İmamoğlu “Turpun Büyüğü" Dedi İsim Verdi

İmamoğlu “Turpun Büyüğü” Dedi İsim Verdi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yerleşkesinde bulunan Saraçhane’de basın toplantısı düzenledi. Toplantı CHP yönelik gözaltı işlemleri ve kayyım atamaları gibi gündemdeki konuları ele aldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugün Saraçhane’de düzenlediği basın toplantısında, CHP’ye yönelik operasyonlar, kayyım atamaları ve yargı bağımsızlığı konularında çok çarpıcı açıklamalar yaptı. İmamoğlu’nun toplantısındaki en dikkat çekici noktalardan biri, toplantının adının “Turpun Büyüğü” olarak belirlenmesi ve İstanbul’daki hukuk sistemine yönelik yaptığı eleştiriler oldu.

Yangın Faciasına Yönelik Başsağlığı ve Adalet Çağrısı

İmamoğlu, toplantıya başlamadan önce Kartalkaya’daki yangında hayatını kaybedenlerin yakınlarına baş sağlığı diledi. Yangının hemen ardından Bakanlar Kurulu’nun ve hükümet yetkililerinin geç kalmasını eleştiren İmamoğlu, “Bakanlar, AK Parti kongresinin bitmesini bekledikten sonra facianın boyutlarını kamuoyuna duyurabildi” diyerek, ülke genelindeki yangın ve afetlere karşı hükümetin geciktiğini ve tepkisiz bir tutum içinde olduğunu söyleyerek eleştirdi. Ayrıca, yangında yaralananlara da acil şifa diledi ve sorumluların derhal tespit edilip cezalandırılmasını talep etti.

Demirtaş ve Özdağ’a Selam Yolladı

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’a destek mesajı veren İmamoğlu, Özcan’ın Bolu’daki belediye başkanlığını üstlendiği dönemde yaşananları ve AK Parti hükümetinin tutumunu eleştirdi. “Yarattıkları rejim sorunu, sorumluluğu başkalarına yıkma çabasına neden oluyor” diyen İmamoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutuklanması konusunda da görüşlerini paylaştı. “Türkiye buna darbe dönemlerinden alışık. Sayın Selahattin Demirtaş, genel başkanken tutuklandı ve 7 yıldır cezaevinde. Darbeden 45 yıl sonra Ümit Özdağ yargı eliyle tutuklandı. İkisine de sevgilerimi, selamlarımı yolluyorum” diyerek, siyasi tutuklulara yönelik dayanışma mesajı verdi.

Hükümetin Tutumu ve Yaşanan Hukuksuzluklar Üzerine Eleştiriler

İmamoğlu, hükümetin son dönemdeki tutumunu eleştirirken, özellikle Bolu’daki yangın olayını gündeme taşıdı. “Milletimiz hayat pahalılığı nedeniyle perişan durumda. Ama hükümetin sorumluluğu kabul etmiyor” diyen İmamoğlu, sorumluların kaybolduğunu ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmediğini vurguladı. Ayrıca, AK Parti kongresinin devam ettiği sırada hükümet yetkililerinin yangına karşı geç kaldığını belirterek, “Bakanlar kongre bittikten sonra facianın boyutlarıyla ilgili kamuoyunu bilgilendirebildi” ifadesini kullandı.

Turpun Büyüğü ve Hukuksuz Operasyonlar

İmamoğlu’nun en dikkat çekici açıklamalarından biri, basın toplantısının adının “Turpun Büyüğü” olmasıydı. “Çok çarpıcı bir tezgahı ortaya çıkartmak için buradayız” diyerek sözlerine başlayan İmamoğlu, siyasetin kökünden yargıya karıştığını ve hukuksuz operasyonların devam edeceğini belirtti. “Siyaset köküne kadar yargıya karışıyor. Hukuksuz operasyonlarına devam edecekler” diyerek, adaletin ve yargının bağımsızlığını ihlal eden durumlardan şikayetçi oldu.

Bilirkişi Satılmış Büyükcanayakın’a Dair Çarpıcı İddialar

İmamoğlu, daha önce Beylikdüzü Belediyesi Başkanı olarak görev yaptığı dönemde açılan davalarda Danıştay’ın verdiği kararı hatırlattı. İmamoğlu, söz konusu davada bilirkişi olarak atanan Satılmış Büyükcanayakın’ın hazırladığı raporu eleştirerek, “Bilirkişi Satılmış Büyükcanayakın, hayatımıza özel olarak atanmış bir kişi. Heybedeki turpun adıdır” ifadelerini kullandı. Satılmış Büyükcanayakın’ın özel bir görevle atandığını ve birçok önemli soruşturmada yer aldığını belirten İmamoğlu, bu bilirkişinin raporlarının adaletsiz olduğuna dikkat çekti.

Büyükcanayakın’ın Art Niyetli Çalışmaları

İmamoğlu, Satılmış Büyükcanayakın’ın belediye başkanlığı döneminde hazırladığı bilirkişi raporları ve diğer soruşturmalarda oynadığı rol hakkında çok sert açıklamalarda bulundu. “Bu bilirkişi cesur ve gözü kara, mahkemeyi yanıltacak kadar ileri gitmiş. Satılmış Bey’e bu cengaverliği nedeniyle yeni görevler verildi” diyerek, Büyükcanayakın’ın İETT ve İSFALT gibi önemli belediye kurumlarıyla ilgili soruşturmalarda da yer aldığını ve raporlarının olumsuz sonuçlar doğurduğunu ifade etti.

Bilirkişi Raporlarının Geçerliliği ve Soruşturma Süreci

İmamoğlu, Satılmış Büyükcanayakın’ın hazırladığı raporların geçerliliği konusunda da eleştirilerde bulundu. Diğer bilirkişilerin bu raporu kabul etmediğini ve savcılığın, geçerliliği olmayan raporu baz alarak Esenyurt ve Beşiktaş’taki operasyonları başlattığını belirtti. “Savcılık, geçerliliği olmayan bir raporu kabul etti ve 13 Ocak günü Esenyurt ve Beşiktaş operasyonlarını yaptı” diyerek, yargı sürecindeki usulsüzlükleri ortaya koydu.

Bilirkişi Satılmış Büyükcanayakın’ın Geçmişi ve Yargı Bağımsızlığı

İmamoğlu, Satılmış Büyükcanayakın’ın geçmişte Çorlu ve Çerkezköy’de görev aldığını, o dönemde ünlü bir yargı mensubunun aynı davada hakim olduğunu ve bu durumun dikkat çekici olduğunu belirtti. Ayrıca, “Acaba Satılmış Bey geçmişte sahte bilirkişi raporu düzenlemekten yargılandı mı?” diyerek, Büyükcanayakın’ın yargıdaki rolüne dair ciddi şüpheler ortaya koydu.

Haber Merkezi

İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı Adaylığı Hakkında Ne Dedi?