Köşe Yazıları

Sanatçı Gözüyle

Sanatçı Gözüyle

 

“İstediğin olmuyor diye üzülme. Ya daha iyisi olur, ya da hayırlısı budur.”

 

Hazreti Mevlana

 

Hayaller gün gelir sanatsal bir ruha bürünür, hayırlı ekmek kapıları kanatlanıp da bizi istediğimiz hedeflerimize götürürler. Sanata ve sanatçıya verilen değerlerden bahsedelim haydi. İçimizde pop yıldızı olmak isteyen, yazarlığa ilgi duyan, hitabet yeteneği olan, gür sesi olup iyi şiir okuyan, beş dakika içinde karşısındaki insanın portresini karakalemle şipşak çiziveren sanat ruhlu kişiler var mı? Kimse anasının karnından sanatçı doğmaz. Genler, kalıtım, çevre, eğitim, ilgi alanı, yetenek gibi birçok değişken etkilidir bir sanatçının yetişme döneminde.

Kâinatın en mükemmel sanatçısı, kusursuz yaratanı Allah’tır. Yaratan bizlere akıl ve nefes verince insanoğlu da yetenekleri doğrultusunda yol almıştır. Arı kovanındaki peteklerin şekli, bamya sebzesinin içi, kozalakların kusursuz bir sırayla dizilişi, portakalın iç deseni, meyvelerin kokusu ve rengi, taşlardaki şekiller ve tüm cisimler sanatsal bir dizilişe sahiptir. Kar yağışı esnasında düşen kar kristallerinin hiçbiri birbirine benzemez mesela. Parmak izimiz de öyledir. Ten rengi, kültür, saç rengi, yetenekler, kan grubu, karakteristik özellikler olarak bile birbirimizden farklıyızdır. İşte sanat ruhu barındıran sanatçı insanlarımız da böyle minicik ayrıntılardan hareketle eserlerinde kendilerine özgü, eşsiz güzellikler sergilerler. Doğal olan her şey, anlık manzara, bir çocuğun gülüşü, yaşlı teyzemizin uzaklara hasretle bakışı, yağmur tanelerinin yere düşüşü bile şiir yazdırır insana. Edebiyat da şiir, öykü, roman, türkü, şarkı, tiyatro ile ballanıp ilham alır.

***

Titiz, ince eleyip sık dokuyan, çalışırken yalnız kalmayı seven, kuru gürültüden sıkılan ama halktan da kopmayan, anlık ilhamlarla dünyaya meydan okuyabilen, kendini çok seven ve sevdirebilen, renkli, barışçıl, doğasever bir ruha sahiptir sanatçılarımız. Dilindeki duasıyla hat kalemindeki narin dokunuşları tablosuna aktaran hattatlar, müzelerimize o eşsiz çalışmalarını armağan eden minyatür sanatçıları, halk türkülerini derleyen ses sanatçıları, manilerimizi bugünlere doğaçlama aktaran isimsiz kahramanlarımız, tezhip ve ebru sanatını Türk kültürümüzle bütünleştiren sanatçılarımız, sanatın her dalında tatlı dokunuşlar bırakan insanlarımız ne kadar değerlidir.

Bir çiçeğe, bir buluta, toprağa, kelebeğe, her gün yanından geçtiğimiz sokak köpeğine, tarihî binalara, dünyaya sanatçı gözüyle bakabilmeli bir de. Sanatsal duygularla, edebî ruhla, sanatsal duruşla, saf fikirlerle, sanatçı gözüyle açılmalı her hayal. Sanat kapısından ekmek yiyen, az da olsa şükredip geçinerek mutlu olan genç sanatçılarımıza da bol kazançlar diliyorum. Sanat dünyasını bizlere aşılayan, geleceğe güzel eserler ve unutulmaz sanatsal miraslar bırakan sanatçılarımızı tebrik ediyorum.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu