GündemKöşe Yazıları

GÜL KOKULU YOL

Sabahın sessizliği ve hafif serinliği ile yürüyordum.
Okul yolundaki gül kokulu yoldaydım. Evden her sabah çıkışım, ayakkabı bağcıklarımı bağlarken aklıma gelen gül rengi ile birlikte olurdu. Gözlerim yeşile çalar ve sarımtırak güllerle ela bakışlarım olurdu.
Renk renk her adımım, beyazdan kırmızıya, turuncudan yeşile uzanırdı. Hafiften bir gül kokusu ile Gül Kokulu yola girişim, bir gül tanesini de yanıma alışımla birlikte, bir elden başka ele geçişle “teşekkür ederim” cümlesiyle son bulurdu.
Gül kokulu yol gülün büyüsüyle ve sevgisiyle buram buram kokan sokaklara, Okula ve hatta ders notalarına dönüşürdü. Bir gül kokusunun getirdiği çalışma şevkini bilir misiniz?
Ben bilirim. O gül kokusuyla gelen mutlulukları. Bir beyaz gülün Edebiyat’ı anlatışı, Kırmızı gülle Matematiğe bakışı ve Pembe gülle beden dersindeki komutları hatırlarım.
Gül kokulu yoldayım ve hafiften mırıldanarak yürüyorum. Havasına suyuna taşına toprağına…
Okula giderken o gül kokulu yol anılarımı tazeletir her mevsim. Ve her mevsim içimden gelir geçer o yol. Yeşil yapraklar canlanıp adeta şiir yazdırtır ve gökyüzüne bakarak yağmur duası ettirir.Yağmur yağmazsa siz gözyaşlarını akıtıp sularsınız o gül topraklarına…. Bir damlacık, yeşil damarların üzerinde tel tel sırma saçlar gibi görünen gül tanesinin yaprakları gibi açılmıştır. Ve hatta bakışlarda bulursunuz o kokuyu. Hafiften gülümsetir ve mutlu eder içinizi. Kim sevmez ki gül kokusunu? Sabahın buğusunu…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu