
düzeyde etki edeceğini düşünüyor.
Ankete katılan şirket temsilcilerinin yüzde 80’inden fazlası 2020
yılında Türkiye ekonomisinde yüzde 3’ten fazla daralma beklediğini
ifade ediyor. Yüzde 30’u yüzde 6’dan fazla daralma öngörüyor, yüzde
19’u ise büyüme bekliyor.
En az bir yıl sürecek
Covid-19’un Türkiye ekonomisi üzerinde etkisinin ortadan kalkması için en az 12 ay gerektiğini söyleyenlerin oranı yüzde 35. Yüzde 19’luk kesim en az 3-6 ay gerektiğini, yüzde 21,9’luk kesim ise 6-9 ay süreceğini düşünüyor.
Sektörlere etkisi
Sektör temsilcilerinin hemen hemen tamamı Covid-19’un faaliyet
gösterdikleri sektörü önemli ölçüde etkilediğini belirtiyor.
Katılımcıların yüzde 42’si pandeminin faaliyet gösterdikleri
sektörü orta derecede etkilediği, yüzde 50’si ise yüksek derecede
etkilediğini görüşünde. Yüzde 7’si etki yaratmadığını ya da düşük
derecede etkilediğini ifade ediyor.
Tüm sektörler Covid-19’un ekonomik etkilerini hissederken enerji,
ilaç, endüstriyel üretim ve kimya sektörlerinde etkinin görece daha
az hissedildiği görülüyor.
Sektör bazında toparlanma beklentileri ülke ekonomisindeki
beklentilere paralellik göstermekle beraber endüstriyel üretim,
tekstil, turizm / ev dışı tüketim, enerji, inşaat ve yiyecek –
içecek sektörlerinde toparlanmanın 2020 sonrasına sarkacağı
öngörülüyor.
KOBİ’ler yüzde 95
Covid-19’dan en fazla etkilenen kesim olan KOBİ dünyasındaki oran yüzde 95 olarak telaffuz ediliyor.
Evden çalışma yarı yarıya
Ankete katılanların yüzde 58’i tüm çalışanları salgınından
korumak için evden çalışma sistemine geçtiğini belirtiyor. Yüzde
20’si yalnızca beyaz yakaya evden çalışma uygulaması başlattığını
söylüyor. Evden çalışan sektörler eğitim, hukuk, finansal
hizmetler, bankacılık, sigortacılık, emeklilik ve hayat, enerji
olarak öne çıkıyor.
Kimse krize hazır değil
Krize hazırlık ve kriz yönetimi kabiliyetleri açısından,
şirketlerin cirosal büyüklükleriyle kriz yönetimi kabiliyetlerinin
paralellik gösterdiği görülüyor. Kriz yönetimine dair prosedür ve
süreçlere sahip KOBİ’lerin oranı yüzde 25 iken, bu oranın cirosal
oranla paralel artarak, cirosu 10 milyon TL’den yüksek şirketlerde
yüzde 75’lere çıktığı gözleniyor.
Covid-19 krizi medya, eğitim, tekstil, enerji, kimya, finansal
hizmetler ve inşaat sektörleri başta olmak üzere kriz yönetimi
kabiliyetinin geliştirilmesi konusunda her sektörün yol alması
gerektiğini ortaya koyuyor.
Şirketlerin sıkıntıları
Sektörlerin tümü incelendiğinde Covid-19 nedeniyle şirketler en fazla finansmana erişimde sıkıntı (yüzde 25’i), yurt içi kaynaklı satışlarda düşüş (yüzde 24’ü), üretim maliyetlerinde artış (yüzde 22’si) ve likidite sıkıntısı (yüzde 18’i) beyan ediyor.
Cirolar düşecek
Katılımcılar, Covid-19’un şirketlerinin 2020 cirolarında yüzde
40’lara varan düşüşlere sebep olacağını tahmin ediyor, 2020
bütçelerinde önemli ölçüde hedef revizyonuna gideceklerini
belirtiyorlar. Şirket temsilcilerinin yüzde 53’ü 2020 cirolarında
yüzde 2-20 arasında düşüş beklerken, yüzde 36’sı yüzde 20’den fazla
düşüş bekliyor. Yüzde 10’u cirosunda düşüş beklemiyor. Ciro artışı
bekleyenlerin oranı ise yüzde 1.
Covid-19’un ciroyu en çok etkileyeceği sektörler 2020’de yüzde
40’lara varan düşüş bekleyen turizm / ev dışı tüketim, perakende /
mağazacılık ve özel girişim sermayesi sektörleri olarak öne
çıkıyor.
Paketler için ne dediler
Araştırmaya katılanların yüzde 43’ü hükümetin açıkladığı
paketlerde yer alan vergi ve SGK primi erteleme desteğini yüksek
seviyede kullanılabilir ve faydalı buluyor. Yüzde 41’i ise asgari
ücret desteği ve kısa çalışma ödeneğini yüksek seviyede
kullanılabilir ve faydalı görüyor. Kredi anapara ve faiz
ödemelerini erteleme desteğini kullanabilir ve faydalı bulanların
oranı yüzde 27. Finansmana erişim ve kredi yapılandırma için ise
oran yüzde 21’dir.
Ekonomik İstikrar Kalkanı paketi kapsamında sunulan vergi ve SGK
prim erteleme ve asgari ücret desteği ve kısa çalışma ödeneği
desteklerin daha çok görece küçük ve orta ölçekli şirketler
tarafından faydalı görüldüğü anlaşılıyor.
Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinde sunulan desteklere ek olarak
kapsamın genişletilmesi ve şartların iyileştirilmesi
geliyor.Sağlanan kredi imkânlarının iyileştirilmesi, vergi alanında
uzun dönemli erteleme ve borçların silinmesi, kapsama giren
sektörlerin genişletilmesi, sektör özeli kalkınma paketleri,
şirketlerin çalışan maliyetlerini azaltıcı ve kapsamı genişletilen
istihdam destekleri talepleri öne çıkıyor.