BALTOK’TA DOBRA DOBRA

Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki ile kurulan en büyük şirketlerden biri olan BALTOK ile ilgili bazı medya ve internet sitelerinde yer alan olağanüstü iddiaları BALTOK genel müdürü Mustafa Bahçeci’ye sorduk.

Aslında geçen hafta BALTOK’tan yazılı bir açıklama ile söz konusu iddialar yalanlanmış ve Müteahhit firma ile yolların ayırıldığı belirtilmişti. Ne var ki başta hak sahipleri olmak üzere söz konusu proje ile ilgilenen okurlarımızdan gelen Müteahhit firma neden bıraktı? BALTOK battı mı? İnşaat tamamlanıp satılmış olan konutlar teslim edilecek mi? Söz konusu konutlar üzerinde Bankalar dahil herhangi bir ipotek var mı? Gibi soruların ayrıntılı, açık ve net yanıtlarını aramak için Mustafa Bahçeci’nin kapısını çaldık.

Sözleşmede inşaat ile ilgili mali kaynağı müteahhidin harcaması gerekiyor ama…

Bir çakıl taşımız bile ipotekli değil…

Ne kaynak sıkıntısı, varlıklarımız bu projenin kat kat fazlası…

Konutları daha bile erken teslim edeceğiz…

Bahçeci’nin dobra dobra verdiği yanıtlar SAYFA…

Kamil Akyürek: Mustafa bey, bir süredir Genel Müdürlüğü’nü yaptığınız BALTOK AŞ. İle ilgili olarak kamuoyuna yansıyan iddialar var. Toplamda 1534 konuttan oluşan ve 267 milyon TL tutarındaki projede sorunlar yaşandığı iddia ediliyor. Yazılı açıklama ile bu iddiaları yalanladığınızı biliyoruz. Ancak kamuoyunda üretilen konutlarla ilgili ve ilgilenen bazı vatandaşlar bazı soruların ayrıntılı ve net şekilde yanıtlanması gerektiğini ifade ediyor. Biz de Merhaba Gazetesi olarak bu bağlamda sormak istiyoruz. Müteahhit Firma neden bıraktı? Bu karşılıklı bir fesih mi?

Mustafa Bahçeci: Öncelikle teşekkür ediyorum. Bizim bulunduğumuz konum ve şahsi olarak sahip olduğumuz anlayış bu soruları şeffaf ve net şekilde yanıtlamayı ve kamuoyunu doğru bilgilendirmeyi şart kılıyor zaten. Sorunuza gelince, Müteahhit firma bizden bir önceki yönetim tarafından 2017 yılı Şubat ayında imzalanmış olan, Toplamda 1534 konutu içeren 267 milyon TL tutarında ve en önemlisi de arsa, ruhsat, Proje maliyetleri BALTOK tarafından karşılanmak üzere sadece İnşaat maliyetlerinin müteahhit tarafından karşılanacağı ve net karın %89’u Müteahhit firmaya % 11’i Baltok’a olmak üzere paylaşılacağı bir sözleşme imzalamış. Önemli dediğim kısım tam da burası. Yani Arsa, ruhsat ve projeler Baltok tarafından verilmesi, Müteahhitin de inşaat üretimini kendi kaynakları ile üretmesi gerekiyor.

Peki! böyle mi olmuş? Maalesef hayır. Zira henüz hafriyat aşamasında o dönem yöneticileri bir ek protokol ile BALTOK olarak daire satın alma suretiyle Müteahhit firmaya 40 milyon TL, üstelik kredi kullanarak aktarmış. Ama ilginçtir daha sonra satın alınan dairelerde müteahhide iade edilmiş. Biz göreve gelince bunu fark ederek, müteahhit firmaya sözleşmeye sadık kalacağımızı bundan sonra sözleşmede yer alan oranlarda hasılat paylaşımı ile devam edeceğimizi ifade ettik. Ne var ki geldiğimiz noktada Müteahhit firma devam eden diğer işleri ve üretim maliyetlerinde yaşanan değişimler nedeni ile kaynak sorunu yaşadığını ifade etti.

Bu gerekçe ile ya sözleşme haricinde ek protokol ile bir kaynak aktarılması ya da sözleşmeden karşılıklı fesih ile çekileceğini bizlere ifade edince, Yönetim olarak kaynak aktarımını bu durumda doğru bulmadığımız için karşılıklı fesih yoluna gittik. Sonuçta BALTOK AŞ. Büyükşehir Belediyesi iştiraki ile kurulmuş bir şirket ve Balıkesir’in ortak değeri olduğu için kaynak aktarımını şık bulmadık. Bunun yerine karşılıklı olarak üretilen iş bedelini ve müteahhide aktarılan bedelleri birlikte tespit etmek suretiyle karşılıklı fesih yoluna gittik.

K.A: Peki, bu tespit edilen rakamları bizimle paylaşır mısınız?

M.B: Elbette. Şu ana kadar üretilen 505 konut ile ilgili olarak inşaat bedeli 49 milyon 750 bin TL. Müteahhide aktarılan bedel ise 49 milyon 850 bin TL.

