"Eskiye dönüş mümkün değil ama daha az kirleterek çözümün parçası olabiliriz"
Halk Sağlığı ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. M. Emin Dinççağ, modern yaşamın getirdiği tehlikelere dikkat çekerek, çevre kirliliği ve endüstrileşmenin...
Halk Sağlığı ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. M. Emin Dinççağ,
modern yaşamın getirdiği tehlikelere dikkat çekerek, çevre
kirliliği ve endüstrileşmenin kanser başta olmak üzere birçok
hastalığın artışında önemli rol oynadığını söyledi. Dinççağ,
"Eskiye dönmek mümkün değil ama daha az tüketerek, daha az
kirleterek bu sorunun değil çözümün bir parçası olabiliriz"
dedi.
"Kanser vakaları gençlerde artıyor"
Kanser vakalarının özellikle genç yaş grubunda yükselişe geçtiğini
ifade eden Dr. Dinççağ, "Endüstrileşen yaşam, üretimde kullanılan
kimyasallar, toksik hidrokarbonlar, ağır metaller ve radyoaktif
maddeler; havayı, suyu ve toprağı kirletiyor. Kirlenen çevre, gıda
zinciri ve içme suyu yoluyla insan vücuduna geri dönerek
hastalıkları artırıyor" diye konuştu.
Hava kirliliği ve şehir yaşamının etkisi
Metropollerde yoğunlaşan hava kirliliğinin akciğer ve kalp-damar
hastalıklarını tetiklediğini vurgulayan Dinççağ, "Endüstrinin baca
gazları, otomobil egzozları; akciğer kanseri ve kalp hastalıklarını
artırarak halk sağlığını tehdit ediyor" şeklinde konuştu.
Cep telefonu ve Wi-Fi uyarısı
Mobil cihazların yaydığı elektromanyetik etkinin de sağlığı olumsuz
etkileyebildiğini dile getiren Dinççağ, "Non-iyonizan radyasyon
dediğimiz etki; baş ağrısı, baş dönmesi, halsizlik, glioma gibi
beyin tümörleri ve akustik nörinom gibi kitlelere yol açabiliyor"
ifadelerini kullandı.
Gürültü ve stres riski
Şehir yaşamında farkına varılmayan gürültünün hipertansiyon ve kalp
damar hastalıklarında önemli bir risk olduğunu söyleyen Dinççağ,
"Sakin ve gürültüsüz ortamlarda hipertansiyonun daha az olduğu,
kalp krizi riskinde gürültü ve stresin etkili olabileceği
araştırmalarda ortaya konulmuştur" açıklamasında bulundu.
Plastikler hayatın her alanında
Plastik ve mikroplastiklerin günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası
haline geldiğini vurgulayan Dinççağ, "Gıda zinciri ve solunum
yoluyla vücudumuza giren plastikler sağlığımız için ciddi riskler
taşıyor. Hastanelerde kullanılan enjektörden, serumların plastik
koruyucular içinde verilmesine kadar modern hayatın sunduğu
tehlikelerden tamamen kaçınmak mümkün değil" değerlendirmesinde
bulundu.
"Çözümün bir parçası olmalıyız"
"Doğal hayata dönmek mümkün değil" diyen Dr. Dinççağ, bireysel
olarak alınabilecek önlemleri şöyle sıraladı:
"Gece Wİ-Fİ cihazlarını kapatmak, cep telefonlarını yalnızca
ihtiyaç halinde kullanmak, daha az deterjan ve plastik tüketmek,
toplu taşımayı tercih ederek araç kullanımını azaltmak, tüketimi
ihtiyaç halinde ve düşünerek yapmak."
Dinççağ, "Çevrenin kirlenmemesi için çaba içinde olmalı, sıfır
karbon hedefi için bireysel katkı sunmalıyız. Sağlığımızı korumak
da geleceğimizi güvence altına almak da bizim elimizde" ifadesiyle
sözlerini tamamladı.