Şair Canlar
Şair Canlar
Adamın hası, insanın özü, yüreğinin nefesi, şiirin gözü, edebiyatın ezgisidir bir şair. Şair beyefendiler, şaire hanımefendiler, şiirle coşan yağmur gözlü yürekler bal tadındadır. Peygamberlik döneminden bugünlere gelen şairane hasbihâller, hitabet niteliğindeki sohbetler, cemaatle olan vaazlar, Cuma hutbesi, besteler, tekerleme ve ninniler, destanlar, manzumeler, nağmeler nasıl da şiirimizin kökenidir. İlmek ilmek işlenir her ne yaşanmışsa, dilimizden damlayıp bembeyaz kâğıda akseder neler demini almışsa. Dem vaktini bekleyen mısralar, hece vezniyle akseden şiirler, göğe serenat yazdıran ezgiler ansızın konuk olur yüzük parmağıma. Serçe parmağımın zarifliği, işaret parmağıma nişan olur da söz verir ilham saatine ve şiirle sözlenip şairle izdivaca hazırlanır. Saray şairleri içinden padişah ve devlet görevlilerine şiirler yazarak kese dolusu altınlar kazanan, Ahmet Mithat Efendi gibi yazdığı kitaplarla geçinen sanatçılarımız günümüzde neredeyse yok artık.
Yunus Emre, Mevlana, Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, Nedim, Fuzuli, Baki, Mehmet Akif Ersoy, Cahit Sıtkı Tarancı ne güzel şiirler bırakmıştır bizlere. Bu dünyadan göçerken bile her mısra ile bizlere eşsiz miras bırakıp gittiler, ölümsüzleştiler. Kadınlarımızın edebiyata, sanata olan duygularının ve şiir kabiliyetlerinin erkeklere kıyasla daha iyi olduğundan bahseder çoğu kişi. Oysa Türk Edebiyatı’nı açıp araştırın, en iyi şiirleri hep beyler yazmıştır. Bir kadına, bir çiçeğe, bir şehre, fani dünyanın güzelliğine, annesine, gökyüzüne âşık olan erkek şairlerimiz mükemmel şiir yazıyorlar. Cinsiyete göre yapılan anket çalışmalarında en çok kitap okuyanlar (özellikle aşk romanları) kadınlarımız olsa da, en iyi şiir yazan grup erkeklerde yükselmiştir.
Sofranın tadı, tuzu, biberidir şair. Yemek duasıyla sohbete giren, sazıyla muhabbete dalan, fıkrasıyla sözü noktalayan, ilahi tadında ortam yaratan candır her biri. Edebiyat ve ilim insanımızla, cehaleti yıkarak her daim ileriyi gören bireylerle canlanır bu dünya. Şiir varsa; orada hayat vardır, bir fincan acı kahvenin kırk yıllık muhabbete karışan tadı vardır, sevgi vardır, merhamet ve vefa vardır. Şiirler susmasın, şairler yaşatılsın.
