Balıkesir'de Şimşekler Görsel Şölen Yaşattı

Balıkesir’de Şimşekler Görsel Şölen Yaşattı. Balıkesir’in Bandırma ilçesinde, Meteoroloji’nin yağış uyarılarının verilmesine rağmen etkisini göstermeyen yağış, civar ilçelerde etkili oldu.
Balıkesir’de Şimşekler Görsel Şölen Yaşattı
Akşam etkisini gösteren gök gürültülü yağışta İstanbul-Yalova-Kocaeli hattında 4 bin 900 şimşek aktivesi gerçekleşti. Ayrıca Çanakkale-Balıkesir hattında 600 ve İzmir’de de 150 şimşek aktivitesi kaydedildi.
Bandırma’nın yakın il ve ilçelerinde etkisini gösteren yağmurla birlikte çakan şimşekler geceyi aydınlattı. O anlar kameralara yansıdı. Yağmur yağışıyla birlikte şimşek çakması gecenin karanlığını aydınlattı. Şimşekler tüm ilçelerden göründü. Bölgelerinden görüntülendiği ve görsel şölen sunduğu o anlar ise kameralara saniye saniye yansıdı.
Bandırma Hakkında
Bandırma, Marmara Denizi’nin güneyinde, Bandırma Körfezi’nin en iç kısmında merkezlenen Balıkesir iline bağlı bir ilçedir. Altıeylül ve Karesi’nin ardından, nüfus bakımından Balıkesir’in üçüncü büyük ilçesidir. Son yıllarda hızla gelişen Bandırma, aynı zamanda Türkiye’nin en büyük limanlarından birine de sahip olan bir ilçedir. Bandırma Limanı’na her gün düzenli olarak İstanbul’dan feribot seferleri yapılmaktadır. Ekonomik olarak oldukça güçlü olan Bandırma, Türkiye için önemli bir sanayi ve tavukçuluk şehridir. Kültür sanat etkinliklerine ev sahipliği yapan şehirde her sene büyük yoğunluk ile turist çekmektedir. 2021 yılı sonu itibarıyla resmî nüfusu 161.894 olarak belirlenmiştir.
Bandırma kelimesi zaman içerisinde telaffuz ve anlam değiştirerek günümüzdeki halini almıştır. M.Ö. 8 yüzyılda Antik Yunan tarafından Kizikos şehrinin etkisinde kurulmuş ve Panormos ismiyle anılmaya başlanmıştır. Kelime anlamı “güvenli liman” olan bu kelime zaman içerisinde Panderma, Banderma ve son olarak Bandırma’ya evrilmiştir.
Tarihte Kizikos, Panderma, Panormos gibi adlar alan Bandırma çok eski bir yerleşim merkezidir. Kuruluşu hakkında kesin bilgi olmayan Bandırma’nın Kizikos’ta yapılan kazılarda bulunan bir lahitten İÖ. VIII.-X. yüzyıllar arasında kurulduğu düşünülmektedir.
Bölge ile ilgili ilk arkeolojik araştırma 1952 yılında Kurt Bittel tarafından yapıldığı ve kazılar sonucunda elde edilen arkeolojik veriler ve antik metinlerin verdiği coğrafi bilgiler ışığında Cilalı Taş Devri ve Bakır Taş Çağı,Geç Neolitik Çağ’ın bir devamıdır.1954 yılında bilimsel çalışmalar Prof. Dr. Ekrem Akurgal tarafından kazılar başlamıştır.1960 yılına kadar devam eden kazı, 1988 yılında Prof Dr.Tomris Bakır tarafından yeniden başlatılmıştır.
Ayrıca daha fazla haber için tıklayın…
Haber Merkezi