Çocuklarla Bağımsız Oyun Oynamanın Önemi
Hayal ürünü bir dünyaya adım atmak; çocuğunuzun öğrenmesine, büyümesine ve gelişmesine birçok açıdan yardımcı olur.
Çocuklarla Bağımsız Oyun Oynamanın Önemi.. Açık uçlu oyunlar, çocuğun hangi oyun objesiyle nasıl oynayacağına tamamen bağımsız bir şekilde kendisinin karar verdiği bir oyundur.
Çocuğunuz oyuncak mutfağında minik bebeklerine kahvaltı yaptırabilir, safari hayvanlarına çay partileri düzenleyebilir. Dahası, muzdan bir telefonla büyükannesiyle uzun sohbetler yapabilir. Bu senaryoların hepsi, çocuğun öğrenmesi ve gelişimi için önemli olan açık uçlu oyun kapsamına girer. Sembolik oyun, yaratıcı oyun ve rol yapma oyunu dahil olmak üzere birçok açık uçlu oyun türü vardır.
Açık uçlu oyun nedir?
Çocuklar, istedikleri her şeyi hayal etmekte özgürdürler ve kendi oyun yapılarını oluşturabilirler. Yaratıcı, rol yapma, hayali, dış mekan, duyusal, yapıcı ve sembolik oyun dahil olmak üzere çeşitli açık uçlu oyun türleri vardır.
Rol yapma oyunu: Rol yapma oyunu; çocukların farklı senaryoları canlandırması ve dünyadayken tanık oldukları şeyleri rol yaparak oynamasıyla ortaya çıkar. Bu senaryolar ‘rol yapma’ olsa da, gerçek hayattaki deneyimlerden yararlanma eğilimindedirler.
Bazı rol yapma oyunları şunları içerir:
- Birincil bakıcılarla birlikte kütüphaneye, markete, kafeye, hayvanat bahçesine veya bankaya gidiyormuş gibi yapmak
- Bir restoranda çalışıyormuş gibi davranmak, şef ya da garson (ya da her ikisi) gibi davranmak ve yemeği temsilen farklı nesneler kullanmak
- Doktor gibi davranmak ve bir hasta muayeneye gelmiş gibi bir senaryo canlandırmak
- Çocuğun, ebeveynleri veya öğretmenleri gibi tanıdığı kişilermiş gibi davranması
Yaratıcı oyun: Yaratıcı oyun, rol yapma oyununu da içerir ancak çocuğun hayal gücüne ve yaratıcılığına dayanır. İki başlı bir canavar, tek boynuzlu bir at, kanguru gibi zıplayan bir köpek gibi olabilirsiniz. Başka bir deyişle hayali oyun, rol yapmayı içerirken aynı zamanda tamamen kurgulanmış senaryoları bünyesinde barındırır. Yaratıcı oyunun bir örneği, küçük çocuğunuzun düzenlediği bir çay partisi olabilir. Ancak hepsi birbirleriyle konuşan ve birlikte çay içen dost canlısı bir ejderhayı, bir fili ve birkaç peluş hayvan arkadaşını davet edebilir.
Sembolik oyun: Sembolik oyun, çocuğun ‘nesneleri başka bir şeyi sembolize etmek için kullandığı’ başka bir açık uçlu oyun türüdür. Örneğin televizyonun kumandasını cep telefonu, bir sepeti şapka, boş bir karton kutuyu araba, tekne olarak kullanabilirler. Sembolik oyunun hem rol yapma, hem de yaratıcı ve diğer birçok açık uçlu oyun türünde kullanıldığını göreceksiniz.
Sembolik, yaratıcı ve rol yapma oyunları ne zaman başlar?
