Aysun Aykan "Fay Yasası Çıkmalı"

Aysun Aykan “Fay Yasası Çıkmalı!”
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Aysun Aykan, yaşanan depremler ile ilgili basın açıklaması yaptı.
Aykan “Halkımızın Hasarlı Binalara Girmemesi, Son Derece Önemlidir”
Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6’lık depremlerde afet bölgesi büyük yıkıma uğramıştı. Sonrasında ise 20 Şubat tarihinde Hatay’da 6,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Yaşanan deprem ile ilgili konuşan TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Aysun Aykan:
“Bu deprem artçı bir deprem değil tetiklenen bir depremdir. Bu deprem artçı bir deprem değil tetiklenen bir depremdir. Her fayın bir deprem tekrarlama periyodu var. Tabii faylar kırılınca doğal olarak o stres kuzeye, güneye fay boyunca bir şekilde yakınındaki faylara aktarılıyor. Kahramanmaraş Depreminde hem kuzeye Elazığ – Bingöl tarafına hem güneye Hatay’dan Kıbrıs’ın Kuzeyine doğru birikim oluyor. 6 Şubattaki depremden sonra kırılan fayın güney ve kuzey ucunda gerilim birikimi olmuştu ve bu deprem Antakya Fayını tetikledi. Kırılan Fayın güney ucunda Antakya Fayında stres sonucunda deprem oldu. 6 Şubat’ta olan depremin kuzeyi Doğu Anadolu Fayının üzerindeki Bingöl-Palu segmentide stres biriken ve tetiklenme sonucu deprem olabilecek yer arasındadır. Bu bölgelere dikkat edilmesi gerekiyor. Halkımızın hasarlı binalara girmemesi, son derece önemlidir” şeklinde konuştu.
Aykan “Yerel Yönetimlerin Altyapısını Mutlaka Güçlendirmemiz Gerekiyor”
Aykan, enkaz yığınına dönen afet bölgesindeki yıkımın nedenin tedbirsizlik olduğunu ifade etti. Sonrasında yerel idarelerin üzerine düşen sorumlulukları yapmadığını dile getirdi. Kahramanmaraş depremi için herkesin bildiği ve beklediği bir deprem olduğunu dile getiren Aykan:
“Deprem olmadan önce birçok kez Kahramanmaraş’ta yakın bir gelecekte deprem olabileceğini ve buralara dikkat edilmesi gerektiğini birçok kez uyardık ve birçok bilim insanı da ifade etti. Fakat buna ilişkin yeterli tedbirlerin alınmadığı yerel idarelerimizin üzerine düşen sorumlulukları yapmadığını, görüyoruz. Yıkımın nedeni tedbirsizlik… Kahramanmaraş Elbistan ve Pazarcık merkezli deprem 10 kentimizi etkiledi. Kentlerde binalar yerle bir oldu. Hastaneler yıkıldı. Karayolu ve demiryolu alt yapısında ciddi hasarlar oluştu. Fay üzerinde yer alan karayolları, köprüler, tüneller depremden ağır hasar gördü. Karayollarının bir bölümü depremin ilk günlerinde ulaşıma kapandı. Karayollarının özellikle fay zonu üzerinde yer alan bölümleri depremin yarattığı sıvılaşma, yanal yayılım nedeniyle kullanılamaz hale geldi. Tünellerde yıkım ve deformasyon oluştu. Köprü ve viyadüklerde depremin etkisinin yanı sıra oturma, çatlama ve yıkılmalar meydana geldi. Kahramanmaraş Elbistan ve Pazarcık merkezli deprem baraj ve HES’lere de zarar verdi. Bu yüzden bu alanların detaylı bir şekilde incelenerek gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Yerel yönetimlerin özellikle doğa kaynaklı afetler karşısında yeterli olmadığını maalesef üzülerek görüyoruz. Bu sistemi bizim mutlaka düzeltmemiz gerekiyor. Yasal mevzuatımızın uygulamalarında eksikler olduğunu özellikle denetimin olmadığını gördük. Yerel yönetimlerin altyapısını mutlaka güçlendirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Marmara Depremi Kaosa Neden Olabilir
Kahramanmaraş depremi, Marmara depremine hazır olup olmadığımızı sormamıza sebep oldu. Sanayinin büyük bir bölümünün yer aldığı Marmara bölgesinde bir depremin olması büyük kayıplara sebep olur. Marmara’da meydana gelebilecek depremin kaosa sebep olacağını belirten Aykan:
“Türkiye’nin birçok yerinde deprem üretme zamanını doldurmuş ve yeterli gerilimi biriktirmiş faylar var. Yapılan çalışmalara göre, sismik boşluk olarak değerlendirilen faylar, yakın bir gelecekte tekrar deprem olacağını gösteriyor; fakat depremin tam zamanını bilemiyoruz. Marmara Denizi içinden geçen kuzey koldaki deprem dağılımları ise en son depremlerin 1509 ve 1766 yılında gerçekleştiğini, 200–250 yıllık dönüş periyotları olduğu düşünüldüğünde bu alanın bir sismik boşluk olduğu yani kırılma zamanı geldiğini göstermektedir; burada mutlaka 7’nin üzerinde maksimum 7.6 büyüklüğe çıkabilecek bir deprem olacak, Burada olacak büyük bir depremde, Marmara Denizi’ne kıyısı olan tüm iller; İstanbul, Balıkesir, Bursa, Yalova, Çanakkale, Kocaeli, Tekirdağ ağır bir şekilde etkilenecektir ve depreme hazırlıksız yakalanılması durumunda da büyük bir kaos yaşanabilir. Ülkemiz Kahramanmaraş Depremi ile çok büyük yıkım yaşadı, Marmara Denizinde olacak bir depreme hazırlıksız yakalandığımız bir durumda ülkemiz bu durumu kaldıramaz kaos yaşanabilir; O yüzden gerekli tedbirlerimizi almamız ve eksiklerimizi tamamlamamız gerekiyor” dedi.
