Ziraat Odaları Birliği "16 Ekim Dünya Gıda Günü"

Bayraktar: “Gıdayı İsraf Edecek Lüksümüz Yok”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 16 Ekim Dünya Gıda Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, sürdürülebilir gıda sistemlerinin güçlendirilmesi ve gıda israfının önlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

“FAO’nun 80’inci yılı, gıda krizinin derinleştiği bir döneme denk geliyor”

Bayraktar, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 80’inci kuruluş yıl dönümünde, bu yılki Dünya Gıda Günü’nün “Daha iyi gıdalar ve daha iyi bir gelecek için el ele” temasıyla kutlandığını hatırlatarak, “Gıda güvenliği, sürdürülebilir üretim ve adil dağıtım, insanlığın geleceği için kritik önemdedir.” dedi.

Bayraktar, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde “yeterli gıdaya ulaşabilme hakkı” olarak tanımlanan gıda hakkının en temel insan hakkı olduğunu belirterek, “FAO verilerine göre dünyada 733 milyon insan açlık çekiyor, 2,8 milyardan fazla insan sağlıklı beslenemiyor. Beş yaş altı çocukların yüzde 22’si gelişim geriliği, yüzde 7’si ise yetersiz beslenme sorunu yaşıyor. Bu tablo, küresel gıda sistemlerinin kırılgan ve adaletsiz olduğunu gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

“Gıda sistemleri dayanışma ile güçlenmeli”

Bayraktar, açlıkla mücadele için dayanışma vurgusu yaparak şu değerlendirmede bulundu:

“Küresel açlık sorununu çözebilmek için kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör el ele vermeli. Daha güçlü ve adil bir gıda sistemi oluşturmak zorundayız.”

“Tüketicilere sunulan gıdanın yüzde 19’u israf ediliyor”

Bayraktar, dünyada üretilen gıdanın önemli bir kısmının tüketilmeden kaybolduğunu belirterek, “Tüketicilere sunulan tüm gıdanın yüzde 19’u israf ediliyor. Gıdanın yüzde 13’ü hasat ve lojistik aşamalarında kaybediliyor.” dedi.

“Çöpe atılan her gıda, aynı zamanda su kaynaklarının ve emeğin kaybıdır. Türkiye’de günde 12 milyon ekmeğin çöpe gitmesi, dünyada üretilen gıdanın yüzde 30’unun rafa çıkmadan kaybolması büyük bir sorundur. Gıdayı israf edecek lüksümüz yok.” ifadelerini kullandı.

“Her yıl 420 bin kişi kontamine gıdalar nedeniyle hayatını kaybediyor”

Bayraktar, sağlıksız gıdaların yol açtığı sağlık sorunlarına da dikkat çekerek,

“Her yıl 600 milyon kişi kontamine gıdalar nedeniyle hastalanıyor, 420 bin kişi hayatını kaybediyor.
2,5 milyar yetişkin ve 37 milyon çocuk aşırı kilolu. Bu tablo, gıda dağıtımındaki adaletsizliği ve sağlıklı gıdaya erişimdeki eşitsizliği açıkça ortaya koyuyor.” dedi.

Bayraktar, sağlıklı beslenmenin ancak sürdürülebilir tarımsal üretimle mümkün olabileceğini vurgulayarak, “Çiftçisi üretmeyen ülkeler açlık ve yetersiz beslenme sorunuyla karşı karşıya kalır.” ifadesini kullandı.

“Genç nüfusun tarıma kazandırılması hayati önem taşıyor”

TZOB Başkanı Bayraktar, üretimin sürdürülebilirliği için genç nüfusun tarıma yönlendirilmesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti:

“Çiftçilerimiz gıda zincirinin ilk halkasıdır. Üretim maliyetlerinin düşürülmesi, destekleme politikalarının güçlendirilmesi ve genç nüfusun tarıma teşviki, sektörün geleceği açısından hayati öneme sahiptir. Tarımsal gelirlerin istikrara kavuşması, hem kırsal yaşamın sürdürülebilirliğini hem de ülke ekonomisinin direncini artıracaktır.”

“2025, tarım için bir doğal afet yılı oldu”

Bu yıl yaşanan iklim olaylarının tarımı derinden etkilediğini hatırlatan Bayraktar, “2025 yılı tarım açısından tam anlamıyla bir doğal afet yılı oldu. Çiftçilerimizin ayakta kalabilmesi için acil destek politikaları büyük önem taşıyor.” dedi.

“Tarım, ekonomik bağımsızlığın temeli”

Bayraktar, tarım sektörünün yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda ulusal güvenlik ve toplumsal istikrar meselesi olduğuna dikkat çekerek sözlerini şöyle tamamladı:

“Tarımsal üretim, bir ülkenin ekonomik bağımsızlığının ve gıda güvencesinin temel dayanağıdır.
Üreticilerimizin alın teriyle elde ettiği ürünlerin değer bulduğu, refah seviyesinin yükseldiği, açlığın olmadığı bir Türkiye ve dünya temennisiyle Dünya Gıda Günü’nü kutluyorum.”