Ekonomistler faiz indirimini değerlendirdi

Ekonomistler faiz indirimini değerlendirdi

Ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının 425 baz puanlık politika faiz indiriminin beklentilerin üzerinde olsa da piyasanın söz konusu indirime hazır olduğunu belirtti.

“Ekonomiye olumlu etkide bulunacak”

QNB Finansinvest Başekonomisti Burak Kanlı da TCMB’nin piyasa beklentilerinin üzerinde faiz indirimine gitmesine kur, borsa ve tahvil faizlerinin olumlu tepki verdiğini ifade etti.

Bu resmin ilerleyen saatlerde de değişmeyeceği varsayımı altında, aslında piyasanın böyle bir faiz indirimine hazır olduğunu ifade eden Kanlı, “Ancak ilerleyen dönemde piyasa, gelmesi muhtemel ek faiz indirimlerini de gözeterek daha temkinli bir duruşa geçebilir. Bundan sonra TCMB’nin faiz indirimlerinin nereye kadar devam edebileceğine dair rehberliği piyasa için büyük önem taşıyacak ve belirleyici olacaktır.” diye konuştu.

Kanlı, TCMB’nin daha fazla önem atfedeceğini çeşitli defalar söylediği iletişim politikalarının çok büyük önem kazanacağını ve ay sonunda yapılacak Enflasyon Raporu basın toplantısını herkesin merakla beklediğini kaydetti.

Faiz indirimlerinin inşaat sektörü başta olmak üzere ekonomiye olumlu etkide bulunacağını vurgulayan Kanlı, “Diğer taraftan, finansal istikrarın sağlanabilmesi (kurda istikrar) için TCMB Başkanı Murat Uysal’ın geçtiğimiz günlerde ifade ettiği Türkiye’de mevcut konjonktüre uygun reel faiz oranının çok dikkatli bir biçimde belirlenmesi gerekmekte.” değerlendirmesinde bulundu.

“Faiz indirimi fiyatlamalara yansıtıldı”

İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu ise faiz indiriminin beklentilerin çok üstünde kalmayacak şekilde gerçekleştiğini, karar sonrası dolar kurunun 5,75 seviyesine yükselse de ardından 5,68-5,69 seviyesine geri çekilerek denge arayışı içerisinde bulunduğunu söyledi.

Turşucu, TCMB’nin enflasyonun yıl sonunda aşağı yukarı yüzde 14 seviyelerinde olmasını beklediğini ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bunu, eylül ayı PPK toplantısında 250 baz puan gibi bir miktar faiz indirimi daha olabileceği yönünde algılıyoruz. Eylül toplantısına mesaj var. Son olarak, ‘enflasyondaki düşüşün para politikası ile uyumlu gerçekleşmesi için temkinli duruşun devam edeceği’ şeklindeki ifadesini ise ‘enflasyona odaklı kalınacağını ve aşırıya kaçacak indirimlerin olmayacağı’ şeklinde bir mesaj olarak algılıyoruz. Kararın ardından dolar kurunda 5,70 seviyesindeki seyrin dengeleneceğini, sıkışık hareketlerin devam edeceğini tahmin ediyoruz. Ancak faiz indirimi sürecine girmiş olmamızdan dolayı daha önceden izlediğimiz alt seviyesi olan 5,55 seviyesini, piyasanın 5,65-5,70 bölgesine çekmesi muhtemel. Fed kanadında sürpriz denilebilecek (50 baz puan gibi) indirimlerin gelmesi durumunda ise dolar kurunda yeniden 5,55 seviyelerini görebiliriz. Borsa tarafında ise kararın olumlu yansımaları devam edebilir. Endeksin ilerleyen günlerde 105.000-106.000 dirençlerini test etmesi beklenebilir. Bugün için ise 103.000 üzerinde tutunması bu beklentimizi güçlendirecektir.”

“Yıl sonu politika faizi seviyesi tahminimiz yüzde 18”

Deniz Yatırım Stratejisti Orkun Gödek, 425 baz puanlık faiz indirimi hamlesinin, Deniz Yatırım Araştırma Bölümü ve piyasa katılımcıları ile düzenlenen anketlerin medyan düzeyi olan 250 baz puan düzeyinin üzerinde olmasına karşın swap piyasası işlemlerinin “oyun alanı” olarak ifade ettiği 300-400 baz puan aralığından ciddi sapma göstermediğini söyledi.

Daha önce 2019 yılının tamamı için açıkladıkları politika faizi indirim beklentisini 550 baz puandan 600 baz puan düzeyine yükselttiklerini ifade eden Gödek, “Yıl sonu politika faizi seviyesi tahminimiz bugün itibarıyla yüzde 18. Kamuoyu ile paylaşılan politika metninde yapılan değerlendirmeleri yurt içi ve dışı gelişmeleri kapsaması ve yönlendirme yapması açısından oldukça faydalı buluyoruz. TCMB’nin, yeni dönemde daha önce Başkan Murat Uysal’ın yaptığı Anadolu Ajansı açıklamalarında da belirttiği üzere fiyat istikrarı ve finansal istikrar kavramlarını birlikte değerlendireceği kanaatindeyiz.” değerlendirmelerinde bulundu.

Gödek, 25 Nisan’da belirttikleri “enflasyon patikası düşüncesi ön plana çıkabilir” düşüncelerinin PPK metniyle birlikte belirginleştiğine inandıklarını, buna göre, orta nokta hedeflemesinin politika açısından varlığını koruyabileceğini ancak patika içerisinde enflasyon görünümü sağlanmasının para politikasını şekillendirecek ana düşünce olarak öne çıktığını kaydetti.