HIRSIZ KİM? EŞEK KİM?

      Fabl (hayvan masalı) sever misiniz? Bitki ve hayvanlar üzerinden öğüt verilerek insanlara ders çıkarma amacı vardır fabl türünde. Masallarda ders verme bölümü yokken fablın sonunda ders verme, anlatılandan bir ders çıkarma vardır. Çocukken Binbir Gece Masalları (Arap), Binbir Gündüz Masalları (İran), Ezop Masalları, La Fontaine (La Fonten) Masalları eminim hepimizi çok mutlu edip ruh dünyamıza sevgi aşılamıştır. La Fontaine Masalları için Tanzimat Edebiyatı Sanatçımız İbrahim Şinasi de tercüme çalışmaları yapmıştır. Fablların sonunda hep insanoğluna verilen ders vardır, kişileştirme (teşhis) sanatı yaygındır. Manzum, mensur dilde kaleme alınabilirler. La Fontaine’den seçme fabllarımızdan manzum bir örnek verelim:

            HIRSIZLA EŞEK

Çaldıkları eşek için iki hırsız dövüşüyormuş,

Biri “Satalım”, öteki “Satmayalım” diyormuş.

Bizimkiler yumruk yumruğa vuruşurken

Her biri kendini savunurken,

Bir üçüncüsü gelmiş birden,

Alıp kaçmış eşeği hemen.

Eşek, kimi zaman zavallı bir ülke,

Hırsızlar da çeşit çeşit krallar,

Ha Transilvanyalı, ha Türk, ha Macar…

İki yerine üç dedik,

Benzeri o kadar çok ki, az bile söyledik.

Ele geçirdikleri ülke,

Hiçbirine kalmaz içlerinde.

Onlar başlayınca dövüşmeye

Dördüncü hırsız el koyar eşeğe!

İçindeki ders verdiği sözcüklerle cümlenin özünü bize sunan bir fabl… İster siyaset, ister sosyoloji, isterse tarih açısından bakın konuya. Hırsızlar dünya üzerinde bol oldukça, eşek de çalıntıysa çalma mal ile zengin oldum sanırlar. Fakat çalıntılarla kim mutlu olmuş ki sen mutlu olasın. Kolay kazanılan parada bile bereket yoktur. Hırsızlar, eşekler de aramızda aslında. Çalıp çırpanlara, tilki misali sinsi plan kuranlara, içimizde yaşayan hainlere, kötüleri destekleyenlere lânet olsun. İyilere, can yüreklere, bayrağını seven vatan sevdalılarına, millet âşıklarına hakkımız sonuna dek helâl olsun. Vicdanınızla baş başa kalın.