Bir Cephede 64 Yıl Ve Yürek Sızlatan Hikaye
64 Yıl Sonra Vatanına Dönen Üçpınarlı Muhammed'in Anlatılmaya Değer Hikayesi: Kızına "Türkiye" Adını Koydu
Bir Cephede 64 Yıl Ve Yürek Sızlatan Hikaye
Balıkesir’in Üçpınar Köyü, 64 yıl önce kaybolan bir hikayeye ev sahipliği yapıyor. Çanakkale Cephesi’ne katılmak için gittiği, yıllarca hasret kaldığı vatanına dönen Muhammed (Remzi) Çavuş’un öyküsü, hem hüzünlü hem de bir o kadar umut dolu bir geçmişin yankısı olarak anılarını yaşatıyor.
Gurbetten Dönen İhtiyar Adam
1978 yılında Balıkesir İstasyonu’na gelen yaşlı bir adam, garip kıyafetleri ve elindeki torbası ile dikkatleri üzerine çekti. Üçpınar köyüne gitmek isteyen bu ihtiyar, taksi şoförüne köyünü tarif ettikten sonra, Toygar Tepe’de aracından inip mezarlığa yöneldi. Ardından köy kahvesine girdi ve kahvedeki yüzleri dikkatle inceledi. Muhtar, ihtiyarın kimliğini öğrenmek için köyün diğer yaşlılarını topladı. Ancak hiç kimse bu garip adamı tanımıyordu.
Kaybolan Vatan Sevgisi ve 64 Yıl Sonra Bir Buluşma
Bir süre sonra, ihtiyar adam köyün geçmişinde iz bırakan isimleri sordu: Süleyman Çavuş, Recep, Koca Salih, Topal Murat, Eyüp Çavuş… Derken Eyüp Çavuş adını duyunca, gelen ihtiyar adam birden tanımıştı. Bu kişi, yıllar önce kaybolan arkadaşı Muhammed (Remzi) Çavuş’tu. Çanakkale Cephesi’nde savaştan sonra, Gazze Cephesi’ne götürülüp, oradan da Halep’teki hastaneye sevk edilen Muhammed Çavuş, orada yaralanmış ve İngilizlerin zulmünden kaçırılmıştı. Uzun yıllar boyunca geri dönmeyen Muhammed, artık yaşlandığı ve vatanını son bir kez görmek istediği için 64 yıl sonra, Üçpınar’a dönmüştü.
Kızına “Türkiye” Adını Koydu
Muhammed Çavuş, geri döndüğünde köydeki herkesin kaybolmuş olduğunu öğrendi. Ancak bir kişi vardı, sağ kalmıştı: Kızı Hatça. 64 yıl sonra, babasıyla tanışan Hatça, ilk başta babasını tanıyamadı. Aradan geçen yıllar ve hayatın zorlukları onları birbirine yabancılaştırmıştı. Ama nihayetinde Eyüp Çavuş’un ısrarıyla Hatça, babasını kabul etti ve ona sarıldı.
Muhammed Çavuş, vatan hasretiyle yıllarını geçirmişti. Kızı Hatça’ya, vatanına olan özlemini, kızının adını koyarken yaşattı. Hatça’nın adı, babasının yıllarca taşıdığı gurbetin acısını simgeliyordu: “Türkiye”…
Vatan Hasretinin Derin İzleri
Muhammed Çavuş, Üçpınar’daki son günlerinde köyü gezip, tarlaları ve tepeleri dolaştıktan sonra bir karar verdi: “Ben artık Halepliyim. Orada başka bir hayatım var. Vatanımı görmek için geldim, ama şimdi geri dönmeliyim.”
Bir yıl sonra, tekrar Üçpınar’a geldi ve bu kez oğlu ve kızını da getirmişti. Oğlu inşaat mühendisi olmuştu ve adını “Muhammed Remzi” koymuştu. Babası ise adını, yıllarca süren vatan özlemini ve kaybettiği yıllarını hatırlatarak koydu: “Ben ölmeden vatanıma kavuşamasam da, oğlumun adı vatanımda yaşayacak.”
Haber Merkezi