K.A: Basitleştirecek olursak; Aslında hasılat paylaşımı odaklı sözleşmeye bakacak olursanız Müteahhit firmanın karşılaması gereken miktar, daha işin başında bir ek protokol vasıtası ile BALTOK tarafından hem de kredi kullanılarak müteahhide aktarılmış. Bu miktar kadar üretim yapıldıktan sonra bu kez günün koşulları mazeret gösterilerek satıştan kaynaklı hasılat beklenmeden benzer bir talepte bulunulmuş desek doğru olur mu? Ayrıca talebi kabul etmemenizin nedeni BALTOK’un kaynak sıkıntısı çekmesi mi?

M.B: Gerek sözleşme gerekse yapılan işlemler bunu doğruluyor zaten. Biz de bu noktada hasılat gerçekleşmeden bir aktarımda bulunamayacağımızı, sözleşmeye de aykırı olacağı için bu talebi kabul edemeyeceğimizi açıkça kendilerine ifade edince karşılıklı fesih yoluna gittik. Kaynak sıkıntısı meselesine gelince, böyle bir sıkıntı söz konusu değil olması da mümkün değil zaten. Zira BALTOK Büyükşehir Belediyesi iştiraki bir şirket ve Büyükşehir belediyesinin tam güvencesi altındadır. Varlıkları ile değerlendirildiği zaman bu rakamların kat kat fazlasını karşılayabilecek değerde bir şirket.

K.A: Bu yanıtla soracak olduğumuz bir diğer soruya“BALTOK batıyor mu” sorusuna da yanıt vermiş oldunuz. Peki, bu varlıklar projeyi yüklenici firma olmadan tamamlamanızı sağlamaya yeterli olacak mı? Bir de ilk kullanılan kredilerde konutların ipotek edildiği iddiası vardı. Bankaya ya da herhangi bir kuruma bir ipotek söz konusu mu?

M.B: İlk sorunuzun yanıtı “kesinlikle yeterli olduğumuz” sadece bu projeye de değil. Tamamen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi güvencesinde faaliyetlerine devam eden şirketimiz bundan sonraki diğer projeleri olan İNŞAATÇILAR ÇARŞISI, AKADEMİK ODALAR, AVLULU EVLER, YENİ KARESİ 2.ETAP ve Gazi Osman Paşa Mahallesi’nde yapılması planlanan SOSYAL KONUT projeler içinde fazlası ile yeterlidir. Zaten bu konuda da hemen gereğini yerine getirdik ve Müteahhit firma ile karşılıklı fesih işlemi biter bitmez alt yüklenicileri olan firmalarla BALTOK olarak görüşmeler yaparak inşaat üretimine kesintisiz devam etmeye çaba gösteriyoruz. İkinci sorunuz için ayrıca teşekkür ediyorum. Zira bu yalan yanlış ve bize göre kasıtlı olarak üretilmiş iddialar yüzünden gerek konut satın almış olan gerekse almayı düşünen insanların tedirgin olmasına neden oluyor. Ve yanıtı da KESNLİKLE BALTOK’A AİT BİR TEK ÇAKIL TAŞININ DAHİ İPOTEK edilmediğidir.

Bakın burada 267 milyon TL tutarında Balıkesir’in ortak değeri olan bir projeden bahsediyoruz ve hiçbir araştırma yapılmadan bununla ilgili bize göre tamamen zarar vermek için ortaya atılmış yalan yanlış bir iddiadan. Kasıt olduğuna inandığımız için bu konuyu hukuki mecraya da taşıdık. Allah korusun bu iddialarla oluşturulacak algı ile bir zarar verecek olsa minimum %1 bile yansısa bu 2-3 milyon tutarında olurdu. Sessiz kalarak yada sözde bir anlayış göstererek Balıkesirlilere ait olan bu değerin zarar görmesine müsaade edemeyiz.

K.A: Peki, son olarak şunu sormak istiyorum. Projede söz konusu olan konutların 505 tanesinin Kasım 2019 tarihinde teslim taahhüdü var. Yaşanan bu değişimden sonra konutları bu süre içinde teslim edebilecek misiniz?
M.B: 2019 Kasım ayı taahhüdümüz bu doğru. Ama biz daha erken teslim edeceğiz. Şu anda bile programın ilerisindeyiz ve 2019 Haziran ayından itibaren bu ilk etap konutları teslim edeceğiz. İkinci etap 800 konut ile ilgili olarak ta minik bir sürprizimiz var izin verirseniz sizin aracılığını ile buradan onu da paylaşmak isterim. İkinci etap inşaat alanımızda ayrıca küçük bir AVM formatında bir binamız da olacak. Büyükşehir Belediyesi’nin hizmet binasının da buraya taşınacağını dikkate alırsanız bu bölge ve dolayısı ile ikinci etapta inşa edilecek konutlarımızın da hem daha değerli olacağını hem de daha kolay satılacağını görüyorsunuz. Bu saik ile ben hemşerilerimizden bu asılsız iddiaları kaile almamalarını rica ediyor ve geleceği oldukça parlak bu projeye yatırım yapmak için davet ediyorum.