Çam Ağacı Fısıltısı
Çam Ağacı Fısıltısı
Çam ağacı fısıltısı, ağustos böceğinin cızırtısı, arı vızıltısı, tarla faresinin tıkırtısı, kedi mırıltısı, yağmur damlacıklarının pıtırtısı, suyun şırıltısı nasıl da ritimsel ezgiler çoğaltıyor. Doğa bize çok güzel nağmeler fısıldayıp ezgiler uçurur. Arının kanadına düğüm olur tabiatın senfonisi. Çam ağaçlarının çam sakızı özü, kavakların serinliği, kır çiçeklerinin kokusu, gelincik tarlalarının göze hoşluk sunan duruşu, rüzgârın fısıltısı derinlerden gazel okur.
Çam ağacı fısıltısında, yaprağın hışırtısında, sinek vızıltısında, arının homurtusunda, insanların kıpırtısında, ağaçların kımıldanışında hareketlenir yemyeşil orman. En ufak bir sesten keyif alırız gün gelir. İpini koparan mısralar, dörtnala koşan kelimeler, zincirlerini koparan şarkılar nasıl da dillenir. Bir çam ağacı yaprağından, kışın dahi yaprağını dökmeyen o görkemli çam ağaçlarından ne güzel yılbaşı ağacı yaparız. Ağaçlardır insana huzur veren, gölge dalıdır mutluluğa haz sunan. Bir fidan dahi dikmeden göç etmeyelim şu üç günlük dünyadan.