Balıkesir Riskli Bir Bölgede
Balıkesir özelinde konu değerlendirildiğinde tedbirli olunması gerektiği ortaya çıkıyor. Zira merkez ve ilçeleri etkileyebilecek toplam 20 fay hattı var. Bu fay hatlarının çoğu ise 7 ve 7,2 büyüklüğünde bir potansiyele sahip duruyor. Bu sebeple Balıkesir’de bir an önce tedbirlerin alınması gerekiyor. Balıkesir özelinde bölgede bulunan fay hatlarının tehlikesine dikkat çeken Aykan:
“Balıkesir İl ve İlçeleri Dünyanın sismik yönden en aktif faylarından biri olan Kuzey Anadolu Fayının güney koluna ait fay segmentleri üzerinde konumlanmıştır. Bu nedenle Tarihsel/aletsel dönemlerde kentin birçok depremde yıkıldığı can ve mal kayıplarının yaşandığı bilinmektedir. MTA’nın 2012 yılında yayınladığı diri fay haritasında; Balıkesir İl ve ilçelerindeki yerleşim birimlerinden geçen birçok diri fay vardır. Kuzey Anadolu Fayı’nın güney koluna ait fay segmentleri; Yenice-Gönen Fayı, Edremit Fay Zonu, Balıkesir il merkezinden geçen Havran-Balıkesir Fay zonu, Bandırmanın yerleşim merkezinden geçen faylar ve güneydeki Simav fayı önemli sismojenik zonlardır. Bekten, Pazarköy, Evciler, Manyas Fayı bu Bölgede deprem üretecek diri faylardır. Edremit fay zonunda tarihsel dönemlerde meydana gelmiş depremlerin yıkıcı etkisi bakımından 3 tanesinin ön plana çıktığı görülmektedir. 1672-1845 ve 1867 depremleridir. Aletsel dönem içerisinde Edremit Fay Zonu ile ilişkilendirilen en büyük deprem 1944 depremidir. 6.8 büyüklüğündeki Edremit Körfezi kuzeyinde meydana gelen bu deprem, Küçükkuyu’dan Arıklı iskelesine doğru uzayan yüzey kırığı meydana getirmiştir. Bu depremde, 5500 den fazla hasarlı binanın olduğu can ve mal kayıplarının yaşandığı depremdir. Edremit ile Balıkesir arasında Havran– Balıkesir Fay Zonu var. Tarihsel döneme ait deprem kayıtlarında Balıkesir ve yakın çevresini etkiliyerek yıkıma sebebiyet vermiş 3 önemli deprem göze çarpar. 1577, 1897 ve 1898 depremleridir. Yenice-Gönen Fayında,1953 yılında 7.2 büyüklüğünde deprem olmuştur. 10.000 den fazla bina hasar görmüş, 265 kişi hayatını kaybetmiş; can ve mal kayıplarının yaşandığı depremdir.1964 yılında Manyas fayında 7 büyüklüğündeki depremde 6000 hasarlı bina tespit edilmiş olup, can ve mal kaybı yaşanmıştır.1935 yılında Edincik Fayında 6.4 büyüklüğündeki depremde 600 den fazla hasarlı bina tespit edilmiş olup, can ve mal kaybı yaşanmıştır. Balıkesir’in, Bandırma, Gönen, Edremit, Karesi İlçelerinin yerleşim yerlerinden deprem üretecek diri faylar geçmektedir. Bu fayların çoğu 7 ve 7.2 büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahiptir. Bu yüzden buralara dikkat edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Aykan “Mevcut Mevzuatın Uygulanmasını Belediyeler İstemiyor”
Aykan, şu anki imkânlar ile usulüne uygun projelerle sağlam bina yapmanın mümkün olduğunu ifade etti. Belediyelerin bu noktada daha tedbirli ve kurallı bir sistem izlemeleri gerektiğini vurgulayan Aykan:
“Öncelikle yapı ruhsatı veren belediyelerin mevcut mevzuatı uygulamaları ve yapı denetimi yapmaları son derece önemli!! Güvenli yapılaşmanın ilk adımı olan zemin ve temel etütlerini denetleyen bir yapı denetim sistemini henüz kuramadık! Mevcut mevzuatın uygulanmasını Belediyeler istemiyor! Bazı belediyelerde zemin ve temel etüdü istense de uygulamada başka sorunlar var, denetim aşamasında zorunluluk olduğu halde zemin etüdünün denetimi yapılmıyor.Belediyelerde denetim yapacak yeterli teknik eleman bulunmuyor; İmar Kanunu’nun 28’inci maddesi ve diğer mevzuat hükümleri açık olmasına rağmen, zemin etüt raporları uygulama aşamasında yerinde denetlenmiyor. Çoğu Belediyede de bu konuda hiç denetim yok. Denetim yapılan belediyelerde ise arazi denetimler yapılmadan sadece masabaşında bir denetim var! Türkiye’deki yapıların çoğu ilgili mevzuata uygun zemin etüdü yapılmadan ve denetlenmeden inşa ediliyor” dedi.
Aykan “Bizim Ülkemizde de Uygulanmalı”
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Aysun Aykan, son olarak:
“Ülkemizde meydana gelen depremlerde fay zonu üzerindeki binaların yıkıldığını gördük. Fay yasası birçok ülkede uygulanıyor. Bizim ülkemizde de uygulanmalı! Fay yasası Çıkmalı! Fayın her iki tarafına sakınım bandı oluşturarak bina ve bina türü yapılaşmaya sınırlama getirilmelidir” ifadelerini kullandı.