Şehirli, “Türkiye’nin Yediemini Kılıçdaroğlu Olacak!”
Şehirli, “Emek ile son söylem birbirini tutmuyor!”
Cumhuriyet Halk Partisi Altıeylül İlçe Başkanı Hakan Şehirli, Merhaba Gazetesi’ne özel olarak gündemin merak edilenlerini yanıtladı. Deprem felaketinden cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecine, 6’lı masada yaşanan ayrılıktan Balıkesir’deki seçim çalışmalarından kadar birçok konuda değerlendirmeler yapan Başkan Şehirli, İYİ Parti Genel Başkanı Merak Akşener’in ayrılık kararı üzerine sorduğumuz soruya; “Emek ile son söylem birbirini tutmuyor cevabını verdi.”
Mustafa Sülün: Öncelikle gündemin sıcak konusundan başlayalım. Depremin ardından Cumhuriyet Halk Partisi Altıeylül İlçe Başkanlığı olarak neler yaptınız? Balıkesir’e gelen depremzedelere ulaştınız mı?
Hakan Şehirli: Öncelikle 11 ilimizde yaşanan bu deprem felaketinden dolayı vefat edenlere Allah’tan rahmet, kalanlara başsağlığı diliyoruz. Çok büyük bir acının içerisinden geçiyoruz. Bizler uzakta da olsak çok büyük katkılarımız oldu. Depremin ilk gününde yönetim kurulumuz, kadın ve gençlik kollarımızla birlikte paketler hazırladık. İkinci gün hemen gönderdik. Şu an bölgemize gelen depremzede vatandaşlarımız var. Tespit ettiğimiz gelen vatandaşlarımızı yönetim kurulumuz, kadın ve gençlik kollarımızla birlikte ziyaret ediyoruz. İhtiyaçlarını tespit ediyoruz. Sonra kendilerine gıda, yiyecek, giyecek, ev tutma, yerleştirme gibi konularda yani ne tür talepleri varsa hepsini çözmeye çalışıyoruz. Milletvekilimiz Fikret Şahin ve il başkanımızla birlikte belirlediğimiz noktalara gideceğiz. Bu konuda kaymakamlığımıza yazılar yazdık. Gelen kişilerin 20 ilçemizde nerelerde olduğuna dair bilgiler istedik. Oradan bize çıkacak sonuçlar olursa il başkanlığımızın bize vereceği görevlerle elimizden geleni yapacağız. Depremzedelerle çok yakından ve çok özel bir şekilde ilgileniyoruz. Onların dertlerini çözmek için her türlü gayreti göstereceğiz.
Mustafa Sülün: 6 Mart Pazartesi günü cumhurbaşkanı adayının açıklanması merakla bekleniyor. Aday hakkındaki hissiyatınız ne yönde? Neden Kılıçdaroğlu isminde yoğunlaşıldı?
Hakan Şehirli: Bu noktada kişisel olarak hissiyatım Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’un 13. Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanacağı yönündedir. Beklentimiz ve tüm çalışmalarımız da bu yöndedir. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu’nun 13. cumhurbaşkanı olması Türkiye için bir şanstır. Türkiye’nin şu an yediemine ihtiyacı var. Bu yedieminin de genel başkanımızın olmasının en doğru karar olacağını düşünüyoruz. Çünkü kendisi siyaset konusunda çok iyi bir devlet adamı. Çok iyi bir bürokrat. Yetişmiş, devleti yönetebilecek liyakata, tecrübeye, bilgi ve birikime hâkim olarak görüyoruz kendisini. Dolayısıyla 13. cumhurbaşkanı olarak genel başkanımızı bekliyoruz.
- S. : 3 Mart Cuma günü İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 6’lı Masa’dan ayrıldıklarını çok sert bir dille ifade etti. Hem bu ayrılma kararı hem kullanılan dil hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Ş. : Şu andaki gelişmeleri bizler sessiz ve sakin bir şekilde izliyoruz. Kendi partimiz içinde herhangi bir tepki vermeden genel merkezimizin bu konudaki açıklamalarını bekliyoruz. Bir yıldan daha fazla süren uzun bir çalışma vardı. Bir emek vardı. Bütün planlamalar, göreve gelindiğinde yapılacak şeyler, ortak metinler hepsi imzalanmıştı ve artık uygulama aşamasına geçilecekti. Yaptığı açıklamalarla bir yıllık emeğin çok ölçüştüğünü düşünmüyorum. Daha sükûnetli olabilirdi. Emekle son söylem birbirini tutmuyor.
M.S. : İYİ Parti’nin kendi cumhurbaşkanı adayını çıkaracağı konuşuluyor. Bu konu hakkında ne söylemek istersiniz?
