Bu Gemide Gelecek Vardı! Adı Bandırma
Bandırma Vapuru, yalnızca Karadeniz'de ilerleyen bir gemi değil, Türk milletinin bağımsızlık meşalesini yakan tarihî bir semboldür.
Bu Gemide Gelecek Vardı! Adı Bandırma
Türk milletinin bağımsızlık yolculuğunda unutulmaz bir yere sahip olan Bandırma Vapuru, yalnızca bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda bir direnişin simgesidir. 19 Mayıs 1919’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışında kullandığı bu gemi, tarihin akışını değiştiren yolculuğun sessiz tanığı oldu.
Hedef Samsun: Tarihi Yolculuk
13 Mayıs 1919’da İstanbul’dan demir alan Bandırma Vapuru, 16 Mayıs’ta Karadeniz sularında ilerlemeye başladı. Gemide yalnızca Atatürk yoktu; beraberindeki 18 subay ve yaverleriyle birlikte kader birliği yapan bir grup, işgale direnecek milletin ilk adımını atmak üzere yoldaydı.
Gemi Değil, Umut Taşıyan Bir Meşale
Bandırma Vapuru’nun taşıdığı yük aslında yalnızca yolcular değil; milletin umudu, kararlılığı ve bağımsızlık aşkıydı. 19 Mayıs sabahı Samsun’a ulaşan gemi, Anadolu’da başlayan direnişin simgesi haline geldi. Bu tarih, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı gün olarak kabul ediliyor.
Gerçek Bandırma Vapuru Nerede?
Orijinal Bandırma Vapuru, 1925 yılında hurdaya ayrılarak parçalanmış olsa da bu anlamlı yolculuğun hatırası yaşatılıyor. Samsun’da birebir ölçülerle inşa edilen Bandırma Vapuru Müzesi, ziyaretçilerine hem denizcilik tarihi hem de Kurtuluş Savaşı’nın başlangıç noktası hakkında değerli bilgiler sunuyor.
19 Mayıs’ın Kalbinde: Bandırma Vapuru
Her 19 Mayıs’ta anılan bu gemi, Atatürk’ün “Gençliğe Hitabesi” ile bağ kuran simgesel bir değere sahiptir. Gençlere armağan edilen bu bayramın temeli, Bandırma Vapuru’nun Samsun kıyısında durduğu anla atılmıştır.
Haber Merkezi
