‘’ÇİFTÇİ BORÇ MİLYONERİ OLDU’’

Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, çiftçinin üretimden çekildiğini söyledi. Doların hızla yükselmesiyle birlikte çiftçinin girdi maliyetlerini karşılayamadığını belirten Başkan Sözat, MERHABA’ya özel değerlendirmelerde bulundu.

Çiftçilerin üretimden hızla çekildiğini söyleyen Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, devletin acil önlem planları oluşturması gerektiğini söyledi. Dolardaki hızlı yükselişin ardından devletin döviz bozdurma çağrısına değinen Başkan Sözat, ‘’Devletimiz dolar bozdurma çağrısı yaptı ama kuyruklarda hep gariban vatandaşımız vardı. 15-20 dolarlarını zar zor bozdurdular. Ülkemizdeki dolar milyonerleri nerede? O dolar milyonerlerini de dolar kuyruklarında görmek istiyoruz’’ dedi.

‘’ÜRETİCİ Mİ OLACAĞIZ İTHALATÇI MI?’’

Çiftçilerin zor günlerden geçtiğini belirten Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, ‘’Çiftçilerimiz zor günlerden geçiyor. Türkiye öncelikle şunun kararını vermeli. Tarım politikamız gereği üretici mi olacağız? Yoksa ithalatçı ülke mi olacağız. Bunun kararını net olarak vermemiz lazım. Bir bakan çıkıyor diyor ki; ‘’Biz ekonomimizi çiftçiye heba edemeyiz’’ diyor. Yani kırsalı kalkındırmak adına, desteklenmesi adına ekonomiyi feda edemeyiz. Biz nerede ucuz ürün bulursak gelip milletin hizmetine sunarız anlamı çıkıyor burada. Bu çok yanlış bir yaklaşım’’ ifadelerini kullandı.

‘’NE PAHASINA OLURSA OLSUN ÜRETMEMİZ LAZIM’’

Üretimin her zaman devam etmesi gerektiğini belirten Başkan Sözat, ‘’Ne pahasına olursa olsun üretmemiz lazım. Bugün içinde bulunduğumuz sıkıntının temelinde yatan neden üretime değer vermemiş olmamızdır. Biz tüketici toplumlardan olduk. Sürekli tüketim odaklıydık. Bunu her toplantıda söyledik. Defalarca anlatmaya çalıştık. Tüketici durumuna düştük. Türkiye üretmeyi bıraktı. Hazıra alıştı. Çiftçinin üretim sorunu yok. Çiftçinin üretirken teknik sorunu da yok. Yalnızca ekonomik sorunları mevcut. Girdi maliyetleri karşılanamıyor. Çiftçi üretimdeki maliyetlerini dahi karşılayamıyor. Ürettiğini değerinde satamıyor. Pazar payımız yok. Ne yazık ki kendi kaderimizle baş başa kalıyoruz. Yardım eden yok. Çiftçinin sıkıntısını bilen tüccar bundan istifade ediyor’’ ifadelerini kullandı.

‘’ÜRETİCİ TÜCCARIN ELİNE DÜŞÜYOR’’

Başkan Sözat, ‘’Tüccar üreticinin elindeki malı, kendi menfaati doğrultusunda alıyor. Başka da seçeneğimiz olmadığı için veriyoruz. Ürün olduğu zaman fiyat düşük mal değersiz. Ürün olmadığı zaman da fiyat yüksek oluyor üreticinin elinde bulunmuyor. Örneğin bu sene domates az diye fiyatı yükseldi. Üretici de bu sefer domates üretimine ağırlık verdi. Gelecek yıl da domates üretimi çok olunca fiyat da ona göre düşecek. Olan yine üreticiye olacak’’ dedi.

‘’BİRİ CEP DİĞERİ BORÇ ZENGİNİ’’

Üreticinin borç zengini olduğunu ifade eden Başkan Sözat, ‘’Çiftçi ekonomik olarak çökmüş durumda. Türkiye’de iki çeşit insan var. Birisi cep zengini diğeri ise borç zengini. Cep zengini, aşırı kazanç ile cebini şişirirken borç zengini de borçlarıyla sırtındaki yüküne yük katıyor. Her sene 2017 yılında bakıyorum ben TÜİK verilerine en son 18 bin yeni milyonerimiz vardı. Ama bu milyonerlerin içinde bir tane çiftçi, bir tane esnaf, bir tane emekli yok. Böyle olunca uçurum büyüyor. Makas genişliyor. Çok zengin arttıkça, çok fakir sayısı da artıyor. 18 milyon insan sosyal yardımlarla yaşar hale geldi. Tarlalar boş kalmaya başladı’’ ifadelerini kullandı.

‘’EKİM ALANLARI GİDEREK DARALIYOR’’

Başkan Sözat, ‘’Daha evvelinde 75-80 liraya sattığımız gübrenin fabrikadan alışı 158 lira oldu. Bunun getirmesi, inmesi, binmesi var. Kaça verecek bunu getiren bayi. O fiyata kaç çiftçi alabilecek? Bunlar korkunç rakamlar. Çiftçi bunun altından nasıl kalksın? Biz nasıl tarım ülkesi olacağız? Üretici nasıl üretim yapacak. Gübre olmazsa nasıl ekim yapılacak. Ekim alanlarında ciddi daralmalar vardı. Bu sene bu oran iyice artacak. Ekim alanları gittikçe daha çok daralacak’’ dedi.