Çocukların nesneleri, başka şeyleri temsil etmek için (sembolik oyun) 12 ay gibi erken bir zamanda kullanmaya başlarlar. Ancak, çocukların doğal olarak oyun oynamaya başlamaları 18’inci aya denk gelir. Doğal olarak gördüklerini taklit etmek isterler ve ebeveynlerinin veya bakıcılarının kullandığını gördükleri ögelerle (örneğin uzaktan kumanda) ilgilenirler. Yaratıcı ve hayal ürünü oyunları, okul öncesi dönemde zirveye ulaşır. Çocuklar olgunlaştıkça, hayali oyunların karmaşıklığı da artar ve somut nesneler olmadan da gerçekleşebilir. Örneğin, okul öncesi yıllarda (4 ila 5 yaş arası), çocuklar sosyo-dramatik oyunlara katılmaya ve kendi temalarını ve hikayelerini yaratmaya başlarlar, bu da hayali oyunun bir parçası olarak hizmet eder, somut nesnelere olan ihtiyaçlarını azaltır. Örneğin bir grup çocuk bir şatoda yaşıyormuş gibi davranarak birbirlerine şövalye, at, prens, prenses gibi roller atayabilirler. Hayal gücüne dayalı ve hayali oyunların bu aşaması çocukluğa, 7 veya 8 yaşına, hatta yetişkinliğe kadar sürebilir. Son araştırmalar, hayal gücünün ve oyun oynamanın yetişkinlerin bilişsel becerilerini, yaratıcılığını ve çalışma alanındaki yenilikçi özelliklerini geliştirmelerine yardımcı olabileceğini gösterdi. Dolayısıyla hayali oyun, insanların yetişkinlik boyunca büyümesine yardımcı olacak fırsatlara sahiptir.
Sembolik, yaratıcı ve rol yapma oyunları neden önemlidir?
Oyun, gelişimin ilk beş yılında kritik olan beyindeki sinir bağlantılarının artmasına yardımcı olur. Ayrıca sembolik, yaratıcı ve hayali oyunların özellikle çeşitli faydaları vardır; bunlar genel biliş ve davranışın iyileştirilmesine yardımcı olur. Sembolik, yaratıcı ve hayali oyunun temel faydaları şöyle sıralanabilir:
İletişim gelişimini destekler: Bazı araştırmalar, yaratıcı ve hayali oyunların erken dil gelişimine yardımcı olduğunu ileri sürmektedir. Çocukların; arkadaşlarıyla konuşmayı, sıraya girmeyi, ne zaman geri adım atıp oyun senaryoları oluşturmak için birlikte çalışmaları gerektiğini öğrendikçe iletişim becerileri de gelişmektedir.
Sosyo-duygusal becerileri ve düzenlemeyi geliştirir: Rol yapma oyunu; küçüklere tüm büyük duygularıyla başa çıkmaları için olumlu ve güvenli bir ortam sunar ve onlara duyguları oynama şansı verir. Örneğin, ‘yatağın altındaki canavarlardan’ korkan çocuklar, kontrolün kendilerinde olduğu oyunlar yoluyla canavar senaryolarını canlandırma konusunda kendilerini güvende hissederler. Rol yapma ve yaratıcı oyunların; çocukların kendi duygularını ve dürtülerini anlamalarına yardımcı olmanın yanı sıra, onlara sözlerinin ve eylemlerinin başkalarını nasıl etkileyebileceğini de gösterir.
Bilişsel gelişimi destekler: Temel düzeyde, ebeveynleri veya arkadaşlarıyla rol yapmak, çocukların her birinin sahip olduğu rolleri hatırlaması gerektiği anlamına gelir. Aynı zamanda çocuğun sembolik düşünmeyi geliştirmesini de destekler, bu da onların etraflarındaki nesneleri ve bunların nasıl kullanıldığını anlamalarına yardımcı olur. Bu bilişsel beceriler ve yukarıda sıralananların yanı sıra, rol yapma ve sembolik oyunlar; çocuklara problem çözmeyi öğretir ve özgüven kazanmalarına yardımcı olur. Çocukların bilişsel becerileri geliştikçe oyunlarının karmaşıklığı da artar.
Sembolik, yaratıcı ve rol yapma oyunları nasıl teşvik edilir?
