KEPSUT’TA HENÜZ VAKA YOK

Covid-19 (koronavirüs) salgını ile ilgili Kepsut’ta yaşananlar ve alınan tedbirleri Kepsut Belediye Başkanı İsmail Cankul’a sorduk.

“DEZENFEKSİYONA HEMEN BAŞLADIK”

11 Mart itibari ile alınana tedbirlerin, ilçede de birebir uygulanmaya başlandığını ifade eden Başkan Cankul “dezenfeksiyon çalışmalarına ilk başlayan ilçeyiz. Özellikle insanların yoğun kullandığı, kamu kuruluşlarının olduğu yerler, pazarlar ya da toplu olarak kullanılan yerlerden başladık. Bizim için sevindirici olan şu anda Kepsut’ta bir vaka görülmemesi” dedi.

“KOYUN GÜTMEYE ÇALIŞIYORUM”

Hükumetin yayınladığı genelgeler ile serbest dolaşımı kısıtladığını ifade eden Cankul, “okulların kapatılması, Kıraathaneler, kuaförler, spor salonları vs. gibi insanların yoğun olarak gittiği yerlere kısıtlama getirilerek, aslında herkes kendi ‘olağanüstü hal’ini ilan etsin dendi. Burada ki detay, üretimde bulunmayan ve üretime katkı sağlamayan herkesin evinde kalması gerektiği idi. Bakın ben şu anda kendi çiftliğimde üretimin devamlılığı adına koyun gütmeye çalışıyorum” dedi.

“ÇİFTÇİLER KISIT YOK İSTİSNA VAR”

Toplumun temel ihtiyaçları ile ilgili çarkların savaş hali ve bu gibi krizlerde de dönmesi gerektiğini belirten Cankul, “Çiftçiler ile ilgili kısıtlama yok ama istisna var. Temel ihtiyaçlarla ilgili çarkların dönmesi için bu bir gereklilik. Bakın ben kendi çiftliğimde koyun gütmeye çalışıyorum şu anda. Burada insanların gıda ihtiyacına, en fazla ihtiyaç olduğu dönemde elimizden geleni yapıyoruz. Hayvanların da bakım aşaması var, bakılması gerekiyor, üretim için, arazilerimizi işliyoruz. Yaş olarak 65 yaşın üzerinde bile olsa, çiftçilik ve hayvancılık üretiminde yer alanlar, üretimin devamı sağlansın diye bu istisna var” şeklinde konuştu.

“TEDBİRLERE HARFİYEN UYUYORUZ”

Kepsut halkının devlet tarafından yapılan duyurulara karşı her zaman duyarlı davrandığını belirten Başkan Cankul “sokakta gezen insan sayısı az. Her ezan saatlerinde onları uyarıyor ve anonslar yapıyoruz. ‘Zorunlu olunmadığı müddetçe çıkmayın’ gibisinden anonslar yapılıyor ki halkımızda bu konuda duyarlı. İlçe pazarımızda tek bir yerden giriş, diğer taraftan çıkış şeklinde bir sistem oluşturduk. Esnaf sayısının iki katı kadar insan aldık içeri.  Pazar ürünleri harici zaten bir ürün satışı yaptırmıyoruz. Pazar tezgâhlarını sosyal mesafe sınırına göre ayarladık. İçeri girerken ateşlerini ölçtük, tek tek hepsine pazarda çok oyalanmayın ihtiyaçlarınızı alın şeklinde uyarılarda bulunduk.

“TÜM GİRİŞLERİ KONTROL EDİYORUZ”

Vaka sayılarıyla ilgili şu an Kepsut ilçesinde henüz bir vaka görülmedi, bir tane Umre ’den gelmiş bir hemşerimiz var o da Konya’da karantina halinde enfekte olduğu belirlendi ve tedavisi halen dorada evam ediyor. Son günlerde büyük şehirlerden gelen insanlar olduğunu görüyoruz. Mesela Bursa’dan, Konya’dan, İzmir’den bizim ilçemizden göç etmiş kişilerin geri döndüklerini tespit ettik.  Bunların birçoğu belli yerlerde kontrol edilerek geliyor, hangi adrese gidecekleri kalacakları ve adresleri alınıyor. Mutlaka o kişinin evde kalması gerektiği hakkında bilgi veriliyor, eğer kişi bunlara riayet etmiyorsa bu kişiler ile ilgili mutlaka uyarılar yapılıyor ve takibini yapıyoruz. Şu anda Kaymakamlıkta ki vefa grubu ile koordineli bir şekilde bunlar tek tek takip ediyoruz” dedi.

İYİ DURUMDAYIZ AMA DİKKAT!

Kepsut’ta vaka olmamasının sevindirici olduğunu belirten Cankul, buna rağmen ciddi risk altında olduğumuzu ifade ederek, “En büyük risklerden birisi denize kıyısı olan ilçelerimiz. Oraya kontrolsüz bir şekilde İstanbul’dan yazlıklarına gelenler (tatil deyip de gelenler) oldu. Balıkesir’de belirlenmiş olan sayının oran olarak fazla olan tarafı körfez bölgesinde. Bu şahıslar ne kadar belli bir denetimden geçmiş olsa da evini temizletirken, temizlikçi çağırıyor ya da temas halinde bulunuyorlar köylerden birilerini çağırıyorlar ve bu sefer onlar da pozitif çıkıyor bu tarz sıkıntılar yaşıyoruz ama buna rağmen Balıkesir iyi durumda. Ama yine de çok dikkatli olmalıyız zira Taşıyıcı durumunda olup bu durumdan haberdar olmayabiliriz” dedi.

