Balıkesir’de Kavurucu Sıcaklarla Mücadele Edenlerin Hikayeleri
Balıkesir'de sıcaklıklar doruğa ulaşırken, şehrin sakinleri bu zorlu şartlarda günlük yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Her biri farklı hikayelere sahip olan bu insanların ortak noktası sıcak hava ve günlük yaşam mücadelesi. İşte Balıkesir’in sokaklarında karşılaşılan insanların yaşanmışlıkları.
Balıkesir’de Kavurucu Sıcaklarla Mücadele Edenlerin Hikayeleri
Gençliğin Zorluklarından Günümüz Rahatlığına
Zeki Yıldırım (64), sıcak havaları “yanar döner sıcağı” olarak tanımladı ve gençliğinde tarlalarda çalışırken yaşadığı zorlukları anlattı. “Bu sıcaklarda orak biçiyorduk biz. Tarlalarda orak biçerken gömleğimiz köpürüyordu. Asıl sıcak Ağustos ayında. Ağustos ayında köpürüyorduk biz sıcaktan. Patoz yapıyorduk biz bu sıcakta. Hiç terlemiyorduk. O zaman nasıldık biliyor musun? Kayış gibiydik. Tansiyon yok, şeker yok. Şimdi var işte. Şimdi millet sağlığı varken çalışmıyor,” diyerek geçmişin zorluklarını ve günümüzün rahatlığını kıyasladı.
Bankamatik Çilesi ve Amerikan Dalgası
Hamdi Avcı (72), sıcak hava ve bozuk bankamatiklerle mücadele ettiğini söyleyerek. “Bugün bankaya gittim, maaşımı çekemedim. Amerika’nın bir dalgası var ya, o yüzden çekemedik. Cumartesi günüydü maaş bizim. Amerika senin paranı düşünür mü hiç, kaşıkla verip kepçeyle alır.” diyerek yaşadığı sıkıntıları dile getirdi.
Çobanlık ve Alışkanlık
Akif Konakbaydı (61), çocukluğundan beri çobanlık yaptığı için sıcak havalardan etkilenmediğini vurgulayarak. “Sıcaklar beni etkilemiyor. Eski toprak olduğum için olabilir, alışkınım ben. Biz sıcağı çok seviyoruz. Bazı insanlar ‘sıcakta başım dönüyor, midem bulanıyor’ diyor. Maşallah ben turp gibiyim. İşim olduğu için mecburen çıkmak zorundayım,” dedi.
Rahatsızlık ve Mücadele
Fazıl Şenol (64), sıcak havanın etkisini derinden hissettiğini söyleyerek, “Sıcak etkiliyor insanı tabii. Güneşte çıkmak zorundaydım işlerim vardı. Saz çalamıyorum rahatsızlıktan dolayı. Param yetmedi, sakat maaşı alıyorum ben. Devletin verdiği maaş az. İş kazası geçirdim, inşaattan düştüm. Halk günlerinde sazımla arada gösteriye çıkartıyorlar beni. Ama bu hastalık beni yoruyor.” dedi.
Geçim Sıkıntısı ve Zorlu İş Koşulları
Cemil Taşan (64),” Kabakdere Mahallesi’nde yaşıyorum ve indir bindir işi (hamallık) yaparak geçimimi sağlıyorum. Emekli maaşı 10 bin lira yetmiyor. Köyde yaşamanın masrafları da şehirden farklı değil. Sıcak etkiliyor insanı, oturduğun yerden terliyorsun. Alışkın olmasak yapamayız. Soğukta işimiz olmuyor mecbur. Eşyaya göre aldığımız para değişiyor,” dedi.
Moral Bozukluğu ve Evlat Hasreti
Ayşe Karabay (70), moralini bozan olaylar nedeniyle evden çıktığını söyleyerek. “Oğlum infazını yakmış, sabah polisler aldı. Torunlarıma bakıyorum. Kızlarından biri üniversite okuyor, diğeri de yeni kazandı. Evde otur otur çocuklara yemek yedir, temizlik yap. 70 yaşıma geldim, emekli maaşıyla 6 kişi geçinmeye çalışıyoruz. Kiramızı artırmak isteyen ev sahibine durumu anlattım, yardımcı oldular. Devlete başvurdum, torunumun üniversite yurt parasını ödeyemedim” dedi.
Balıkesir’in sıcak havalarında insanların verdikleri yaşam mücadelesi, hem geçmişin izlerini taşıyor hem de günümüzün zorluklarını gözler önüne seriyor. Her biri kendi mücadelesini verirken, sıcak hava ve günlük yaşamın getirdiği sorunlarla başa çıkmaya çalışıyor.
Haber: Buse Tuncay
