El Emeğinin Son Kaleleri: Onur Tiryaki’nin Alüminyum Kazanları
Geleneksel kazan ustalığı el emeğiyle ayakta kalabilecek mi, yoksa fabrikasyon üretim her şeyi değiştirecek mi?
El Emeğinin Son Kaleleri: Onur Tiryaki’nin Alüminyum Kazanları
Kırsal kesimde salça kaynatmadan pekmez yapımına, hayır yemeklerinden düğünlere kadar Anadolu’nun vazgeçilmez parçası olan alüminyum kazanların ardında yılların emeği var. Bu emeğin en canlı örneklerinden biri ise Onur Alüminyum’un sahibi Onur Tiryaki.
“Babadan miras mesleği sürdürüyoruz” diyen Tiryaki, işin hem zorluğunu hem de değerini GAZETE MERHABA'ya şu sözlerle özetledi. “Bir günde ortalama 20-25 kazan çıkarıyoruz. Fabrikasyon olsa belki 100 tane çıkar ama biz torna tezgâhında sıvama yöntemiyle, tamamen el emeğiyle üretim yapıyoruz. Kalıp değil, ustalık var.”
Genelde Kırsal Kesim Tercih Ediyor
Köylerde hâlâ kazan kaynamaya devam ediyor. Salça, pekmez ya da imece usulü hayır yemekleri için tercih edilen alüminyum kazanlar, dayanıklılığıyla öne çıkıyor. Tiryaki, özellikle Kütahya, Afyon, Konya, İzmir ve Trakya bölgelerinden düzenli müşterileri olduğunu belirtiyor.
Bakırdan Alüminyuma Geçiş
Eskiden bakır tercih edilse de, kalay masraflarının artmasıyla bakır kazan üretimi yok denecek kadar azaldı. Alüminyum ise hem daha uygun fiyatlı hem de bakım gerektirmeyen yapısıyla öne çıkıyor. Ancak odun ateşinde kullanılmaması gerektiğinin de altı çiziliyor.
Mesleğin Geleceği Tehlikede
Bugünlerde en büyük sorun, işin zorluğundan dolayı yeni neslin bu mesleğe yönelmemesi. Tiryaki, “Eleman yetişmiyor, gençler ağır işlerden kaçıyor. Köy hayırları, salça kaynatmalar devam ettikçe işlerimiz sürer ama eski hareketlilik yok” diyerek mesleğin geleceğine dair endişelerini dile getiriyor.