- Ş. : İYİ Parti’nin aday çıkarması durumunda o adaya başarılar dilemekten başka bir şeyimiz olamaz. Kendileri bir aday çıkarmak istiyorsa çıkartabilirler. Bütün partilerin böyle bir hakkı vardır. Bundan sonraki süreci halk takdiri belirleyecek. Kimi cumhurbaşkanı görmek isterse ona oyunu ve yetkisini verecektir.
- S. : 6’lı Masa’nın dağılması Balıkesir’e nasıl yansıyacak? Olumsuz bir durum görüyor musunuz?
- Ş. : Balıkesir’deki diğer arkadaşlarımızla görüşüyoruz. Daha bir sükûnet ortamı var. Pek tepkili bir şey görmedim. Çünkü o Anadolu kültürü yerleşmiş. Çok sert bir siyaset götürmüyoruz şu ana kadar. Balıkesir sakinliğini korur diye düşünüyorum. Bu ülkenin huzura ihtiyacı var. Ülkenin sağlam adımlara ve Parlamenter Sistem’e ihtiyacı var. Bu sağduyulu anlayıştan Balıkesir’in kopacağını asla düşünmüyorum. Bizim insanımız kesinlikle daha sağduyulu bakacaktır bu konuya.
- S. : İYİ Parti’nin 6’lı Masa’dan ayrılmasından sonra başka partiler ittifaka davet edilecek mi? HDP’nin masaya ekleneceği iddialarına karşı ne demek istersiniz?
- Ş.: HDP, diğer sol partilerle bir ittifak kuruyor. HDP’nin açıklamaları da masanın içerisinde olacakmış gibi ya da davet almışlar gibi, bir görüşme varmış gibi değil. Herhangi bir görüşme yok. Kaldı ki bizim genel merkezimizden de böyle bir bilgi akışı yok. Masaya HDP’nin katılacağını düşünmüyorum. Biz pazartesi günkü açıklamaları bekliyoruz. Genel başkanımız, Halil İbrahim sofrasını genişleteceğiz diyor. Herkesle bir görüşme yapmaya çalışıyor. Bundan sonraki 5’li Masa’nın ortak kararıyla bu konuda kararlar alınacaktır.
- S. : Muharrem İnce ve Ümit Özdağ’ın arasındaki ittifakın da bozulduğu açıklamaları paylaşılıyor. Bu dağılma hakkında bir yorumunuz var mı?
- Ş. : Muharrem İnce ve Ümit Özdağ ittifakının bozulduğu ile ilgili sosyal medya üzerinden haberler gördüm. Resmi kanatlar bunu doğrulamadı, ama doğruluğunu da kabul etmek gerekir herkes aday olabilir. Netleşmiş bir şey yok. Netleştikten sonra bunların üzerine çok daha fazla yorumlar yapabiliriz.
- S. : Cumhuriyet Halk Partisi’nde seçim sürecinde özellikle üç isim çok fazla ön plana çıktı. Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş isimleri üzerine yorumunuz nedir?
- Ş. : Hepsi bizim partilimiz. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş, büyükşehir belediye başkanlarımız. Şu an hizmet ediyorlar. Çokta güzel hizmet ediyorlar. Türkiye’ye yön veren hizmetler içerisindeler. Kendi partimiz içinde bu kadar değerli insanların olması, cumhurbaşkanlığına layık görülmesi bir partili olarak bizleri onurlandırıyor ve gururlandırıyor. Demek ki bu işi yapabilecek yetiye sahipler görülüyorlar ki şu anda gündeme geliyorlar. Böyle şeylerin olması çok güzel, ama bunun yanında sonuç itibarıyla genel başkanımızın tutumu da önemli. İki ismi bulup halkın karşısına çıkartan genel başkanımızdır. Özellikle Ekrem İmamoğlu’nu Beylikdüzü’nden alıp İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne aday göstermesi olsun genel başkanımızın ileri görüşlülüğünü gösterir. Doğru insanları bulabilen yetiye sahip diye düşünüyoruz. Öne çıkan isimlerin bizden olması keyif verici.
- S. : Balıkesir genelinde yürütülen seçime yönelik anket çalışmaları hakkında bilgi sahibi misiniz? Anket sonuçları neyi gösteriyor?
- Ş. : Balıkesir’e yönelik dışarıdan yapılan anketleri takip ediyoruz. Tarafsızlıklarına inandığımız kesin anket sonuçları var. Onları değerlendiriyoruz. Bütün bunların yanında biz kendimizde anket yapıyoruz. Özel yaptırdığımız anketlerde biz daha iyi sonuçlar elde ediyoruz. Bundan sonraki hazırlıklarımızı yerelde de genelde de; hangi projelerle yönetimi sürdürebiliriz, halkımızın beklentisi ve derdi nedir, biz geldiğimizde bizden istedikleri nelerdir konularında yapıyoruz. Bunlar üzerinde proje üretmeye başladık.
