Balıkesir’in Son Elekçisi: “Bu Sanatın Değerini Yeniler Bilmiyor”
Balıkesir’de baba mesleğini yaşatan Mehmet Demirci, çocukluğundan bu yana deri elek yapımıyla uğraşıyor. El emeğiyle, sabırla ve ustalıkla yapılan bu geleneksel zanaatı yaşatan Demirci, “Eskiden yetiştiremiyordum, şimdi satmakta zorlanıyorum.” söyledi.
Elek Yapımı: 9 Aşamadan Geçen Bir Emek
Mehmet Demirci’nin ürettiği elekler tamamen deriden yapılıyor. Üretim süreci, derinin tabaktan geçirilmesiyle başlıyor.
Demirci, “Sucuk suya atıp tabaktan geçiriyoruz, sonra tüyünü temizliyoruz. Derinin ip kısmına ‘sırım’ diyoruz. Sırımını çıkarıp tam sekiz kez elden geçiriyoruz, dokuzuncu aşamada da eleğin gözleri ortaya çıkıyor,” söyledi.
Bu zahmetli işte en zor kısmın derinin tabaktan geçirilmesi ve tüy temizliği olduğunu belirten usta, “Bunu bıçakla ama ayağımla yapıyorum. Elim de, ayağım da sudan çıkmıyor.” söyledi.
Bir Gün, Bir Elek
Demirci, büyük eleklerin yapımının bir gün, küçük eleklerin ise yarım gün sürdüğünü anlatarak, “Büyük elekleri günde bir tane çıkarıyorum. Küçükleri iki tane yapabiliyorum. Deri olduğu için sürekli sıcak suda bekliyor. Elim sudan çıkmıyor.” söyledi.
“Eskiler Bilirdi, Yeniler Kıymetini Bilmiyor”
Emeğinin karşılığını alamadığını ifade eden Mehmet Demirci, “Eskiden bu meslek geçerliydi, yetiştiremiyordum. Şimdi satışta zorlanıyorum. Eskiler bilirdi, yeniler bilmiyor bunun kıymetini. Fiyat deyince pahalı geliyor ama bu emeğin karşılığı o değil.” söyledi.
Balıkesir pazarlarında el arabasıyla eleklerini satarak geçimini sağladığını anlatan Demirci, eşi hastalandığı için artık yalnız çalıştığını belirtti.
“Eşim hastalandı, o yapamıyor. Kasnakları Kemalpaşa’dan alıyorum, burada yok,” söyledi.
“Balıkesir’de Bu Sanatı Yapan Tek Ben Kaldım”
Demirci, Balıkesir’de bu zanaatı sürdüren tek kişi olduğunu vurgulayarak, “Bütün Balıkesir’de elek yapan bir tek ben kaldım. Büyük elekler 200 lira, küçükler 100 lira. Her müşteriye göre boyut yapıyorum. Kadın, erkek, genç, yaşlı... isteyen herkes alıyor.” söyledi.
Bu mesleği babasından öğrendiğini de ekleyen Demirci, “Babam da elekçiydi. Ona baka baka öğrendim. Şimdi ben de onun mirasını yaşatıyorum.” söyledi.