GündemEkonomiÖzel Haberler

ÇARŞI PAZAR KARIŞIK

Balıkesir’de semt pazarları koronavirüs sürecinde ve kontrollü sosyal hayat diliminde here zaman olduğu gibi yine hizmet vermeyi sürdürüyor. Pazarcı esnaf, koronavirüs’ün hayatı değiştirdiğini ifade ederek zor bir dönemden geçildiğinin altını çiziyor. Bu süreçte yaşanan pazaryeri yeri değişikliklerinden, alışverişini yapacak olan kişilerin kendilerinin ürünü seçme isteğinden ve fiyatlar düşükte olsa alım gücünün zayıf oluşundan dertli.

 

Zel Röportaj Pazar Esnafi 2

Balıkesir’de kurulan pazaryerlerinde kiminin kendi ürünlerini üreterek köylü pazarı adıyla kurdukları stantlarda sattıkları ürünlerden tutun, Türkiye’nin çeşitli illerinden getirilen mahsullerin sofralardaki yerini alması için sattıkları ürünler Balıkesirlilerin talebini karşılıyor.İçinde bulunduğumuz kontrollü sosyal hayat diliminde yaz mevsimini de fırsat bilerek tatile giden Balıkesirlilerin sayıca azlığı ise pazarcıları zorluyor. Müşterilerimiz tatilde diyen pazarcı esnafı sürekli müşterisinin gelmediğini belirtiyor.

Tüm Dünya’da etkisini sürdüren koronavirüs’e karşı verilen mücadele sürüyor. Günlük yaşamı etkileyen ve zor koşullar altında üretim yaparak ürünlerinin satışını yapmak isteyenler ve ‘aracı’ denilen pazarcı esnafı da ekonomideki değişimlerden etkilendiklerini belirterek, eski günlerine geri dönmek istediklerini ifade ediyorlar.

Zel Röportaj Pazaresnafi 1

 

ÜRETİCİ ÇIKIŞ YOLU ARIYOR

 

 

İsminin açıklanmasını istemeyen bir vatandaş sattıkları ürünlerin elinde kalıyor olmasından üzüntü duyduğunu ifade ederek “ bazıları köylü malı diyerek satış yapıyor ancak işin aslı köylü malı diye aldıkları ürün köylü malı değil” iddiasında bulunarak hakkaniyetle bir Pazar kurulmadığını ve insanların ürününü satmak için farklı gayretler verdiklerini söylüyor.

Esnaf Abdullah Yıldız: ‘’Kazanç düştü, olan köylüye oldu. Bamyanın fiyatı önceden 8, 10,12 Tl idi şimdi düşüyor. Pazar yerlerinin değişmesi de kötü oldu. Ekonomik olarak ödemelerimizi yapamıyoruz. Kredi 1400 lira Tarım Bakanlığı değerleri, mazot desen yem desen pahalı. Biz ekonomik çöküşteyiz. Öncesinde 1 kilo buğday 1 kilo mazotu karşılıyordu şimdi artık o da karşılamıyor. Virüs sürecinden sonra işler karıştı.  Çok zarara girdik, köylü olarak bu durumdan çok etkileniyoruz müşteri alsın diye fiyatları düşürüyoruz. Tarım Bakanlığı buğday fiyatlarında bize eşit değerleri sağlaması lazım. Mazotu yemi düşünerek bize eşit değerler sağlanmıyor. Yetkili kişilerin bize eşit değerleri sağlamasını çiftçi olarak köylü olarak umuyoruz.”

Ramazan Derin: “Bana göre virüs sürecinde daha iyiydi müşteri belliydi, işlerimiz daha iyi olmuştu o süreçte eskiden domatesin fiyatını 5’e biberi 10-15’e satarken, salatalık 7 lira 10 lira arasıydı şimdi fiyatlar düştü zarara girdik. Şu anki fiyatlar biber 3 lira salatalık 2 lira domates 1 buçuk. Müşteri sayılı olduğu zamanlar daha iyi verim sağlamıştı bize mali açıdan. Birde şu var; Müşteri ısrar ediyor kendisi almak için ama biz elimizden geldiğince kendimiz veriyoruz domatesi salatalığı. Eskiye göre şimdi fiyatlar da daha ucuz yüzüne bakan yok.”

