GündemHüseyin Yıldırım

Hz. Ali ra Şehit Edilişi…

“Sizin dostunuz ancak Allah’tır, Resûlüdür ve Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazı kılan, zekâtı veren mü’minlerdir “Maide,55

“Kim Allah’ı, O‘nun peygamberini ve inananları dost edinirse, bilsin ki şüphesiz Allah taraftarları galiplerin ta kendileridir “Maide,56

Hz. Ali ra, Hicret’ten yirmi üç sene önce miladi  599 senesinde Mekke’de doğdu. Hz. Ali ra Cennetle müjdelenen on sahabeden biri ve Ehl-i beytin birincisidir.

Çeşitli rivayetlerde, Hz. Ali ra’in kendisini öldürecek katilini çok iyi bildiğini, hatta kendisine: “Neden onu öldür müyorsun?” diyenlere; “Ben nasıl beni öldürecek olan birini öldürebilirim?” diyerek cevap verdiği rivayet edilmektedir .“Eğer gaip perdesi açılsa, benim imanım daha fazla artmaz.” Der. Aliyyü’l-Kârî, Esrârü’l-Merfûa, 193

Hz. Ali ra haricilerle savaşmış ve savaşı kazanmıştı. Bunlardan, kin ve intikam peşinde olan bazıları vardı. Bir rivayete göre Hz. Ali ra, Muaviye ve Amr bin Âs’ı öldürmeyi düşünen bir grup fasık vardı. Bunlardan İbn Mülcem Hz. Ali ra’yı öldürmeyi planlamıştı. DİA,XX,222

İbnü Mülcem, Hz. Ali ra’i takibe  başlamıştı. Bir gün sabah namazından önce Halifenin geçeceği yola evine yakın bir yere pusu kurar. Hz. Ali ra’nin geldiğini görünce İbni Mülcem arkadan üzerine atılarak zehirli kılıcı ile Halife’yi yaralar.
Hz. Ali ra ağır yaralanır ve kan kaybediyordu. Yanındakilere dönerek, mescide  gidip sabah namazını kıldırmak için yerine vekil tayin eder. Hemen Oğlu Hz. Hasan ra’ı yanına çağırarak, yakalanan katil İbni Mülcem için,
“Bunun yemeğini yedirip istirahatini de temin edin. Eğer yaşayacak olursam ya affederim veya cezasını veririm. Eğer ölürsem, cezasını verin, fakat asla haddi tecavüz etmeyin. Zira Allah haddi tecavüz edenleri sevmez.” Der.

Yaralı iken Hz Ali ra’ye bir miktar süt getirip, içmesi için kendisine verdiler. Hz. Ali ra, sütün yarısını içtikten sonra, yarısını da iade ederek;
– Bu sütü alın zindandakine götürün, o açtır, buyurdu. Yanındakiler zindandakinin kim olduğunu sordular. Hz. Ali ra,
– Zindandaki  beni yaralayandır. Şu anda o açtır, bir şey yememiştir, buyurdu.
Sütü alıp zindana gittiler. İbni Mülcem sütü içmedi ve;
– Bunun içine siz zehir kattınız, beni öldürmek istiyorsunuz, dedi.
Hz. Ali ra, onun sütü içmediğini öğrenince çok üzüldü.
– İbni Mülcem neden hakkımızda sui zan etti. Eğer benim gönderdiğim sütü kabul edip de içse idi, yarın mahşer günü Cennetin kapısına ayağımı dayar, İbni Mülcem’i Cennet’e koymayınca ben de girmezdim, buyurdu.
Evinde bulunanlardan birisi, “Yâ Emire’l mü’minin, şayet size bir hâl olursa oğlun Hasan’ı halife saçelim mi?” diye sordular. “Ben bu hususta sizlere ne emrederim ve ne de nehyederim. Siz işinizi daha iyi bilirsiniz. Resûl-i Ekrem sav’in bu meseleyi bıraktığı gibi ben de bırakacağım.” buyurdu. Belâzûrî,  Ensâbü’l-Eşrâf,  III,262; İbn Kesîr, Bidâye ve’n-Nihaye, VIII, 16

Durumu çok ağırdı. Sürekli olarak kelime-i tevhid getiriyordu. Yanına oğulları Hz. Hasan ra ile Hz. Hüseyin ra’i çağırdı. Onlara nasihat ederek, “Evlatlarım! Sizlere Allah’a karşı müttaki olmanızı vasiyet ederim. Daima doğru söyleyin ve yetimlere acıyın. Ahiret için iyi ameller işleyerek sıkıntıya düşenlerin imdadına koşun. Zalimin hasmı olup mazluma daima yardım edin. Allah’ın kitabı ile amel edin ve Allah yolunda olmaktan sizi hiçbir şey alıkoymasın.”  Belâzûrî, Ensabü’l Eşraf,III,262

Miladi 24 ocak 661’de Küfe’de şehid edildi.
Rabbimiz bizleri şefaatine nail eylesin….

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu