Balıkesir’de Mis Gibi Kokan Cenaze Şaşkınlık Yarattı
Balıkesir’de Mis Gibi Kokan Cenaze Şaşkınlık Yarattı
Cenaze sırasında yayılan gizemli koku insanları şaşkına çevirdi. Gassallar, bu olayın perde arkasını anlatıyor.
Balıkesir’de ölülerin son yolculuğa hazırlanması görevini üstlenen gassallar, her gün büyük bir manevi sorumluluğu omuzluyor. 18 yıldır bu kutsal görevi yürüten Balıkesirli gassal Sıdıka Yağmacı, mesleğin kendisinde derin izler bıraktığını söylüyor. Yağmacı, özellikle genç ölümlerinin kalbinde büyük bir sızıya yol açtığını dile getiriyor. “Her cenaze bana kendi sonumu hatırlatıyor” diyen Yağmacı, zamanla mesleğin manevi yönüne daha çok odaklandığını ifade ediyor. Balıkesir gibi köklü değerleri olan bir şehirde, ölümle her gün yüzleşmenin insanı hayata başka bir gözle bakmaya ittiğini belirtiyor.
Balıkesirli Gençlerin Gassallığa Olan İlgisi Artıyor
Son yıllarda Balıkesir’de gençlerin gassallık mesleğine olan ilgisi giderek artıyor. Sıdıka Yağmacı, bu mesleğe başlamayı düşünen gençlere önemli bir uyarıda bulunuyor: “Mesleğin manevi derinliğini anlamadan bu işe girenler, olumsuz etkilenebilir.” Gassallığın sadece bir iş değil, aynı zamanda insanın ruhunu da etkileyen bir meslek olduğunu vurgulayan Yağmacı, gençlerin bu mesleğin ruhsal boyutunu iyi kavraması gerektiğini söylüyor.
Mis Gibi Kokan Cenaze
12 yıllık Balıkesirli gassal Tuğba Özpınar ise meslek hayatında başına gelen ilginç bir olayı paylaşıyor. Özpınar, bir cenazeyi yıkarken aldığı mis gibi kokunun parfüm olduğunu düşündüklerini, ancak kokunun aslında cenazeden geldiğini fark ettiklerini anlatıyor. Bu olay, Özpınar’ın meslek hayatında unutamadığı anılar arasında yer alıyor. “Balıkesir’de böyle olaylarla karşılaşmak, mesleğin manevi yönünü daha da derinleştiriyor” diyen Özpınar, gassallığın bazen ruhu şaşırtan, bazen de sarsan deneyimlerle dolu olduğunu belirtiyor.
Anne ve Bebeğin Yıkandığı An
Tuğba Özpınar, Balıkesir’de meslek hayatında yaşadığı en duygusal anılardan birini de paylaşarak, genç yaşta hayatını kaybeden bir anne ve bebeğinin birlikte yıkandığını anlatıyor. “Anne ve bebeği aynı tabuta koymak, hayatımın en zor anlarından biriydi” diyen Özpınar, böylesi duygusal anlarla başa çıkmanın ne kadar zor olduğunu vurguluyor. Bu tür anlar, hem aileler hem de gassallar için derin izler bırakıyor.
Gassallık, sadece ölülerin yıkanması ve kefenlenmesi değil, aynı zamanda hayata dair en derin soruların sorulduğu bir meslek. Gassallar, her cenazede yaşamla ölüm arasındaki ince çizgide yürüyerek, bu kutsal görevi yerine getiriyor. Bu mesleği seçenler, her vedanın ardında unutulmaz izler bırakıyor.
Haber: Buse Tuncay
