GündemKöşe Yazıları

Romanlar Ve Unutulmayan Başkahramanları

Romanlar Ve Unutulmayan Başkahramanları

 

Aldığı nefesin her dakikasının kıymetini iyi bilmeli insanoğlu. Yemekte, banyoda, tuvalette, yatakta, ders çalışırken, otobüste, piknikte, yolda bile şiir ilhamı ve öykülerin olay örgüsü için beyin fırtınası yapmalı her kişi. Beyin jimnastiği yaparken hafızasını taze tutmayı başarabilmeli er kişi. Pırlanta fikirler ansızın böyle ortamlarda doğabiliyor. Sıradan ama huzurlu bir ortam dahi sıradan insanlarımızı ‘unutulmaz’ yapabilir. Roman kahramanlarımız sanki hep içimizdeymiş gibi gerçekçi olmalı ve kendisini bize hissettirmeli. Bazı roman kahramanları hayatın içindedir sanki. “Sefiller” kitabında: Jean Valjean, “Suç ve Ceza”da: Raskolnikov, “Yorgun Savaşçı”da: Yüzbaşı Cemil, “Küçük Ağa”da: Çolak Salih, “Yılkı Atı” eserinde: Dorukısrak, “Aşk-ı Memnu”da: Bihter, “Çalıkuşu” romanında: Feride, “Yaprak Dökümü”nde: Ali Rıza Bey, Cengiz Aytmatov’un “Gün Olur Asra Bedel” eserinde: Yedigey, “Eylül” romanımızda: Suat Hanım, unutulmayan başkahramanlarımızdır. Roman okumanın bile kendine has adabı, kültürü vardır. Umutlarıyla yaşayan yazarlarımızın bu güzel romanlarının ana kahramanları yıllarca gönüllerde, bilgi yarışmalarında, edebiyat meclislerinde, klasiklerde, kitap raflarında baş tacı olmayı başarabilmişlerdir.

 

Ünlü basketçi Michael Jordan: “Ben hiçbir zaman başarısız olursam ne olacağını düşünmem; çünkü bunları düşünmeye başladığınızda olumsuz bir sonuca yoğunlaşırsınız. Eğer konunun üzerine atlıyorsam başarılı olacağımı düşünüyorumdur; başarısız olursam neler olacağını değil.” der.  Başarısız olmaktan, karamsarlıktan yana doğan fikirler bile en başında pes etmeye mahkûmdur. Romanlar ve unutulmayan başkahramanları, roman sayfasında yaşanan sokağın gürültüsü, olay esnasındaki evin huzuru, bir bahçede meyve veren limon ağacının kokusu, küçük ayrıntılar nasıl da bizi kendine çeker. Birileri bir roman yazdıysa, hele ki o eser güzel eleştiriler aldıysa, yazarımız da eleştirilere açıksa, işte destek olmak gerek böyle yüreklere. Aslında Raskolnikov aramızda, Bihter karakteri belki de sosyete cemiyetinde yaşayan bir örnek, Ali Rıza Bey yan komşumuz bile olabilir. Sıradan karakterlerdir bizleri kendisine sevdirmeyi başarabilen ana kahramanlarımız. İçimizden biridir unutulmayan başkahramanlar ve modası eskimeyen romanlar. Kim bilir belki de bizler bile bir romanın, öykünün kahramanını simgeliyoruzdur. Her nerede yaşanıyor ve yaşatılıyorsa, aslında her birimiz gizli karakteriz ve roman kahramanlarının capcanlı örneğiyiz.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu