GündemEğitimKöşe Yazıları

EĞİTİMDE YAŞANAN KAOSUN NEDENİ NE? 2

Eğitim sonuçlarının uzun sürede elde edildiği bir çalışmadır. Ülkemizde ise plansız, ön hazırlığı yapılmadan değişikliklerle elde edilmek istenen kazanım tespit edilmeden yapılmaktadır. En sık değişen bakanların Milli Eğitim Bakanı olduğunu görüyoruz. Son 25 yılda 12 bakan değişikliği olmuştur.

AKP’nin 58.hükümetle başlayan ülkeyi yönetme sürecinde şuana kadar 6 Milli Eğitim Bakanı değişmiştir. Ortalama görev süreleri 2 yıl olmuş sadece Hüseyin Çelik 6 yıl yönetmiştir. Geleceği şekillendirdiğimiz eğitimin süreklilik arz etmesi gerekirken bizde yaşanan değişikliklere kısaca bakalım.

. 2005’de İlköğretim müfredatında köklü değişiklikler yapıldı, alfabede öğrenciler “a” harfi değil “b” harfini öğrendiler, fişler tarihe karıştı, okuma yazma öğrenilirken cümlelerle değil sesler eğitim verildi.Liseler 4 yıl oldu. Liseye giriş sınavı LGS yerine, Ortaokul kurumları sınavı OKS getirildi. İlk OKS 2006’da yapıldı (Hüseyin Çelik).

Liseye giriş de tek sınav kaldırılarak, 3 sınav yapılmasına karar verildi. 6.,7.,8. Sınıflarda seviye belirleme sınavı SBS yapılacağı açıklandı. İlk SBS 6.,7. Sınıflarda yapılırken 8.sınıflar OKS’ye girdi (Hüseyin çelik).
6.,7., ve 8.sınıflarda uygulanan SBS’nin sadece 8.sınıflarda yapılmasına karar verildi. Düz liseler Anadolu Lisesine dönüştürüldü (2010 Nimet Çubukçu).

8 yıllık zorunlu eğitimin yerine 4+4+4 12 yıllık KESİNTİLİ ZORUNLU eğitim getirildi. Okula başlama yaşından, eğitim süresine kadar bir çok değişti (2012 Ömer Dinçer).

SBS 2013’de son kez yapıldı. SBS’nin yerine Temel eğitimden ortaöğretime geçiş TEOG sisteminin getirildiği açıklandı. Böylece liseye giriş sınavları 1. Ve 2.dönemde ayrı ayrı yapılmaya başlandı. İlk TEOG sınavı Kasım 2013’de yapıldı (Nabi Avcı).

Lise yerleştirmelerinde özel okullar ve devlet liseleri 2 ayrı puan hesaplama yöntemiyle öğrenci aldı. Lise yerleştirmelerinde bir çok öğrenci evlerinden uzak ya da istemedikleri okullara, farklı dinlerdeki öğrencilerin imam hatiplere yerleştiğini gördük.

19 Eylül 2017 tarihinde televizyon programında Cumhurbaşkanının TEOG’un kaldırılması gerektiğini söyleyince Milli Eğitim Bakanıyla aynı anda bizde sınavın kalktığını öğrendik. Yerine ne gelecek, sorun nasıl çözülecek soruları aylarca havada kaldı. Yap boz tahtasına dönen eğitimi en iyi açıklayan kara bir örnektir.

Kendi sorumluluğunda olan okullara nitelikli, niteliksiz diye ayıran Milli Eğitim Bakanının varlığına şahit olduk. 19 Eylül 2017’den 14 Şubat 2018 tarihine kadar 1 milyon 200 bin öğrenci ne yapacağını bilmeden çalıştı. %10’lık kesimin sınavla öğrenci alan okullara gireceği açıklandı, fakat neden %10 ile sınırlanmadığı açıklanmadı. 600 civarında olduğu duyurulan “nitelikli” okul sayısı 1347’ye çıkarıldı gerekçesinin de ne olduğu açıklanmadı.
Görüyoruz ki eğitimde yaşanan bu değişiklikler başarısızlığı ört bas etmek için yapılıyor. Aynı bakan döneminde uygulamaya konulan sistem daha sonra aynı bakan tarafından kaldırılıyor. Eğitimin başarısını PİSA sonuçları net olarak göstermektedir.

Hükümet yetkililerine; yapacağınız değişiklikleri paydaşları ve üniversitelerle birlikte bilimsel çalışmayla belirlemediğiniz sürece çocuklarımıza yazık oluyor. Buna hakkınız yoktur. Unutmayınız.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu