Üç kıtada, 18 ayrı cephede, Osmanlıya karşı açılan savaşların son noktası, Çanakkale’de düğümlendi. İman gücü ile, insan gücünün, silah ve makine gücünün, barut gücünün çarpıştığı yer Çanakkale, kanla yoğrulan toprakların destanlaştığı yerdir. Çıkarcı gaddar dünya ile, Osmanlı ahlakının, Osmanlı adabının ve Osmanlı ruhunun dünyaya haykırarak, savaşta da insan olma ruhunun yaşandığı cephedir. Düşmana merhamet gösterilen yerdir. İmana esir olan yerdir Çanakkale.
Öndeki siperde vurularak ağır yaralanan arkadaşına, komutanından izin almadan fırlayan Mehmet, siperine geri dönünce komutanına “değdi be komutanım değdi. Sizden izinsiz ve disiplinsizce yaralı arkadaşıma koştuğuma değdi. Zira arkadaşımın yanına vardığımda daha sağdı, “geleceğini biliyordum” dedi. Diyerek aldığı kurşunların etkisi ile dayanamayıp, kucağındaki arkadaşı ile beraber şehitlik mertebesine ulaşan Mehmet’in yaşadığı ruhu ve anlayışı bilmem hissedebilen var mı? Su Diye bağıran yaralı bir İngiliz subayına matarasındaki suyu verirken “iç asker iç. Helaldir” diye cephede dahi haramı ve helali hatırlatan anlayışları bugün madde için zalimce saldıranlar niçin hissedemezler? Çanakkale’de yaşanan ruhun üzerinde hassasiyetle ısrarla durmamız, Osmanlı ruhunu tekrar yakalayıp, yaşatmanın bütün insanlığa getireceği huzurdan dolayıdır. İnancın, ahlakın, sevginin, merhametin, nefretin, kudretin, ırkın, harbin kucaklaşıp, mayalaştığı yerdir Çanakkale. Her kurşun, her oluşum ayrı bir değerdir Çanakkale’de.
Çanakkale savaşları öncesi 18 cephede savaş açan emperyalist MADDECİ zalim anlayışlar, Osmanlının insan ve ekonomik gücünü bitirerek, en son İstanbul’a göz dikmişlerdi. Halifeliği kaldırarak, Osmanlıdaki iman gücünü yok etmek istiyorlardı. Onun için Fransa, İngiltere ve yandaşı maddeci devletler birleşerek dünyanın en büyük deniz armadasını kurdular. Tarihte hiçbir yenilgi almamış İngiliz donanmasının kendine güveni tamdı. 2 Mart 1915 günü Çanakkale önlerine gelen filo komutanı Corden, İki hafta içinde İstanbul’da olacaklarını, çektiği telgrafla Londra’ya bildiriyordu. Avrupa’da değişik ülkelerdeki gazeteler hep İstanbul’dan bahsediyor ve İstanbul’da uygulayacakları, ekonomik planlarını yazıyorlardı.
İstanbul alınıp, halifelik ortadan kaldırılırsa, Ortadoğu’daki sömürge durumunda olan devletlerin de kendiliğinden emirleri altına gireceğini ve petrol savaşı veren her devletin kendi istekleri doğrultusunda hareket etme mecburiyetinde kalacağını hesaplayan İngiltere’nin, Çanakkale savaşları hesaplarını bozdu. “Yenilmez armada” dedikleri filo, Çanakkale boğazında deniz dibinde kaldı. Sessizce kaçmak mecburiyetinde kaldılar. 28 Ocak 1915 yılında Osmanlıya karşı resmen ilan edilen savaşta yenik düşmeleri, bütün dünya düzenini alt üst etti. Böylece Osmanlı insanının iman gücü alınmadıkça, başaramayacağını anlayan kapital düşünceler derin derin düşünmeye başladılar. Osmanlı ruhu yok edilmeliydi.
Çanakkale sadece Osmanlının değil, bütün İslam âleminin savaşıydı. Afganistan’dan, Yemen’den, Balkanlardan, Kafkasya’dan, Afrika’ya kadar her bölgeden insan vardı. Hindistan gibi uzak ülkelerin savaşa katılma imkânı olmayan insanları, bileziklerini, küpelerini paraya çevirip, Osmanlıya veriyorlardı. Sadece Halep şehrinin Çanakkale’de kayda geçmiş şehidi 507 kişidir. Gelibolu yarımadasındaki şehitliklerde, Libya’dan, Iraktan, Suriye’den, Cezayir’den, Tunus’tan gelen binlerce şehit yatmaktadır.
Son yüz yılda bizim kadar tarihine ilgisiz, bizim kadar ölümsüz kalıcı değerlerinde bilgisiz bir devlet anlayışı zannederim yeryüzünde yoktur. Seyit Onbaşı, Mallıca’lı Azman Mehmet Çavuş, Ali Çavuş v.b. gibi kahramanlar yılarca unutulmuş şimdi yeni yeni değer olarak ele alınmaya başlanmıştır. Yıllarca bizim kendi tarihimizi, kendi değerlerimizi unutturan ve siyonist düşüncelere bilerek veya bilmeyerek alet olanlar utansın.
Şimdi Dünyayı Çanakkale’ye davet ederek çifte kutlama yapıyoruz. Gazilerimizi, şehitlerimizi yeni yeni arıyoruz. Devlet destekli “Türkiye tarihi” araştırma merkezi bu görevi çok iyi yapıyor. Çanakkale’de kayda geçen 51383 şehidimizin adı, nereli olduğu, varsa lakabı, askerlik şubesi, doğum ve şehitlik tarihi ile beraber “ Çanakkale şehitleri listesi” yayınlandı. Sağ kalan dul ve yetimlerine maaş bağlandı. Mezarları bulunup devlet tarafından Anıt mezar haline getiriliyor. Emeği geçen tüm çalışanlara bu yüce millet sevgi ile yaklaşıyor. Çanakkale ruhu tekrar ayağa kalkıyor. Kurtuluşta bu ruhta. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Hoşça kalın.