Nermin Uçar: ‘’Tarlada malımız kaldı, şimdi elimizdeki meyve sebzeleri satabilmek için fiyatları böyle düşürdük. Müşteri yasak zamanında bizim müşteri çıkamadığından almadı. Ürünümüzü müşterilere biz veriyoruz, kendilerinin seçmesine izin vermiyoruz. Pazar yeri değişmesinden biz etkilenmedik şu anki yerimizden memnunuz. Fiyatlar konusunda çok etkilenmedik, şükrediyoruz halimize fasulye kabak fiyatları da uygun eskisine göre daha iyi fiyatlar. Kabağın fiyatını 3 liradan satıyoruz’’

Ayşe Yılmaz:’’ Müşterilerimizden biz memnunuz ama hem satıcı hem müşteri fiyat olarak memnun değil. Sıcakta bamyaları topladık, sıcakta toplaması zor, bamyanın fiyatı önceden de 5-10 tl şimdi yine aynı. Patlıcanın fiyatı 5 tl fiyatlarda bir değişiklik olmadı. Ben pazarcı olarak şunu söyleyeyim, havalar ısınmadan önce iyiydi ama şimdi durgunluk var insanlar tatile gidiyor’’.

Engin Karahan: ‘’Ekonomik olarak esnafın pek etkileneceğini düşünmüyorum. Müşteri yiyeceği alacağı meyve ve sebzeyi kendi seçerek alıyor. Sattığımız üründen aldığımız eldiven parası çıktığından elimiz yıkamak daha sağlıklı ve eldiven kullanıp atmak israf olarak düşünüyorum. Esnaf olarak bulunduğumuz süreçten memnun değilim. Zabıta, zabıta olarak görevini yapsın diyorum’’.

Erhan Ayhan: ‘’Ben peynir satıyorum.Peynirde bir fiyat artışı olmadı, müşterilerimiz tatile gittiklerinden bir durgunluk var ama eldiven kullanımı ve maske kullanımına alıştık ama havalar sıcak olduğu zamanlarda bu durum bizi epeyce zorluyor . Ellerimiz terliyor takamıyoruz, müşterilerimize sesleniyorum,  tatillere gitmesinler bizden peynir alsınlar ’’.

İlknur Çavdar ve Sezgin Uzunçar: ‘’Ekonomik olarak bu koronavirüs sürecinden çok etkilendik. Pazar yerleri hakkında da şikâyetçiyiz. Pazar yerlerini değiştirdiler. Çilek reçeli için çilek alıyorlardı şimdi müşteri nasıl alacak? Pazarı sokak arasına koydular, açık pazarda kapalı pazarda tezgahlarımızın yerini değiştirdi, önde Pazar yerinde olanları arkaya aldılar daha öncede. Sonuçta hakkımızı yiyorlar, birkaç kişinin rahatı için düzen bozuldu. Toptancılar ya kaldırılsın ya da pazarcılar olarak bize farklı bir seçenek sunulsun. Konuşmamıza rağmen de bir şey yapılmıyor. Yeri olmayanlara yer verilecek denilerek  yerlerimizi değiştirildi . Köylüleri topladı dağıttı yeri olmayanlara köylüye yer verdi biz yerimizden olduk. 10 senedir emeği olanlara yer vermediler”

İsmail Şimşek: ’’İflas ettik! Virüs sürecinden sonra ekonomik olarak çok etkilendik, müşteriye velinimet gözüyle bakıyoruz ama kredileri bile ödeyemiyoruz. Tarladan aldığımız mal elimizde kalıyor, eldiven kullanıyorduk ama alışamadık yine de maske kullanımına uymaya çalışıyoruz. Enginar satışında olay bitti zaten bizi neredeyse iflasın eşiğine sürükledi.’’ Özel Röportaj Nursima Akyürek

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu