İlber Ortaylı: “Ortadoğu aslında Kuzey Akdeniz’dir”
“Akıllı olmak zorunda olan bir Kuzey Akdeniz ülkesiyiz. Azerbaycan akıllısını yaptı; çünkü hiçbir küçük devletin iki düşmanı olmaz, aptallıktır bu.” Vizyoner’25 etkinliğinde konuşan İlber Ortaylı, Türkiye’nin geleceğine dair stratejik bir çerçeve çizdi ve siyasetten önce iktisadın öncelikli olduğunu vurguladı.
“Bir Sohbetin İçinde Zamane Dünyası”
İSTANBUL (AA) – Tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından bu yıl “Konnektivite: Order-Disorder-Reorder” temasıyla düzenlenen Vizyoner’25 programına konuk oldu.
Anadolu Ajansının global iletişim ortağı olduğu etkinlikte, Okan Bayülgen’in moderatörlüğünü üstlendiği “Bir Sohbetin İçinde Zamane Dünyası” başlıklı oturum Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
“Kuzey Akdeniz tarih boyunca kendini savundu”
Osmanlı’dan bugüne uzanan tarihsel yapıya değinen Ortaylı, Türkiye’nin kalkınma geçmişine dikkat çekti:“Yapılanlar küçümsenecek şeyler değil. Bizim ülke yapımızın arkasında birkaç yüz sene var. Burası kalkınan üçüncü dünya ülkesi gibi görünmemeli.”
Ortaylı, Türkiye ve Ortadoğu’nun kritik bir dönemeçte olduğuna vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Keşke Orta Doğu uyansa. Türkiye, keşke Orta Doğu’da uyansa. Burası doğrudan doğruya Kuzey Akdeniz’dir. Kuzey Akdeniz, tarih boyunca kendini savunan bir bölgedir.
İktidar ve muhalefet olarak insanlar aklını başına toplamazsa, temel müesseselerimize saldırmaktan zevk alırsa bedelini orta sınıflar çok fena öder.”
“Sanayi bölgemiz tehlikede”
Ortaylı, Türkiye’nin ekonomik dinamiklerine değinerek, sanayinin bölgesel dağılımının önemini vurguladı:
“Sanayinin yüzde 35’i Urfa, Antep ve Çukurova bölgesine yığılmıştır. Ancak bölgedeki tembellik nedeniyle çalışmalar durmuştur.
Akdeniz’in en verimli ovası, İnegöl mobilyacılarının gerisindedir döviz açısından. Politikalarımızda bazı şeyleri değiştirmemiz lazım.”
“Suriye’nin kuzeyini Suriye’ye katmak yanlıştır”
Bölgesel güvenlik ve ekonomik risklere değinen Ortaylı, Suriye’nin kuzeyi konusunda dikkat çekti: “Suriye’nin Halep bölgesi, Suriye değildir. Burada Türkler, Kürtler, Türkmenler, Hristiyan Araplar ve Aleviler yaşar. Eğer biz bu bölgelere halisane duygularla el atmazsak, el atacak başka güçler var. Aşağıda İsrail var. Sanayi bölgemiz tehlikeye girer.”
“Kuzey Akdeniz akıllı olmak zorunda”
Türkiye’nin geleceğine dair stratejik bir çerçeve çizen Ortaylı, siyasetten önce iktisadın öncelikli olduğunu belirtti: “Akıllı olmak zorunda olan bir Kuzey Akdeniz ülkesiyiz. Azerbaycan akıllısını yaptı; çünkü hiçbir küçük devletin iki düşmanı olmaz, aptallıktır bu.”
Ortaylı, Türkiye’nin dış politikadaki rolünü Filistin örneğiyle değerlendirdi:
“Filistin’in birtakım hakları Türkiye sayesinde gelebilecekse, verilebilecekse verilecek.
Konuşacak başka adam yok. Siz bunun farkındasınız herhalde. Öyle ortada maalesef Orta Doğu yok.”
“400 hukuk fakültesiyle adalet sistemi inşa edilmeli”
Türkiye’deki hukuk eğitiminin niceliksel büyüklüğüne rağmen, nitelikli bir adalet sisteminin zorunlu olduğunu vurgulayan Ortaylı,
“400 hukuk fakültesi olan bir ülkenin artık doğru bir adalet sistemine sahip olması gerekir.”
diyerek konuşmasını tamamladı.