BASİAD: “Balıkesir’in Rekabet Gücünü Arttırmalıyız”
BASİAD Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneğinin dijital platformda gerçekleştirdiği “rekabet gücümüz” konulu toplantıda BASİAD Başkanı Abdullah Bekki bir konuşma yaptı.
SALGINLA BİRLİKTE MÜCADELE EDİLENLER KENDİNİ DAHA DA GÖSTERİYOR
Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Abdullah Bekki yaptığı konuşmada Balıkesir Sanayine, rekabet gücüne dikkat çekerek oluşabilecek yeni fırsatlar hakkında görüşlerini dile getirdi.
BASİAD Başkanı Abdullah Bekki şöyle kaydetti:
” Salgınla birlikte dijitalleşmenin, iş yapış yöntemleri, çalışma hayatı, tüketici davranışları, tedarik zincirleri gibi birçok alanda daha fazla yer alması ile süreç çok daha hızlandı. Balıkesir’in halihazırda mücadele ettiği düşük verimlilik, düşük katma değer, orta teknoloji tuzağı gibi sorunlar salgınla birlikte kendini daha da göstermeye başladı. Balıkesir’in rekabet gücü adına etkin yönetişimin önemi bir kez daha hissedildi.
BALIKESİR’İN REKABET GÜCÜNÜ GÖSTERMESİ ÖNEMLİ
Dördüncü Sanayi Devrimi’nin getirdiği paradigma değişiminin başlattığı, Covid-19 salgınının perçinlediği tüm bu dönüşüm sürecinde Balıkesir’in stratejik sektörlerden başlayarak rekabet gücünü yeniden tesis etmesi çok önemli. Bunlardan biri hiç kuşkusuz sanayimiz. Balıkesir’de yıllar içinde sanayinin ekonomideki yerinin arttığını görüyoruz. Aynı zamanda en istikrarlı verimlilik artışını da sanayide yakaladık. Buna rağmen Balıkesir’de sanayinin yarattığı katma değerin payı rekabet ettiğimiz iller ve ülkenin genel rakip ülkelerine kıyasla daha düşük. Yüksek ve orta-yüksek teknoloji üretimimiz ise beklentilerimizin çok altında.
PANDEMİ ŞARTLARI ZORLAŞTIRIYOR
Düşük katma değer sorununu ne yazık ki tarımdan turizme, lojistikten KOBİ’lere birçok alanda ve sektörde görüyoruz. Örneğin tarımda ürettiğimiz katma değer halen yeterli değil. Turizmde büyük bir potansiyel barındıran ilimiz başta yerel ve bölgesel sorunlar nedeniyle bu potansiyelini tam anlamıyla gösteremiyor. Jeopolitik konumumuz nedeniyle büyük avantaj sahibi olduğumuz lojistik sektöründe dahi küresel eğilimleri yakalamakta güçlük çekiyoruz. Bu da bizi rakiplerimizin gerisinde bırakıyor. Pandemi şartları bu durumu daha da zorlaştırıyor.
REÇETE ASLINDA BELLİ
Mevcuda dönüp baktığımızda resim çok iç açıcı görünmese de tüm sektörlerimizde katma değer yaratan dönüşümü sağlayarak sektörlerin rekabet gücünü artırmak için reçete aslında bellidir: Başarı hikayelerinden ilham alarak, Balıkesirimizin mevcut koşulları, sermaye yapısı, işgücü yetkinlikleri ve tarihsel birikimi temelinde gerekli adımları hayata geçirmek. Dijital dönüşümden iklim değişikliğine, sürdürülebilir kalkınmadan yeni çağın ihtiyaç ve gerekliliklerini iş modellerimize kadar çevik bir şekilde entegre ederek, insanımızı yetkinleştirerek ve kurumlarımızı etkinleştirerek uzun vadede rekabet gücümüzü artırabiliriz.
ÇİN’DEN UZAKLAŞILACAĞINI ÖNGÖRÜYORUZ
Balıkesir’in konumu gereği önemli gördüğümüz tedarik zincirlerinin yeniden şekillenmesi birçok alanda yeni risk ve fırsatları gündeme getirecek. İklim değişikliği ile mücadele, yenilenebilir enerji, sürdürülebilir üretim ve döngüsel ekonomi bugünden itibaren önümüzdeki dönemde rekabetçiliği şekillendiren dinamikler olacak. BASİAD olarak bir miktar üretimin Çin’den uzaklaşacağını öngörmekteyiz. Özellikle ortaya çıkacak Avrupa taleplerini karşılamada ilimiz sanayine bir imkan çıkacağını öngörmekteyiz. Bunun için ilimizin rekabet gücünü arttırma adına tüm gücümüzü ortaya koymalıyız.
EKONOMİDE GÜVENİ ŞEFFAFLIK VE ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK ARTTIRIYOR
Rekabet adına ülkemiz ve ilimiz için şeffaflık ve öngörülebilirlik ekonomide güvenilirliği artıran en önemli unsurlar. Kısa vadede atılacak bu adımlar, uzun vadede kapsamlı bir ekonomi politikası uygulama kapasitemizi de yükseltecektir. İstihdam, vergi, sermaye piyasaları gibi konularda gereken dönüşümü sağlayabilmemizin önkoşulu doğru para politikası ve disiplinli maliye politikasına geri dönülmesinden geçmekte. Yakın vadede de, her iki alanda, pandemi koşulları, ekonomi üzerindeki baskı ve istihdama olan destek ihtiyacı da gözetilerek, gerekli adımların planlı bir şekilde geleceğine inanıyoruz.”
