YÜZME HAVUZLARINDAN HANGİ HASTALIKLAR BULAŞABİLİR?

Sevgili okurlarım,
Eylül ayı geldi. Yaz mevsimi yerini büyülü güzelliği olan sonbahar mevsimine bıraksa da sıcak havalar halen devam etmekte ve bizler de serinlemek için hala sık sık denizde ya da havuzda soluğu alıyoruz . Hastalarımın son zamanlarda bana en çok sorduğu sorulardan biri de “Hastalığım yüzme havuzundan bulaşmış olabilir mi” ya da “Havuza girebilir miyim?”. Tabi ki havuz keyfi sadece yaza özel bir keyif değil. Serinlemek için havuza girenlerin yanı sıra termal havuzları kullanan ya da spor amaçlı yüzmeyi seven okuyucularımızı özellikle ilgilendiren bugünkü yazımın konusu “Yüzme havuzundan bulaşan hastalıklar”.
Havuzlardan çeşitli hastalıklar bulaşabilir. İyi temizlenmeyen, Sağlık Bakanlığı’nın havuzlardaki sağlık esasları ve şartlarının belirtildiği yönetmeliğe uymayan ve suyun temizliğini ölçen analizlerin yapılmadığı havuzlardan her türlü enfeksiyon hastalığını kapmak mümkün. Yanı sıra, havuzun temizliği için klor kaynaklı dezenfektanların aşırı derecede kullanılması derinin normal florasını bozarak çeşitli hastalıklar için zemin oluşturmaktadır.
Şimdi bu hastalıklardan daha sık gözlenenlere kısaca değinmeye çalışalım ;
Bazı deri enfeksiyonları ve mantar hastalıkları: Mantar mikrobu nemli ve ıslak ortamlarda daha kolay ürer. Derimizin herhangi bir bölgesinde (başta ayaklar, ayak parmak araları, tırnaklar olmak üzere) mantar enfeksiyonları gözlenebilir. Havuz öncesi ve havuz sonrası mutlaka duş alarak ayak parmak aralarımızı kurulamalıyız ve ıslak bırakmamalıyız. Ortak ıslak zeminlere çıplak ayakla basmamalı ya da başkasına ait bir terlik kullanmamalıyız.
Deride kuruluk, kaşıntı ve ekzema oluşumu: Havuzlarda kullanılan aşırı miktarda klor duyarlı bazı kişilerde deride tahrişe ve kuruluğa neden olabiliyor. Özellikle ekzaması olan çocuk hastalarımızın hastalıklarında alevlenmeye neden olabiliyor. Bunu önlemek için klor seviyesi uygun ve temiz havuzlar tercih edilmeli ve havuzdan çıktıktan sonra hemen duş alınarak vücut klorlu sudan arındırılmalıdır
Yüzücü kulağı: Genellikle yüzdükten sonraki birkaç gün içinde ortaya çıkar. Kulakta kaşınma, kızarıklık, şişme şeklinde kendini belli eder.
Sıcak küvet hastalığı: Yeterince bakım yapılmamış bir havuzda yüzdükten birkaç gün sonra ortaya çıkabilir. Özellikle mayomuzu örten alanlarda deride kaşıntı ve küçük kızarıklar ve kıl kökü iltihabı şeklinde karşımıza çıkar.
İdrar yolu enfeksiyonları ve kadınlarda vajinal enfeksiyonlar: İdrar yaparken yanma, acıma hissi ya da genital bölgede olağandan farklı akıntı ile seyreder.
İshal: Küçücük bir miktar mikroplu havuz suyu yutmak bile mikropların sizi hasta etmesine sebep olabilir. Özellikle çocuklar bu konuda son derece hassastır.
Enfeksiyonlardan korunmanın yolları:
Klor seviyesi uygun, temiz ve denetimli havuzlar tercih edilmelidir.
Havuza girmeden önce duş alınmalıdır.
Havuzda su yutmamaya özen gösterin.
Kulak enfeksiyonlarına karşı kulak tıkacı kullanın.
Göz enfeksiyonlarını önlemek için sualtı gözlüğü takın.
Havuzdan çıktıktan sonra hemen duş alınarak vücut klorlu sudan arındırılmalıdır.
Mutlaka yedek mayo veya bikini bulundurulmalı, ıslak mayo hemen değiştirilmelidir.
Genital bölge, ayak parmak araları kesinlikle nemli bırakılmamalıdır.
Aile bireyleri ya da arkadaşlarınız arasında ortak terlik, havlu ya da çamaşır kullanmayın.
Çocukların havuzlara tuvaletlerini yapmalarını engelleyin.
Bütün önlemlere rağmen eğer derinizde herhangi bir kaşıntı, iltihap, döküntü ya da akıntılı yaralarınız oluştuysa ya da idrar yaparken yanma, gözde kaşıntı ya da ishal gibi belirtileriniz varsa mutlaka doktorunuza başvurunuz değerli okurlarım.
Derinizi dermatoloğunuza emanet ediniz ve sağlıkla kalınız.