GündemKöşe Yazıları

Annelerin Duası

Annelerin Duası

Sizlerde durum nasıldır bilemiyorum lakin bizim ailede ritüel halinde bu durum. Çocukluğumdan beri annem okuyup üflemeden, dua etmeden dışarı çıkarmazdı bizi. Zaman içinde evlerimiz ayrılmış olsa bile hala devam ediyor bu durumlar. Her sabah namazından sonra telefon açan annem “yüzünü getir de üfleyeyim” diyor. Ben de “anneciğim telefon zaten yüzümde ya” diyorum gülerek. Sonra da benim için iyi dileklerini sıralıyor bıkmadan usanmadan. Ana yüreği işte ondan uzakta olmam daha bir dokunuyor ona sanırım.

Bazı geleneklerin annelerinden kızlarına geçiyor olması aşikâr ki ben de devam ettiriyorum bu ritüeli kendi kızımda. Her gün aramıyorum annem gibi elbette üflemek için lakin gıyabında dua ediyorum her sabah uyanır uyanmaz. Bazen çok bunaldığında kendisi arıyor “anne bana okusana” diye. O da alıştı bu aile geleneğimize. Yine de biliyorum ki ben de her gün arasam “ay anne gittikçe ananeme benziyorsun” diyecek. Haklı da yaş aldıkça bakıyorum bazı huylarım anneme benzemeye başlamış oysa yirmili yaşlarımın başında evden ayrılmış ve kendi hayata bakış açımı geliştirmiş olmama rağmen.

Annemin benim için dua ederken zaman zaman araya sıkıştırdığı nasihatleri de olurdu. İçin için kızardım çok korumacı diye. Sonra bir baktım ki ben de kendi çocuğum için yapıyorum aynı korumacılığı. Bir gün kızımın “anne artık bırak da kendi kanatlarımla uçmayı öğreneyim” demesi üzerine fark etmiştim yanlış yaptığımı. Haklıydı o artık bir bireydi ve kendi yaşam mücadelesinin yöneticisi de kendi olmalıydı. Benim yapabileceğim en doğru davranış ona olan sevgimi hissettirmek ve onun için iyi dileklerde bulunarak dua etmekti. Aynı benim de annemin duaları eşliğinde düşe kalka büyümem gibi. Zaten oyun bahçesi diye nitelendirdiğim bu dünyada, her insan bir gün rolünü kavrayıp, tercihleri ile kendi yaşam tablosunu çizmiyor muydu?

***

Okula, sınava, işe kısacası atacağım her adımda annemin duacı olmasının nedenini ben de anne olduğumda anlamıştım. İnsan anne olduktan sonra kendini değil de sanırım içgüdüsel olarak yavrusunu düşünüyor ve tüm güzelliklerin onunla olmasını istiyorlar.  Her ne kadar teoride bu düşünceye katılmasam da demek ki içgüdüm ve annemin öğretisi nedeniyle pratikte uyguladığımın farkındayım. Zira kendi mutluluğum için yaşamam gerektiğini biliyorum çünkü yaşarsam, yaşatabilirim.

Ah annem iyi ki varsın. Üzülmesin diye söyleyemediğim zor zamanlarımda duaları bana o kadar iyi geliyor ki adeta şifalandırıyor beni. Söylediği güzel sözler, ilgili duygularımı uyarıyor yani enerjimi iyi yönde aktive etmeme sebep oluyor. Zaman zaman farkında olmasam da zihin gücümün yardımı ile kendimi daha iyi hissediyorum. Anlıyorum ki bu his, tüm düğümlerimi çözen bir etkiye sahip aslında.

Elbette müzik, yoga, meditasyon ya da bir spor aktivitesi de bu hissi sağlayabilir mesele enerjimi neyin iyi yönde etkilediğini fark etmem. Gün içinde kendi kendime de dualarımı eksik etmiyorum ve dualarıma annem gibi bütünün hayrını da ekliyorum. Nihayetinde bütün halinde varız sınırsız evrende.

Olumlu düşünce ve sözlerle aktive olduğuna inandığım ilahi güç yani yaşam enerjisi, rahmani olarak hepimizde mevcut, şükürler olsun. Yine de annelerin duası bir başka oluyor öyle değil mi? Hem hangi evlat istemez ki annesinin hayır duasını almayı? Ve hangi anne eksik eder ki evladından hayır dualarını?

 

Demet TOK

Şair/Yazar

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu