Balıkesir Toplum Ruh Sağlığı merkezi Doktorlarından Ümit Karasu Şizofreni hastalarının tedavi yönteminde toplum ruh sağlığı merkezlerinin yaptığı dönüşümü, tedavi sürecinde yapılan rehabilitasyon çalışmalarının ardından topluma kazandırılan hastaların yaşadığı sıkıntıları ve Dünya’ da sadece 11 tane olan Şizofren hastalarının işlettiği kafelerin arasına girebilmiş Mavi At Kafe’ nin Balıkesir de ki kuruluş serüvenini ve ne gibi faaliyetlerin yürütüldüğünü B.Merhabaya Anlattı.
HAYATLA BARIŞIK OLDULAR
Mayıs ayı içersinde Balıkesir Toplum Ruh Sağlığı merkezi tarafından düzenlenen “Şizofreni ve Aile” sempozyumuyla, şizofreni hastalarının ruh sağlığı merkezlerinde tedavi sonrası ne gibi başarılar elde ettiği gözler önüne serilmişti. Bu başarıda büyük katkısı olan Balıkesir Toplum Ruh Sağlığı Merkezi doktorlarından Umut Karasu Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerinde uygulanan iyileştirme sürecinin 15’ nci yüzyılda Osmanlı döneminde de uygulandığının altını çizerek, Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerinin topluma kazandırılma sürecinde Şizofreni hastalarının hastalıklarıyla barışık halde yaşamaları sağlandığını belirtti.
HEM HASTAHANE HEM MESLEKİ KURS
Toplum Ruh sağlığı merkezlerinin şizofreni ve ruhsal hastalıkların tedavisinde büyük bir dönüşüme neden olduğunu belirten Doktor Ümit Karasu “. Önceleri ağır bir psikiyatri hastası doktora giderdi, doktor ona ilaç yazardı, eğer durumu kötüyse onu hastaneye yatırırdı, bu yatışlar bazen şu anki hedef grubumuz olan şizofreni hastaları için yılları bulabilirdi. Toplum temelli ruh sağlığı hizmetlerinin başlangıcıyla akıl hastaneleri son bularak ruh sağlığı merkezleri açıldı” dedi. Toplum Ruh Sağlığı merkezlerinde hastaların tedavi süreçlerini hastanın toplum içerisinde elde ettiği kimlikle bağlantılı olarak belirlendiğini ifade eden Doktor Öztürk “Toplum temelli ruh sağlığı hizmetleri ile hastanın sadece tedavi edilerek kendine zarar veremeyecek hale gelmesiyle kalınmıyor, aynı zamanda tedavi süreci içersinde hastanın kendisine bir iş, bir aş, çeşitli hayat becerilerini kazanması sağlanıyor” dedi.
AHŞAP BOYAMACILIĞI, CAM ATÖLYELERİ
1960’ lı yıllarda Avrupa’ da başlayan toplum temelli ruh sağlığı hizmetlerinin Türkiye’ de geç kalınmış bir hizmet olarak 2011’ de uygulanmaya başladığını belirten Doktor Umut Karasu “Rehabilitasyon olarak farklı aşamalar yapılıyor burada grup terapileri yapılıyor, uğraşı tedavileri yapılıyor. Bu tedaviler kapsamında ahşap boyamacılığından ebru sanatına, cam atölyeleri ve çeşitli uğraşlar yapılıyor. Bu uğraşılar sonucu hastamızın ailesine birer külfet olmaması için ona bir iş ve meslek sahibi olması içinde çabalanıyor” dedi.
OSMANLI’ DA UYGULANDI
Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerinde uygulanan tedavi yönteminin 15’nci yüzyılda Osmanlı’ da uygulandığını ifade eden Karasu “ Osmanlı Devleti ruhsal bozuklukları olan hastaların her birini sularla, semazenlerle, müzisyenlerle beraber tedavi etmeye çalışmış. Avrupa’ da bu hastalar engizisyon mahkemelerinde yakılırken, Osmanlı hastalar için tedavi yöntemleri geliştirmiş. Bu kadar büyük bir duyarlılığımız var bizim” dedi.
İŞE ALMIYORLAR
Balıkesir Toplum Ruh Sağlığı Merkezinde iyileşme gösteren hastaların çalışmak istediği süreçte iş bulamadıklarını ve en büyük sıkıntının da bu olduğunu belirten Doktor Umut Karasu “Balıkesir’de bu güne kadar yaşadığımız en önemli sıkıntı ne yazık ki hastalarımızın istihdam sorunu. Hastalarımızı istihdam etmek de çok büyük güçlükler çektik. Farklı kurumları gezdik, işletme sahipleriyle tek tek konuştuk kimse kabul etmedi” dedi.
