Marmara Denizi’ndeki Yapay Resiflerde Tür Çeşitliliği Yüzde 21 Arttı
Sabancı Holding ve Heidelberg Materials iştiraki Akçansa’nın, Marmara Adası Gündoğdu Köyü Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği iş birliğiyle yürüttüğü Marmara Adaları Yapay Resif Projesi’nin ikinci izleme raporu yayımlandı.
Sabancı Holding ve Heidelberg Materials iştiraki Akçansa’nın, Marmara Adası Gündoğdu Köyü Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği iş birliğiyle yürüttüğü Marmara Adaları Yapay Resif Projesi’nin ikinci izleme raporu yayımlandı.
Balıkesir Üniversitesi ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi akademik danışmanlığında, Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü onayıyla sürdürülen projede, yapay resiflerin bulunduğu bölgedeki tür çeşitliliğinin bir önceki yıla göre yüzde 21 oranında arttığı tespit edildi. Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından hazırlanan rapor, resiflerin deniz canlıları için aktif bir habitat haline geldiğini ortaya koydu.

Yeni Türler ve Ekolojik İyileşme Gözlendi
2025 yılı izleme çalışmaları kapsamında yapılan dalışlarda, yapay resif alanlarının toplam 40 farklı deniz canlısına yaşam alanı sunduğu belirlendi. Raporda, ekosistem işlevselliği açısından kritik öneme sahip olan ve bölgede ilk kez kaydedilen deniz kestaneleri (Arbacia lixula, Paracentrotus lividus) ile deniz hıyarı (Holothuria forskali) gibi türlerin varlığına dikkat çekildi. Bu canlıların, deniz tabanındaki sedimentlerin havalandırılması ve makroalg gelişiminin dengelenmesi süreçlerine katkı sağladığı belirtildi. Ayrıca, kefal (Mugil cephalus), vatoz (Raja clavata) ve sübye (Sepia officinalis) gibi türlerin ilk kez kaydedilmesi, resiflerin ekolojik kapasitesinin genişlediğinin bir göstergesi olarak rapora yansıdı. Eşkina, karagöz ve mürekkep balığı gibi türlerin düzenli gözlemlendiği alanlarda, koruma altındaki Pina midyesi (Pinna nobilis) ve Maya yengecinin (Maja squinado) de varlığını sürdürdüğü tespit edildi.
Fiziksel Dayanıklılık ve Çevresel Etki
İzleme raporunda, deniz tabanına yerleştirilen yapay resif bloklarının morfolojik ve fiziksel koşullara uyum sağladığı vurgulandı. Bloklarda gömülme veya stabilite kaybı gibi olumsuzlukların yaşanmadığı, ayrıca resif çevresinde katı atık birikimine rastlanmadığı kaydedildi. Farklı ekolojik gruplara ait canlıların (Annelida, Cnidaria, Tunicata ve Porifera) resifler üzerinde hızlı bir biyolojik kolonizasyon gerçekleştirdiği gözlemlendi. Uzmanlar, bu gelişmelerin uzun vadede sürdürülebilir küçük ölçekli balıkçılığa ve bölgesel ekosistemin güçlenmesine katkı sağlayacağını öngörüyor.
Bilimsel İzleme Süreçleri Devam Edecek
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akçansa Genel Müdürü Vecih Yılmaz, bilimsel veriye dayalı ve uzun vadeli izleme süreçleriyle yürütülen projenin biyoçeşitliliğe somut katkı sağladığını belirtti. TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk ise ekonomik değeri olan balık türlerinin artışının ve yeni türlerin görülmesinin projenin başarısı açısından önemli veriler sunduğunu ifade etti. Proje Girişim Grubu Lideri Hüseyin Semerci de koruma altındaki türlerin varlığını sürdürmesinin ve canlı popülasyonundaki artışın, projenin hedeflerine ulaştığını gösterdiğini dile getirdi.
BASKİ’den 24 Kasım Su Kesintisi Uyarısı: Bugün Hangi İlçelerde Su Yok?Balıkesir Son Dakika Haberleri