“İSTANBUL’DA YAPILAN SUİKASTTİR”

Kepsut Belediye Başkanı İsmail Cankul, sosyal medyada gündeme gelen bazı konularda hissettiği rahatsızlığı dile getirerek, “Sosyal medyada ülke gündeminde olan bazı şeyler var. Benim üzüldüğüm şey, vaka sayısı 10 bine dayanan İstanbul’da, önlem kısmı ile ilgili olarak Büyükşehir Belediyesinin, laf ebeliğinden başka bir şey üretmediğini görmek. Sokağa çıkma kısıtlaması getiriliyor ama toplu taşıma araçları ile ilgili yapılan şey, şu sefer sayılarını arttırayım insanlar daha çok seyrek şekilde otobüslerle işine gitsin-gelsin gibi önlemi almaya yanaşmıyorlar. İnanmak istemiyorum ama insan olan hiç kimse vicdan olarak insanlığa böyle bir şey yapamaz. Bu bir suikasttır. İnsanlığa karşı işlenmiş bir cinayettir, bu kadar net söylüyorum” şeklinde konuştu.

“LAF EBELİĞİ YERİNE PLAN OLMALI”

Ülke ekonomisinin büyük çoğunluğunun İstanbul’da olduğunu belirten Cankul, bu çarkın dönmesi için üretmek zorunda olan insanları, salgın tehdidine karşı korunması gerektiğini ifade ederek “Laf kalabalığı yapmaktan öteye geçip plan yapılmalı ve ne yapılması gerekiyorsa o yapılmalı. Biz küçük bir ilçede şehirlerden gelenlerle ilgili birçok önlem alıyoruz. Bu kadar mücadele ediyoruz, 8 kişiden 5 kişiye indirmeye çalışıyoruz, büyükşehir belediyesinin büyük araçlarla üst üste insanların belediye otobüslerinde gidecekleri yerlere ulaştırılmaya çalışılması bana iyi bir düşünce olarak gelmiyor” şeklinde konuştu.

EKONOMİNİN %60-70’İ İSTANBULDA

Bu tip krizlerin birilerinin ekonomiyi ele geçirmesi için bir fırsat olduğuna işaret eden Cankul, “Durup dururken İstanbul’da sokağa çıkma yasağı istemek niye? Ben kendi fikrimi söylüyorum: ‘’Ülke ekonomisinin %60’ı yahut%70’İ İstanbul’da dönüyor, ticareti, sanayisi, üretimi ve tüketimi de öyle ihracat da öyle. İstanbul’da insanları tamamen kısıtlarsanız, sokağa çıkma yasağı ilan ederseniz üretimi komple durdurmuş olursunuz. Zaten birilerinin beklentisi bu, bu tür krizler birilerini bir şekilde başkalarının ekonomisini ele geçirmesi için fırsatçılıktır. Şimdi bir virüs yüzünden dünya bununla uğraşıyor, üretimi duruyor ve iflas eden şirketlerin başka şirketler üzerinden bir takım çalışmalar yapılıyor” dedi.

“YANGINDA MAKYAJ DERDİ”

2BİZ BİZEYİZ TÜRKİYEM’ kampanyasına dair açıklmalarda bulunan Cankul, “Bir de yardım kampanyası ilgili söylenen çirkin şeyler var. Cumhurbaşkanının başlattığı ve Aile Sosyal politikalar kurumunun bünyesinde yürütülen bu bağış kampanyası ile ihtiyaç sahibi insanlara, bu işte zarar görmüş kesime yardımda bulunulacak. Bu kampanya tek elden ve yasalar çerçevesinde devlet eli ile yapılması gerektiği için gerçekten de güzel bir şekilde bu yürütülüyor. Ancak birileri bunu da bozup sizin siyasetinizin yardımlaşma derneği, benimkinin yardımlaşma derneği gibi bu işi sulandırıp bu işi birlikteliği ve beraberliği bozmak maksadına dönüştürme çabasında” dedi.

ANAYASAL SUÇ İŞLENİYOR

Salgın yaşanan bu günlerde birlik sergilenmesi gerekirken, eleştiri adına kullanılan bazı cümlelerin anayasal suç olduğuna işaret eden Başkan Cankul, “Oysa burada düşman belli, savaştığımız kesim korona virüs salgını, bizim karşımızda bu var. Yapmamız gereken milletçe tek yumruk olup birlikte hareket etmek ve devletimizin yanında olmakken, yerel hükümet gibi anlamsız kelimeler kullanılıyor. Yani sizin anlayacağınız birileri mahalle yanarken makyaj yapma derdinde. Aslında bu cümlelerle Anayasa’ya karşı suç işleniyor. Bu ülkedeki yönetim şekli belli, yerel hükümet diye bir şey yok” dedi.