TAZMİNAT ÖDÜYORLAR
Şizofreni hastalarının topluma kazandırılmasının ardından işverenlerin hiçbir şizofreni hastasına işe alınabilir gözüyle bakmadıklarını belirten Karasu “ Zihinsel ve ruhsal engellileri işe almamak için tazminat ödeyen işverenler var. 50 kişinin üzerinde çalışanı olan işletmelerde yüzde 5 gibi bir oranda engelli çalışan alma mecburiyeti var, almazsa bunun yaptırımı bir miktar tazminat cezası var. İşletme sahipleri bu tazminatı ödeyerek engelleri çalıştırmıyorlar.”
ENGELLİLER DIŞLANIYOR
Toplum içersinde şizofreni hastalarına karşı bir etiketleme olduğunu belirten Karasu “Toplumumuzda ne yazık ki böyle bir etiketleme var, engelliler ülkemizde çoğu kez dışlanıyorlar ancak zihinsel engelliler ve psikiyatr engelliler yani ruhsal engelliler bu dışlanmanın en radikaline maruz kalıyorlar. Bu konuda büyük bir mücadele verdik kimi hastalarımızı işe yerleştirdik, hastalarımızın hiçbir sorunu olmamasına rağmen işverenler işten çıkardılar. Şu an istihdam edilmiş hastamız çok az sayıda” dedi.
MAVİ AT KAFE
İşverenlerin şizofreni hastalarına iş vermemesi sebebiyle kendi istihdam alanı için Mavi At Kafe’ yi kurduklarını ifade eden Karasu “İşverenlerin engellilere iş vermediğini gördükten sonra kendi istihdam alanımızı oluşturmak için bir kafe kurmaya karar verdik ve Mavi At kafeyi kurduk. 20 tane hastamızla birlikte KOSGEB’ de girişimcilik eğitimleri aldılar. Hepsi başarılı bir şekilde eğitimlerini bitirdiler ve sertifikalarını aldılar. O süreç içersinde 14 hastamızla birlikte devlet hastanesi yakınında Mavi At Kafeyi açtık.”
BALIKESİR SAHİPLENMEDİ
Mavi At kafenin açılmasındaki amaçlardan birinin hastaların rehabilite olması ile birlikte ceplerine bir miktarda olsa para girmesini sağlamak olduğunu belirten Doktor Umut Karasu “Ne yazık ki beklediğimiz gibi gitmedi. Kafeye müşteri olarak gelenler dahi kafenin girişinde “Toplum Ruh sağlığı merkezi hastaları tarafından işletilmektedir” yazısını gördükleri gibi kaçtılar. Sipariş verenler siparişlerini iptal etti, çevre dükkânlar ne kadar kira verdiyse bizde o kadar kira ödedik, ne yazık ki Balıkesirliler sahiplenmediler” şeklinde konuştu.
MAVİ AT KÜLLERİNDEN DOĞUYOR
İlgi gösterilmemesi sebebiyle Mavi At kafe’ nin can çekişmeye başladığını ve işlevselliğini yitirdiğini belirten Karasu “Bir yılın sonrasında bütün gayretlerimiz karşılığında geri dönüş alamasak da son bir çabayla Altıeylül belediyesine gittik, Zekai beyin büyük ilgisi ile karşılaştık, Altıeylül belediyesi bir yıllık kira bedelini karşıladı, şu an da kafeyi yeniden işlevsel hale getirmek için çabalıyoruz.” dedi. Mavi At Kafe de hastalara uğraşlar kazandırmak için şu an cam atölyesi, mutfak atölyesi gibi kursların olduğu bir mekan olarak kullanıldığını belirten Doktor Umut Karasu “ Önümüzdeki günlerde Mavi At Kafe yeniden küllerinden doğacak diyebiliriz” dedi.
DÜNYA’ da 11 TANE VAR
Şizofreni hastaları tarafından işletilen işletmelerden dünyada sadece 11 tane olduğunu belirten Karasu “Mavi At Kafe dünya genelindeki şizofrenler tarafından işletilen 11 işletme arasından bir tanesi ve Türkiye’ de Balıkesir de açıldı. Balıkesirlilerin bu kafe’ ye ve bununla bağlantılı olarak hastaları sahiplenmesinin boyunlarının borcu olduğunu düşünüyorum.” dedi. SAMET AYDIN