Erdoğan Necip Fazıl'ı Anma Programı'nda Konuştu
Erdoğan Necip Fazıl’ı Anma Programı’nda Konuştu “Üstadın Türkiye sevdasını siyasetimizin merkezine yerleştirdik”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKM’deki Necip Fazıl’ı Anma Programı’nda konuşma yaptı.”Üstadın Türkiye sevdasını siyasetimizin merkezine yerleştirdik” dedi. Ayrıca Erdoğan, “Necip Fazıl Cumhuriyet tarihimizin en sancılı dönemlerine şahitlik etti. Ayrıca fertlerin yaşadığı bütün ıstırapları bizzat görmüştür. Özellikle kültürel hegemonyaya teslim olmak yerine kalemi ve kelamıyla direnmeyi seçti.” ifadelerini kullandı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na da yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimse bu milletin evlatlarını aşağılama cesaretini gösteremeyecek. Aman yarabbi ne diyor. ‘Kırsal kesimden aldığı oylarla Cumhurbaşkanlığı kazandı.’ Partinizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal “Köylü Milletin efendisidir” demedi mi? 14 Mayıs’ta milletimiz başında CHP zihniyetini istemediğini çok net biçimde ortaya koymuştur. 28 Mayıs’ta da yarım kalan işi tamamlayarak CHP ideolojisi sandığa gömmüştür. Bir daha hiçbir güç CHP’yi o sandığın dibinden çıkaramayacaktır. CHP genel başkanının koltuğunu korumak için attığı iftiralar bunu değiştiremez. Nede seçim yenilgisini perdelemek için söylediği yalanlar bunu perdeleyebilir dedi.” İfadelerini kullandı.
Necip Fazıl Kısakürek Türk kültür ve edebiyat hayatında önemli bir yere sahip. Kısakürek anısına ’40 Yıl 40 Eser’ etkinliği oldu. Program Atatürk Kültür Merkezi’nde oldu. Ayrıca programa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Bunula beraber Cumhurbaşkanı Erdoğan, program kapsamında 2 Haziran’dan itibaren AKM Galeri’de ki ‘Bir Şiir Bir Hayat / Sakarya Türküsü’ Dijital Sergisi’ni de katılım sağladı. Ayrıca etkinlik film gösterimi ve Yücel Arzen konseriyle başladı. Bunula birlikte programda Erdoğan’a Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfı (NFKKAV) Yönetim Kurulu Başkanı Şeyma Kısakürek Sönmezocak, sanat dünyasından birçok isim de eşlik etti.
“CUMHURİYET TARİHİMİZİN EN SANCILI DÖNEMLERİNE ŞAHİTLİK ETMİŞ BİR İNSANDI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sene Necip Fazıl Üstadımızın ebediyete irtihalinin 40’ncı seneyi devriyesini idrak ediyoruz. Şairlerin sultanı milletimizin duygu sancağı, Üstad Necip Fazıl Kısakürek’i bu vesileyle özlemle yad ediyorum. Rabbim ondan razı olsun. Cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin diyorum. Bu yıl aynı zamanda üstadın kendi ifadesiyle fikrimizin çerçevesi dediği Büyük Doğu mefkuresinin 80’inci yıl dönümüdür. Özellikle üstad, ikinci cihan harbinin buhranlı yıllarında neşretmeye başladığı büyük doğuyu tam 35 yıl boyunca çıkarmaya devam etmiştir. Haftalık, aylık ve günlük olarak toplam 512 sayıya ulaşan bu muhteşem külliyat yayınlandığı döneme mührünü vurmuştur.
Üstadın bütün eserlerinin düşünce ve ideolojisinin omurgasını Büyük Doğu oluşturur desek herhalde haddimizi aşmış olmayız. Büyük Doğu dergilerinin bir bütün haline yeniden takdimini bu bakımdan çok mühim bir proje. Aynı şekilde üstadın eserlerinin yeniden tanzim edilerek, kitap severlere ulaştırılmasını da takdirle karşılıyorum. Sergiyi düzenleyen Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfı’nı tebrik ediyorum.
Üstadımızın emaneti değerli dava adamı Mehmet Kısakürek’i yürekten kutluyor ve kendisine teşekkür ediyorum. Nitelikli özgün ve gençlerimize hitap eden her türlü çabamızda sizlerin yanında olacağımı bilmenizi istiyorum. Üstad Necip Fazıl, Cumhuriyet tarihimizin en sancılı dönemlerine şahitlik etmiş bir insandı. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e intikal eden kuşak içinde Üstad devletin, milletin, fertlerin yaşadığı tüm ıstırapları bizzat görmüştür. Ayrıca çağdaşı pek çok şair ve yazarın aksine Üstadımız, kültürel hegemonyaya teslim olmadı. Kalemi ve ile direnmeyi seçti.
Asırlara sair köklü mirasımızın yok sayıldığı şanlı mazimiz ile köprülerin atıldığı bir zamanda şiirleri, makaleleri, kitapları, piyesleri ve hitabetiyle, durun kalabalıklar dedi. Hayatının hiçbir döneminde fil dişi kuleden ahkam kesmedi. Kolaya kaçmadı, hep zor olanı, meşakkatli olanı tercih etti. Ahlak ve Allah demenin yasak olduğu yıllarda mücadelesiyle milletimizin ruh köküne sahip çıktı. Elbette bu yerli ve milli duruşunun ceremesini de son nefesine kadar çekti” dedi.
