Hamurun Sırrı Hava mı? Fatma Kabakoğlu Anlattı
Balıkesir’in Körfez ilçesinde 4 yıldır fırıncılık yapan Fatma Kabakoğlu, sabahın erken saatlerinde fırının sıcaklığında hamurla baş başa kalıyor.
Her gün binlerce ekmek üreten Kabakoğlu, hava şartlarının hamur üzerindeki etkisini şöyle anlatıyor: “Hava sıcaklığına göre mayayı değiştiriyoruz. Sıcak günlerde maya miktarını azaltıyoruz, soğukta artırıyoruz. Kaç derece olduğunu öğrenmeden hamura dokunmayız.”
Körfez Ekmek Fırını’nda sabah 07.30’da kazan açılıyor ve 2,5–3 saat içinde taze ekmekler tezgaha geliyor. Günlük üretim miktarı 4 ila 5 bin arasında değişiyor.
Kabakoğlu’na göre, ekmeğin başarısı sadece hamurla değil, kullanılan malzemeyle de yakından ilgili. “Hijyen, un kalitesi ve gramaj çok önemli. Un tercihi ekmeğin tadını doğrudan değiştiriyor. Her bir ekmek 200 gram ve hepsi aynı ölçüde çıkıyor,” diyor.
Fırın sahibi Kabakoğlu, artan maliyetlerin satışları etkilemediğini belirtiyor: “Ekmek sektörü etkilenmedi, çünkü ekmek bir ihtiyaç. İnsanlar başka şeyden kısmayı tercih ediyor ama ekmekten değil.” En çok tercih edilen ürünün normal ekmek olduğunu belirten Kabakoğlu, kış aylarında köy ekmeğine olan ilginin arttığını da söylüyor: “Köy ekmeği daha doyurucu. Kışın ısıtıp üstüne salça süren çok. Hem ucuz hem tok tutuyor.”
Ekmek çeşitleri arasında ekşi mayalı ekmek 50 TL, tam buğday ekmeği 40 TL, lavaş 15 TL, tandır ekmeği 15 TL’den satılıyor. Ancak Kabakoğlu’na göre glütensiz ve katkısız ekmeklere talep fazla değil: “Millet ekmeği ağzının tadıyla yemek istiyor. Glütensiz olunca o tat olmuyor diyorlar.”
Fatma Kabakoğlu’nun hafızasında yer eden bir müşteri anısı ise mesleğinin en sıcak anlarından biri: “Bir gün bir müşteri geldi, ‘O çıkan ekmekler sıcak mı, taze mi?’ diye sordu. Oysa hepsi fırından yeni çıkmıştı. Hiç unutamam, o sıcak ekmeklerin kokusunu sorarken yüzündeki ifade hâlâ gözümün önünde.”
Balıkesir’in Körfez bölgesinde fırıncılık, ustalık kadar doğa şartlarını da tanımayı gerektiriyor. Fatma Kabakoğlu’nun hikayesi, ekmeğin sadece un ve sudan değil; sabır, emek ve tecrübeyle yoğrulduğunu bir kez daha hatırlatıyor.