Balıkesirli Terzi Ali Yıldız: “Balıkesir Giyime Düşkündür, Ama Terziliğe Değil”
Balıkesir’de 1992 yılından bu yana terzilik yapan Ali Yıldız, meslek hayatındaki en zor gününü şu sözlerle anlatıyor: “5 bin lira kaybettim, o gün kendime gelemedim.”
Yıldız, çocuk yaşta başladığı mesleğini hâlâ sürdürüyor ama artık terziliğin eski değerini yitirdiğini söylüyor. “Balıkesir giyime düşkündür, ama terziliğe değil.” diyen usta, küçük esnafın ekonomik zorluklarını da dile getiriyor.
“Köydeki Ustadan Öğrendim, 92’den Beri Makas Tutuyorum”
İlkokulu bitirdikten sonra köydeki bir ustanın yanında mesleğe
başlayan Ali Yıldız, 30 yılı aşkın süredir dikiş makinesi
başında:
“İlkokuldan sonra bizim köyde bir usta vardı, ondan öğrendim.
1992’de kendi dükkanımı açtım, o günden beri makas elimden
düşmedi.”
Terziliğin artık eski değerini görmediğini belirten Yıldız, “Eskiden insanlar terzide elbise diktirirdi, şimdi hazır giyim ön planda. Terziliğe önem kalmadı, genelde tadilat ve tamirat yapıyoruz.” diyor.
“Balıkesir Giyime Düşkündür, Ama Terziliğe Değil”
Yıldız’a göre Balıkesir halkı giyime önem veriyor ama terziliğe
değil:
“Balıkesir’de insanlar giyime para harcamayı seviyor, daha çok spor
tarzı tercih ediyorlar. Yöresel kıyafetler sadece bayramlarda ya da
düğünlerde giyiliyor. Ama terziliğe ilgi azaldı, kimse özel dikim
istemiyor.”
“Basit Usul Kalkarsa Küçük Esnaf Dayanamaz”
Yeni vergi düzenlemelerinin küçük esnafı zorlayacağını belirten Yıldız, “Yılbaşından sonra deftere tabi yapacaklar, basit usulü bitiriyorlar. O sisteme geçerse küçük esnafın yarısı kepenk kapatır.” diyor.
“Balıkesir’de Pullu Şalvar Modası Sürüyor”
Yöresel kıyafetlerin hâlâ yaşatıldığını belirten terzi,
özellikle düğünlerde pullu şalvarların tercih edildiğini
anlatıyor:
“Balıkesirliler düğünlerde genelde pullu şalvar giyer. Kumaşın
metresi 3-3,5 milyar lira. Takımlar genelde üç parçadan oluşur. Her
sene yeni kumaşlar çıkar; bu sene pullular moda, seneye simliler çıkar. Pullu kumaş ışıkta
rengarenk parlıyor, en çok pudra ve açık renkler tercih
ediliyor.”
“5 Bin Lira Kaybettim, O Gün Kendime Gelemedim”
Ali Yıldız, mesleği boyunca yaşadığı en zor günü şöyle
anlatıyor:
“En acı tecrübem, sabah dükkâna geldiğimde paramı almak için kavga
eden bir müşteriyle yaşadığım gündü. 5 bin lira kaybettim, o gün
kendime gelemedim. Bu meslekte emek çok ama karşılığı her zaman
alınamıyor.”