Balıkesir'de Kadınların Yaptığı Yaygın Hatalar
Balıkesir'deki kadınlar, kendilerine yeterince zaman ayırmamak, toplumsal baskılara boyun eğmek ve finansal bağımsızlıklarını yeterince önemsememek gibi yaygın sorunlarla karşılaşıyor.
Balıkesir’de Kadınların Yaptığı Yaygın Hatalar
Balıkesir’deki kadınların günlük yaşamlarında karşılaştıkları zorluklar ve yaptıkları yaygın hatalar, bireysel sağlık ve toplumsal baskılar arasında sıkışıp kalmalarına neden oluyor. Ev hanımlarından memurlara, genç kızlardan emekli bankacılara kadar birçok kadın, kendilerini ihmal etmekten, toplumsal baskılara boyun eğmekten ve finansal bağımsızlıklarını kazanamamaktan şikayetçi.
Balıkesir, hem doğal güzellikleri hem de kültürel zenginlikleriyle tanınan bir şehir. Ancak, şehirdeki kadınların günlük yaşamları da birçok zorluk ve hata ile dolu. Ev hanımlarından memurlara, genç kızlardan emekli bankacılara kadar geniş bir yelpazede kadınlar, yaşadıkları zorlukları ve hataları paylaştı. İşte Balıkesirli kadınların yaşadıkları sorunlara dair önemli bulgular ve bu konudaki görüşler:
“Kendilerini tamamen unutuyorlar
Balıkesir’de kadınlar, kendilerini ihmal etmeleri ve toplumsal baskılara boyun eğmeleri konularında önemli uyarılarda bulundu. Ev hanımı Fatma Uyar (44), Balıkesir’deki kadınların kendilerini ihmal ettiğine dikkat çekti. Uyar, “Birçok kadın, ailelerine o kadar odaklanıyor ki kendilerini tamamen unutuyorlar. Sabah kalkmaktan gece yatana kadar çocuklarının, eşlerinin ve geniş ailenin ihtiyaçlarını karşılamak için çabalıyoruz. Ama ya biz? Biz neredeyiz? Bu kadar fedakarlık yaparken kendimizi ihmal ediyoruz ve bu da zamanla sağlığımızı, zihinsel dengemizi ve mutluluğumuzu kaybetmemize yol açıyor. Kadınlar olarak önce kendimize iyi bakmalıyız ki, çevremize de faydalı olabilelim.” dedi.
“Çevre baskısı yüzünden kendi isteklerinden vazgeçiyor”
Memur Esra Güven (42) ise kadınların toplumsal baskılara fazla önem verdiğini belirtti. Güven, “Kadınlar arasında ‘elalem ne der?’ kaygısı, hayallerimizi ve hedeflerimizi gölgeliyor. Çoğu kadın, çevresinin beklentilerine uymak için kendi isteklerini feda ediyor. Bu, özellikle küçük şehirlerde yaygın bir problem. Kadınlar, artık toplumsal baskılardan kurtulmalı ve kendi seslerini dinlemeli. Kendi hayatımızı yaşamalı ve cesur adımlar atmalıyız. Kendimize güvenmeliyiz, çünkü başka türlü başarılı olmamız çok zor.” ifadelerini kullandı.
“Ekonomik özgürlük kritik öneme sahip”
Muhasebeci Gülden Budak (45) ise kadınların finansal bağımsızlıklarına yeterince önem vermediğine dikkat çekti. Budak, “Balıkesir’deki birçok kadın finansal bağımsızlığını kazanmadan hayatını sürdürüyor. Bu, onları hem ekonomik olarak hem de karar alma süreçlerinde bağımlı hale getiriyor. Kadınlar olarak kendi ayaklarımız üzerinde durmayı öğrenmeliyiz. Bir işte çalışmak ya da kendi işimizi kurmak, bizi daha güçlü ve bağımsız yapar. Eğitim almak, tasarruf yapmak ve cesur olmak, kadınlar için kritik önemde.” diye konuştu.
“Kariyer planlamasında daha fazla desteklenmeli”
Emekli bankacı Müşerref Zorlu (67), kariyerine ara vermek zorunda kalan kadınların iş hayatına geri dönme konusunda yaşadığı zorluklara değindi. Zorlu, “Birçok kadın, kariyerine ara verdikten sonra geri dönmekte büyük zorluk çekiyor. Çocuk doğurmak veya ailevi sorumluluklar nedeniyle işten uzak kalan kadınlar, iş hayatına geri dönerken yeterince desteklenmiyor ve bu da onların kariyerlerinde geri kalmalarına neden oluyor. Kadınlar, bu konuda daha fazla desteklenmeli ve işverenler de bu süreçte daha anlayışlı olmalı.” şeklinde konuştu.
“Kadınlar Arasında Dayanışma Eksikliği Büyük Bir Sorun”
Ev hanımı Feride Gezgin (45), kadınlar arasındaki dayanışma eksikliğinin büyük bir sorun olduğuna dikkat çekti. Gezgin, “Balıkesir’de kadınlar arasında dayanışma eksikliği büyük bir sorun. Birbirimize destek olmak yerine, rekabet etmeye çalışıyoruz. Oysa, birbirimizi desteklesek çok daha güçlü olabiliriz. Yeni bir işe başlayan bir kadına yol göstermek, çocuk bakımında zorlanan bir kadına yardım etmek gibi küçük adımlarla büyük farklar yaratabiliriz. Kadınlar olarak dayanışmayı güçlendirmeli ve birlikte hareket etmeliyiz.” dedi.
“Genç Kadınlar Sürekli Bir Yarış İçinde”
Öğrenci Zeynep Çiçek (16), genç kızların ve kadınların başkalarına kendilerini kanıtlamak için yaptıkları hatalara dikkat çekti. Zeynep, “Bence en büyük hata, genç kızlar ve kadınların başkalarına kendilerini kanıtlama çabasına girmeleri. Okulda ve sosyal medyada sürekli bir yarış var; herkes en popüler, en güzel, en başarılı olmak için uğraşıyor. Bu da arkadaşlıkları bozuyor ve kendimizi kötü hissetmemize neden oluyor. Aslında herkesin kendi güçlü yönleri var. Kendi ilgi alanlarımıza odaklanmalı ve kendimizi bu şekilde geliştirmeliyiz. Başkalarının ne yaptığına değil, kendi mutluluğumuza odaklanmalıyız.” ifadelerini kullandı.
“Kadınlar Özenti Hayatın Kurbanı”
Üniversite Öğrencisi Selin Aslan (21), En büyük yapılan hatanın erken evlenmek olduğuna dikkat çekti. Selin, “Benim yaşımda hatta benden daha küçük kızlar evlenme peşinde koşuyor. Buraya benim gibi okuma amaçlı gelen öğrencilerin sayısı çok az. Arkadaş çevremde maddi yetersizlikten dolayı erkeklere minnet eden bir sürü arkadaşım var. Sırf eğlence mekanlarına gitmek, kendine güzel kıyafetler almak, arabalarda gezmek için Kısacası kız arkadaşlarım özenti bir hayatı tercih ediyor,” dedi.
Editör: Seren Çiftçi