Afetlerde ruh sağlığı Ve toplumsal iyileşme Formülü
- İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hülya Ensari: "Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, afet ve acil durumlarda etkilenen her beş kişiden biri depresyon, anksiyete veya travma sonrası stres bozukluğu gibi ruhsal sorunlar yaşayabiliyor"

Prof. Dr. Hülya Ensari: “Afet ve Acil Durumlarda Ruh Sağlığı Hizmetleri Hayati Önem Taşıyor”
İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hülya Ensari, afet ve acil durumlarda ruh sağlığı hizmetlerinin bireylerin ve toplumun iyilik halini korumada hayati rol oynadığını belirtti.
Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Ensari, her yıl 10 Ekim’de kutlanan “Dünya Ruh Sağlığı Günü”nün bu yılki temasının “Hizmetlere Erişim – Afet ve Acil Durumlarda Ruh Sağlığı” olarak belirlendiğini ifade etti.
Artan küresel istikrarsızlık dönemlerinde ruh sağlığının korunmasının önemine dikkat çeken Ensari, afetler, savaşlar, ekonomik krizler ve salgınların bireyler ve toplumlar üzerinde yalnızca fiziksel değil, ruhsal açıdan da derin izler bıraktığını belirterek, bu durumun toplumların dayanıklılığını doğrudan etkilediğini vurguladı.
Toplumsal ruh sağlığının güçlü olmasının zorluklara karşı dayanıklılığın temelini oluşturduğunu ifade eden Ensari, “Ruh sağlığı hizmetlerine erişimin artırılması, böylesi dönemlerde hem bireysel hem toplumsal ruh sağlığını ve iyilik halini korumak açısından hayati öneme sahiptir.” dedi.
Afet sonrası sunulan ruh sağlığı desteklerinin kaygı ve stresin azaltılmasına, güven duygusunun yeniden inşasına ve psikososyal dayanıklılığın güçlendirilmesine katkı sağladığını belirten Ensari, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, afet ve acil durumlarda etkilenen her beş kişiden biri depresyon, anksiyete veya travma sonrası stres bozukluğu gibi ruhsal sorunlar yaşayabiliyor. Dolayısıyla ruh sağlığı hizmetlerinin kriz dönemlerinde temel sağlık hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası olarak değerlendirilmesi gerekir. Ruh sağlığına yatırım yapmak, toplumun geleceğine yatırım yapmaktır. Sağlıklı bireyler, afetler sonrası toparlanma süreçlerinde daha aktif rol alabilir ve toplumsal dayanışmayı güçlendirir.”
Ensari, bireylerin ruh sağlığını güçlendirecek adımlara da değinerek, düzenli uyku, dengeli beslenme ve fiziksel hareketin ruhsal direnci artırdığını belirtti. Aile ve arkadaşlarla iletişimde kalmanın stresle başa çıkmada önemli bir destek unsuru olduğunu söyleyen Ensari, “Duygularınızı ifade edin, paylaşın. Duyguların paylaşılması içsel yükü hafifletir. Haber akışını sınırlayın; kriz dönemlerinde olumsuz içeriklere aşırı maruziyet kaygıyı artırabilir. Gerektiğinde profesyonel destek alın. Uzun süren mutsuzluk, kaygı veya çaresizlik hissi profesyonel yardım gerektirebilir. Dayanışmayı güçlendirin. Yardım faaliyetleri, gönüllülük ve toplumsal destek girişimleri iyileşme sürecine katkı sağlar.” ifadelerini kullandı.
Ruh sağlığını korumanın yalnızca bireysel bir çaba olmadığını, toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluğu olduğunu vurgulayan Ensari, sözlerini şöyle tamamladı:
“Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi olarak, bu özel günde bireyleri ve kurumları ruh sağlığını koruma ve destekleme konusunda farkındalık oluşturmaya davet ediyoruz. Küresel istikrarsızlık dönemlerinde dayanışma, erişilebilir hizmetler ve farkındalık, toplumumuzun psikososyal gücünü artırmanın en etkili yollarıdır. Ruh sağlığı olmadan sağlıktan söz edilemez.”