Fahri Sağlık

MESCİD-İ HARÂM, MESCİD-İ NEBÎ VE MESCİD-İ AKSÂ

Ebû Hüreyre (r.a), Hz. Muhammed (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu haber vermiştir: “(İbâdet için) sadece şu üç mescide yolculuk yapılır: Mescid-i Harâm, Mescid-i Nebî ve Mescid-i Aksâ…”

Bu mescitlerin üçü de peygamberler eliyle inşa edilmiştir. Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksâ Müslümanların kıblesi olmuş, Mescid-i Nebî de, İslâm’ın kuruluş merkezi, ilk mescidi, medeniyetinin ilk müessesesidir. Bu üç mescidi ziyaret tevhit ehlinin büyüklerini ve onların hizmetlerini, mücadelelerini anmaya ve anlamaya vesiledir. Ziyaretçi buralarda kendini tam bir dinî atmosfer, saf, temiz ve yoğun bir kulluk şuuru içinde hisseder, yenilenir, geçmişini hatırlar.

Bu üç mescit, tevhit dininin şeâirlerindendir. (saygı ve tâzime konu olan davranış ve sembollerin bütününü) Bu mescitlerin ziyaretle imarı ve ümranı, tevhit inancının gereğidir. Mescid-i Aksâ, gerek Musevî gerekse, Hristiyanlarca hac merkezi olarak ziyaret edilegelmiştir. Mescid-i Haram da (Kâ’be ) aynı şekilde Müslümanlar tarafından Hz. İbrahim’den buyana ziyaret edilmektedir. Mescid-i Nebî ise, Hz. Peygamber’in hicretini müteakip, Müslümanlarca yolculuk yapılan aslî merkez olmuştur.

İlgili Makaleler

Mescid-i Haram:

Dünyadaki mescitlerin en faziletlisidir. Kâ’be” Mescid-i Haram’dadır. Kıbledir. Ayrıca Hz. Peygamber’in, “Şu benim mescidimde kılınacak bir namaz, Mescid-i haram müstesna, diğer mescidlerde kılınacak bin namazdan daha hayırlıdır” buyurmuş olması da Mescid-i Haram’ın en faziletli mescit olduğunun  delilidir. Kâ’be ve onu çevreleyen Mescid-i Haram yeryüzünde yapılan ve temeli tevhidin merkezi olmak üzere atılmış ilk mukaddes ev’dir. Bunun için de ziyaret ve ibadet için yolculuk yapılabilecek mescitlerin başında gelmektedir.

Mescid-i Nebî:

Koca bir İslâm tarih ve medeniyetinin odak noktası ve “âlemlere rahmet olarak gönderilmiş”, örnek kul, son Resûl’ün sayısız hatıralarını bünyesinde barındıran ve bir görüşe göre “takva” üzere te’sis edilmiş mescit’tir. Mescid-i Haram’dan sonra içerisinde ibadet edilmesi en faziletli mescit olarak kabul edilmiştir.

Mescid-i Aksâ:

Enbiya makamı, Miraç’ta Hz. Peygamber’in ilk durağı olan Mescid-i Aksâ, yıllarca inananların yöneldiği bir kıble olmuştur. Başlangıçta Müslümanların da kıblesi olan Mescid-i Aksâ, üç büyük dinin ortaklaşa mukaddes bildiği bir merkezdir.

Yazımızın başında zikrettiğimiz hadis-i şerifte daha fazla sevap kazanabilmek için sadece bu üç mescit’e yolculuk  yapılabileceği açıkça belirtilmiştir. Bunların dışında kalan mescitlerin mescit olmaları açısından birbirlerine denk olduklarını, bir takım uydurma gerekçelerle bazı yer ve yörelere ve mescitlere üstünlük ve fazilet izafe edip oraların ziyaret edilmesini teşvik etmek doğru değildir. Hatta alimlerimiz, bu üç mescit dışında herhangi bir mescitte ibadet etmeyi adamış olan bir kimsenin bu adağını yerine getirmek için o mescide gitmesine gerek olmadığını, bulunduğu yerdeki mescitte bu adağını yerine getirebileceğini, bu  hadis-i şeriften çıkarmışlardır.

Günümüz Müslümanları olarak bizlere düşen önemli görevlerden birinin de özellikle   Mescid-i Aksâ’yı   Müslümanların ziyaretine her daim açık tutmak olduğu unutulmamalıdır. Kudüs ve Mescid-i Aksâ asla İsrail’in insiyatifine terk edilemez, terk edilmemeli.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu