Eğitim-İş Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı Unutmadı
Eğitim-İş, 94 yıl önce Menemen’de şehit edilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı andı.

Eğitim-İş Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı Unutmadı
Eğitim-İş Balıkesir Şube Başkanı Yakup Tekin Efe yaptığı basın açıklamasında, İzmir’in Menemen ilçesinde 94 yıl önce gerici gruplar tarafından katledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı andı.
Eğitim-İş,Balıkesir Şube Başkanı Yakup Tekin Efe 8basın açıklamasında, 94 yıl önce İzmir’in Menemen ilçesinde gerici gruplar tarafından katledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı andı. Açıklama, Kubilay’ın ölüm yıl dönümünde, Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkma kararlılığını bir kez daha vurguladı. Eğitim-İş, Kubilay’ın anısını yaşatacaklarını ve Cumhuriyetin savunucusu olmaya devam edeceklerini belirtti.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
23 Aralık 1930: Menemen Olayı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kara Lekesi
23 Aralık 1930 günü Menemen’de yaşananlar, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihinde kara bir leke olarak yerini almıştır. Bir grup gericinin Cumhuriyet’e başkaldırarak genç asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ı, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’yi vahşice katletmesiyle sonuçlanan acı olay, laik ve demokratik Cumhuriyetin varlığına yönelen başarısız girişimlerden biri olarak tarihteki yerini almıştır.
Asteğmen Kubilay’ın Kahramanlığı ve Atatürk’ün Söylemi
Asteğmen Kubilay, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Cumhuriyet’in hayatiyetini tazeleyen ve kuvvetlendiren bir devrim şehidi” tanımıyla, gericiliğe ve karanlığa karşı verilen aydınlanma mücadelesinin sarsılmaz bir simgesi haline gelmiştir.
Atatürk’ün Mesajı: Cumhuriyet Devriminin Savunulması
Bu menfur saldırının ardından Atatürk’ün yayımladığı mesajında kullandığı şu ifadeler hepimiz için ders niteliğindedir:
“Kubilay Bey şehit edilirken, mürtecilerin gösterdiği vahşet karşısında, ahaliden bazılarının onlara alkışla destekte bulunmaları, bütün cumhuriyetçi ve vatanseverler için utanılacak bir hadisedir.”
Günümüzdeki Zihniyetin Etkileri
Bugün, o alkışların meyvesi olan zihniyetin etkilerini hâlâ yaşamaktayız. Karma eğitime karşı çıkan, kız çocuklarının okumasından ve kadınların iş hayatında varlık göstermesinden rahatsız olan, tarikat ve cemaatlerin kamu yaşamında etkin olmasından memnuniyet duyan bir anlayışın iktidar eliyle beslendiği bu dönemde, Atatürk’ün sözleri bir kez daha anlam kazanmaktadır.
Cumhuriyetin Temel Değerlerinin Korunması
Unutulmamalıdır ki, Türkiye Cumhuriyeti ulus egemenliğine dayalı, laik ve demokratik bir yapıdır. Bu yapının korunması, ülkemizin çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmasının ve bütünlüğünü koruyarak varlığını sürdürmesinin temel koşuludur. Türk ulusu, Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde verdiği mücadeleyle aydınlık bir geleceğin temelini atmıştır ve hiçbir karanlık güç bu yoldan geri döndüremeyecektir.
Kubilay’ın Hatırası ve Eğitim-İş’in Kararlılığı
Bizler, Kubilay’ın uğruna can verdiği değerleri savunmaya devam edeceğiz. Eğitim-İş olarak, Cumhuriyet düşmanlarının ve gerici zihniyetin karşısında Kubilay gibi dimdik duracağımıza, onun hatırasını mücadelemizde yaşatacağımıza söz veriyoruz. Hiçbir baskı, tehdit ve kutuplaştırıcı politika bizleri bu yoldan döndüremeyecektir. Atatürk ve mücadele arkadaşlarından aldığımız mirası, gelecek kuşaklara en güçlü şekilde aktaracağımıza kararlıyız.
Cumhuriyetin Aydınlık Yollarında Yürümek
Bugün hepimize düşen görev, Kubilay’ın cesaretiyle ve Cumhuriyet aşkıyla aydınlık yarınlara yürümektir. Devrim şehidimiz Kubilay’ı, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’yi saygı, minnet ve şükranla anıyor; bu ülkeyi inadına aydınlık günlere ulaştıracağımıza olan inancımızı bir kez daha haykırıyoruz!
Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Laiklik!
Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın laiklik, yaşasın Mustafa Kemal Atatürk’ün ışığında aydınlanma mücadelesi!
Haber: Bülten
Eğitim İş Sendikasından Önemli Açıklama