Küçük çocuğunuzun hayal gücünün serbest kalmasına izin vermek ile oyununa rehberlik etmek arasındaki çizgide ilerlerken; rol yapma, yaratıcı ve sembolik oyunları teşvik edebilecek yollar şöyle sıralanabilir:
Kitap okuyun: Daha fazla kitapla karşılaşan çocuklar, daha fazla karakter, olay örgüsü ve temaya aşina oldukları için daha zengin oyun senaryolarına katılma eğiliminde olurlar.
Farklı türde oyun malzemeleri sağlayın: Gelişimsel olarak uygun çeşitli oyun malzemeleri sağlamak, çocuklar oyunun farklı aşamalarında büyüdükçe çok yararlı olabilir. Örneğin mutfak takımları ve yiyecek oyunları gibi oyuncaklar yoluyla taklit oyun konseptlerini oynarlar. Ancak ayrıntılı oyuncaklar satın alma konusunda endişelenmeyin; bunlar harika olsa da, evde bulunan ahşap mutfak eşyaları, çırpma teli, spatula, not defterleri, keçeli kalemler, cetveller, giydirme kıyafetleri gibi nesneler de oyunu teşvik etmek için oldukça yeterlidir.
Sembolik, yaratıcı ve hayali oyunlara model olun: Uzmanlar, bebekler ve küçük çocuklar için nesneleri kullanmanın farklı yollarını modellemenizi, bebekten boş bir plastik veya tahta mutfak kasesi ve kaşığı kullanarak birlikte pasta pişirmeyi istemenizi öneriyor. Ayrıca çocuk 18 aya yaklaştıkça kendi başına oyun oynamaya daha çok başlayacak ve ebeveynlerinin rehberliğine daha az ihtiyaç duyacaktır.
Birlikte hikayeler yaratın: Arabada seyahat ederken veya yatmadan önce birlikte hikayeler uydurabilirsiniz. Bu, hayal gücünü ve yaratıcılığı artırmaya yardımcı olur. Çamaşırları katlarken çorapları kukla kullanmak gibi, işleri daha eğlenceli ve etkileşimli hale getirebilirsiniz.
İlgi alanlarına odaklanın: Çocuğunuz okul öncesi çağındayken onun neye ilgi duyduğunu bulmalı ve onu bu etkinliklere yönlendirmelisiniz. Örneğin, okula gitmekten gerçekten hoşlanıyorsa, oturma odasını okul olarak düzenleyin ve siz öğrenci gibi davranırken çocuğunuzun öğretmen rolünü oynamasını sağlayın.
Oyun randevuları ayarlayın: Onlara yalnız başına ve arkadaşlarıyla birlikte oyun oynayabilmeleri için birçok fırsat sağlayın.
Elektroniği sınırlayın: Cihazları ara sıra kullanmak tamamen sorun olmasa da oyun zamanı geldiğinde onlardan mümkün olduğunca kurtulmanızı öneriyorum.
Çocuğunuz açık uçlu oyuna ilgi göstermiyorsa ne yapmalısınız?
Çocuğunuz 3 yaşına geldiğinde hayal ürünü veya yaratıcı oyunlara ilgi göstermiyorsa bunu çocuk doktorunuza bildirmelisiniz; potansiyel olarak otizm belirtisi veya nörolojik farklılığın göstergesi olabilir. 2019’da yapılan bir araştırmada, otizm spektrum bozukluğu olan çocukların yaratıcı ve taklit oyunlara katılmama eğiliminin daha yüksek olduğu bulundu.
Çocuklar farklı oranlarda geliştiklerinden, erken göstergeleri bir miktar ihtiyatla değerlendirmek ve sonuçlara varmadan önce çocuk doktorları, psikologlar ve diğer uzmanlarla birlikte zaman içinde bilgi toplamak her zaman önemlidir. buseterim’in edindiği bilgiye göre, eğer çocuğunuz bu spektrumda yer alıyorsa, otizmli çocukların taklit oyun oynamayı (ya da taklit oyunun özelliklerini taklit etmeyi) öğrenmelerine yardımcı olacak stratejiler bulunmalıdır.
..Çocuklarla Bağımsız Oyun Oynamanın Önemi…