- S. : Altıeylül Belediyesi’nin kırsaldaki çalışmalarını yeterli buluyor musunuz? Kırsalı yakından takip ediyor musunuz? İktidarı kazanmanız durumunda yönetim biçiminiz nasıl olacak?
- Ş. : Altıeylül Belediyesi’nde 7 CHP’li meclis üyemiz var. Bu meclis üyelerimizle tüm kırsalı gezdik, taradık. Köylerimizin dertlerini ortaya çıkardık. Muhtarlarla, köy temsilcilerimizle, üyelerimizle konuştuk. Her köyün sorunlarını Altıeylül Belediyesi’ne soru önergesi şeklinde veriyoruz. Yapılacak bir hizmette üzerimize düşen ne varsa onu bir şekilde yapmaya çalışıyoruz. Mevcut belediyenin kendisine göre çalışmaları var. Yeterli midir? Biz yeterli bulmuyoruz. Biz belediyeyi kazandığımızda halkımızla birlikte karar vermek istiyoruz. Bir köye hizmet yapılacaksa, merkeze hizmet yapılacaksa bunları halkımızla birlikte karar vermek istiyoruz. En büyük özelliğimiz insan odaklılık olacak. Evinizden çıktığınızda çarşıya en kısa ve en güvenilir nasıl gidebiliriz, emeklilerin çektiği zorluklar, işsizlik gibi konulara yoğunlaşıyoruz. Bunlarla ilgili çözümler üretiyoruz. Günü geldiğinde bu projelerimizi göreceksiniz. İnsan üzerine yapılacak her türlü şeyde birlikte, çoklu akılla, doğru analizle gitmek istiyoruz.
- S. : Seçim güvenliğini sağlamak için neler yapıyorsunuz? Bu konuda tam olarak hazır mısınız?
- Ş. : Sandık güvenliği konusu bizim için çok önemli. Altıeylül, bin kilometrelik yere sahip. 81 köyü olan, oldukça geniş bir yer. Sadece sandık güvenliğinin dışında her okulda bir avukat, bir okul sorumlusu, bilişimden sorumlu arkadaşlarımız anında müdahale yapabilecek. Orada çözüm üretebilecek. Teorik çalışmaların çoğunu bitirdik. Önümüzdeki günlerde bütün bunların eğitimini vereceğiz. Altıeylül’de 434 sandık var. Bu yüzden her türlü eğitimi gerçekleştireceğiz. Bizim parti okulumuz var. Eğitmenlerimiz var. Eğitmenlerimiz seçim için gerekli ders dokümanlarını hazırlıyorlar. Sandık güvenliğini sağlamak, insanların namus dediği oy pusulasının en güvenli şekilde seçim kuruluna ulaşması için tüm önlemleri almaya çalışıyoruz.
- S. : Balıkesir CHP Milletvekili olsaydınız şu anda diğer vekillerden farklı olarak hangi konulara yoğunlaşırdınız? Ayrı bir şey yapar mıydınız?
- Ş. : Herkesin kendine göre farklı bakış açısı var. Öncelikle emeklilerin sorunlarıyla yakından ilgilenirdim. Asgari ücretle, çalışan kesimin dertleriyle ilgilenirdim. Kendim sendikacılıktan geldiğim için konuya daha çok hâkimim. Ben 15 yaşına kadar köyde büyüdüm. Bugün hayvancılığın, tarımın bittiğini görmek beni üzüyor. O derdi, sıkıntıyı çok iyi bilirim. Kırsal zordur. Kırsalı, hayvancılığı ve tarımı kurtarmak gerekir. Bizim bununla ilgili projemiz var. İktidara gelirsek öncelikle kadınların ve gençlerin köyde kalmak şartıyla hayvan ve tarımla uğraştıkları zaman tüm SSK primlerini biz ödeyeceğiz. Karşılıksız destek vereceğiz. Daha tarlasını ekmeden onun taban fiyatını vereceğiz. Eğer satamıyorsa satamadığı malına alım garantisi vereceğiz. Bu tür şeyleri yapacağız. Gençlerin bilgi çağını, bilgi devrimini kaçırmaması gerekir. Kaçırırsak ülkemiz çok geride kalacak. En önemli unsur bu. Gençlere bilgisayar desteği, bedava internetler, bilgisayar evleri, proje evleri gibi desteklenmesi için çabalardım. Bu konulara yoğunlaşırdım.