‘’DURUM İÇLER ACISI’’

Başkan Sözat, ‘’Bu sene merkezde en az bin tane çiftçinin borcu ertelendi. Eğer ertelenmeseydi bunların hepsi icralıktı. Bankalara bugün çiftçilerimizin borç durumu içler acısı. Eğer bankalar kredi mekanizmalarını kapatsınlar. Üretici, tarlasına girecek mazotu da hayvanına vereceği yemi de alamaz. Yem pahalandı. Süt fiyatları da belirsizliğini koruyor. Süt fiyatı sanayicinin vicdanına kalmış. Böyle bir ortamda üreticinin hiçbir dayanağı yok ama ‘Üret’ deniliyor. Nasıl üretecek çiftçi?’’ ifadelerini kullandı.

‘’TÜRK İŞÇİSİ FEDAKARDIR’’

Başkan Sami Sözat, ‘’Devlet tarafından üretim kolaylığı sağlanması lazım. Biz işten yılmayız. Türk çiftçisi kadar karşılığına alamadığı halde üretime sevdalı, üretmeyi seven, üretmek isteyen başka bir çiftçi yok. Dünyanın neresine gidilirse gidilsin bizim fedakar çiftçimizin örneği yok. Bununla da gurur duyuyoruz. Ama bu istismar ediliyor. Devletimizin bu konuda yanımızda olmasını istiyoruz’’ ifadelerini kullandı.’’

‘’SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM POLİTİKALARI OLMALI’’

Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, ‘’Ciddi ve sürdürülebilir bir tarım politikamız olmalı. Tarım politikamız milli değerler taşımalı. Bizim de en büyük sıkıntımız maliyetlerimiz çok yüksek. Maliyetler yükselmeye başladığında. Biz de bu maliyetlerin yüksekliğinden şikayet etmeye başladığımızda Türkiye’de 4 milyon hektar arazi ekim dışı kaldı. ‘Tarlalar boş kalıyor. Buna müdahale edin’ dediğimizde kimsenin umurunda olmadı. Dikkate de almadı kimse. Şimdi daha da artacak’’ şeklinde konuştu.

‘’ÇİFTÇİ ŞİMDİ DİRENİYOR’’

Devletin çiftçi ile rekabet halinde olduğunu söyleyen Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, ‘’Devlet kendi elindeki üretme çiftliklerini, maliyetler pahalı diye bir kısmını sattı. Bir kısmını da kiraya verdi. Devlet bile maliyetlerle başa çıkamadı. Devletin böyle bir durumda izlediği politika buysa çiftçi ne yapacak? Devlet üretimi bıraktı. Çiftçi şimdi direniyor. Bu arada devlet, gidip Sudan’dan maliyetler düşük diye arazi kiraladı. Orada ucuza üretecek ve gelip Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak. İyi de Türkiye’de pahalı üreten çiftçi ne yapacak? Onlarla rekabet mi edeceksiniz? Onu yapacağına tarlaların neden boşaldığının, çiftçinin neden üretimden çekildiğinin araştırılması ve çözüm bulunması lazım. Yüksek maliyetli üretim ile Türkiye’de tarımı düzeltmek mümkün değil’’ şeklinde konuştu.

‘’GEÇEN SENE VERİM ÇOK DÜŞÜKTÜ’’

Dövizin hızla yükselmesine de değinen Başkan Sözat, ‘Döviz şimdi fırladı gitti. Süt kurumuna sıraya giren ve belli bir döviz ile borçlanan vatandaşın durumu ne olacak. 15 milyona alınan hayvan şimdi 25 lira olacak. Ne yapacak çiftçi, ne kazanacak? İstediği kadar beslese de ne kazanacak? Ondan sonra da üretime yöneleceğimiz söyleniyor. Üretmek için ne yapıyorsunuz asıl önemli olan mesele o. Tarımsal giderleri, çiftçiye uygun fiyatla ulaştırmak lazım. 1995 Yılında iki kilogram buğday sattığımız zaman bir litre mazot alıyorduk. Günümüzde bir litre mazot almak için altı buçuk kilogram buğday satmak gerekiyor. Nasıl olacak bu? Geçen sene iklim şartlarından dolayı verim çok düşüktü. Hasat sonu buğdayını biçen çiftçinin biçme masrafı bile karşılanmadı’’dedi.

‘’FEDAKARLIK YAPMAYA HAZIRIZ’’

Başkan Sözat, ‘’Balıkesir’de çiftçinin durumu borç. Türkiye’de bir kısım insanlar dolar milyoneri olurken, Balıkesir’de çiftçi borç milyoneri haline geldi. Ne yapacağını, ne ekeceğini de bilemez durumda. Çiftçi sayısı 2000’li yıllarda 80-90 bin iken şu anda 40 binlere düştü. Üretici sayısı her geçen gün azalıyor. Bu durum acilen çözülmeli. Türkiye bizim vatanımız. Ülkemizin geleceği için canını seve seve feda eden bir milletin torunlarıyız. Bu nedenle ülkemiz için her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız’’ ifadelerini kullandı.

‘’ONLARI DA GÖRMEK İSTİYORUZ’’

Başkan Sözat, ‘’Dolar bozdurulması için çağrı yapılıyor. Garibanın maaşından tasarruf ederek biriktirdiği 10 Doları-20 dolar bozduruluyor. İyi de Türkiye’de 80-100 civarı dolar milyarderi var. Onlar ne yapıyor? Dolar milyonerleri nerede? Biz kuyrukta dolar zenginlerini görmeyi istiyoruz. Garibanın elindeki bittiği zaman ne olacak? Bunlar geçici çözüm. Köklü çözümü bulmak zorunda Türkiye. Ne yapmak gerekiyorsa onu yapmak durumundayız’’ ifadelerini kullandı. Fatma Kara