Her Dört Seçmenden Üçü: “Duruşmalar TRT’den Yayınlansın”

GÜNDEMAR’ın Türkiye genelinde yaptığı araştırmaya göre, seçmenlerin yüzde 68’i belediye başkanlarının yargılandığı davaların TRT’den canlı yayınlanmasını istiyor.

Her Dört Seçmenden Üçü: “Duruşmalar TRT’den Yayınlansın”

Her Dört Seçmenden Üçü: “Duruşmalar TRT’den Yayınlansın”

GÜNDEMAR Araştırma Şirketi’nin 20-26 Temmuz 2025 tarihleri arasında gerçekleştirdiği “Türkiye Gündemi” araştırması, Türkiye'de yargı süreçlerine ve medya özgürlüğüne dair toplumun nabzını tuttu. 60 il ve 539 ilçede 2.256 kişiyle yapılan araştırma, seçmenin önemli bir çoğunluğunun belediye başkanlarının yargılandığı duruşmaların TRT üzerinden canlı yayınlanmasını talep ettiğini ortaya koydu.

Yüzde 68 “Halkın Her Şeyi Görmeye Hakkı Var” Diyor

Araştırmanın dikkat çeken bulgularından biri, “Belediye Başkanlarının Yargılandığı Davalar TRT’den Canlı Yayınlansın mı?” sorusuna verilen yanıtlardı. Katılımcıların yüzde 68’i bu öneriyi desteklerken, yalnızca yüzde 23’ü böyle bir yayının yargıyı siyasallaştıracağı görüşünü dile getirdi. Fikri olmayanların oranı ise yüzde 9.

Bu talep sadece muhalefet seçmeniyle sınırlı kalmadı. CHP (%69), İYİ Parti (%81), DEM Parti (%80) kadar AK Parti (%66) ve MHP (%64) seçmenleri de “canlı yayın” fikrine destek verdi. Bu oranlar, şeffaflık beklentisinin siyasi görüş fark etmeksizin yaygın olduğunu gösteriyor.

TRT Yayınlarına Güven Düşük: Sadece Her Üç Kişiden Biri Tarafsız Diyor

Araştırma, TRT’ye yönelik güveni de inceledi. Katılımcıların sadece yüzde 33’ü TRT’nin “tarafsız ve objektif yayın yaptığını” düşünürken, yüzde 47’si kurumun iktidar yanlısı yayın yaptığını belirtti. Yüzde 20’lik bir kesim ise fikir beyan etmedi.

AK Parti seçmeninin yüzde 52’si TRT’nin tarafsız olduğunu düşünse de, MHP seçmeninde bu oran yüzde 35’e kadar düşüyor. CHP ve İYİ Parti seçmenlerinde ise TRT’ye güven neredeyse yok denecek düzeyde.

“Yayınlansa İzlerim” Diyenlerin Oranı Yüzde 74

Her ne kadar TRT’ye yönelik güven düşük olsa da, yargılamaların canlı yayınlanması durumunda katılımcıların yüzde 74’ü bu yayınları izleyeceğini söylüyor. Yalnızca yüzde 18’lik bir kesim böyle bir yayını izlemeyeceğini belirtti. DEM Parti seçmeninde “izlerim” diyenlerin oranı yüzde 100’e yaklaşırken, AK Parti seçmeninin yüzde 76’sı, CHP seçmeninin yüzde 74’ü yayını takip edeceğini beyan etti.

Basın Özgürlüğüne Müdahale Algısı Güçlü

Araştırma, hükümete yakın olmayan medya kuruluşlarına yönelik cezaların toplumda nasıl algılandığını da ortaya koydu. Katılımcıların yüzde 61’i, Tele1, Halk TV, Sözcü TV ve Now TV gibi kanallara verilen yayın durdurma ve kapatma cezalarını “basın özgürlüğüne müdahale” olarak değerlendiriyor.

Bu görüş CHP (%82), İYİ Parti (%76) ve DEM Parti (%94) seçmenlerinde oldukça yüksek. Dikkat çekici olan ise AK Parti seçmeninin yüzde 37’si ve MHP seçmeninin yüzde 58’i de bu cezaları basın özgürlüğüne müdahale olarak nitelendiriyor.

Gazetecilere Müdahale Siyasi mi?

“Bazı gazetecilerin halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla gözaltına alınmasını değerlendiren katılımcıların yüzde 52’si bu müdahaleleri “siyasi bir susturma aracı” olarak görüyor. Yüzde 34’ü ise bu uygulamaları “hukuki gerekçelere dayalı” buluyor.

Muhalefet seçmeninde bu algı daha baskın: CHP seçmeninin yüzde 77’si, İYİ Parti seçmeninin yüzde 75’i, DEM Parti seçmeninin yüzde 58’i bu gözaltıların siyasi olduğu görüşünde. AK Parti seçmeninde ise bu oran yüzde 32.

Çifte Standart Algısı Yaygın

“Medya yaptırımlarının herkese eşit uygulanıp uygulanmadığı” sorusu da toplumun adalet algısını test etti. Katılımcıların yüzde 62’si bu yaptırımların eşit uygulanmadığını, yani çifte standart olduğunu söyledi. Yüzde 25’lik kesim ise uygulamaların eşit olduğunu düşünüyor.

CHP seçmeninde bu algı oldukça yüksek: Yüzde 86. İYİ Parti seçmeninin yüzde 91’i de aynı görüşte. AK Parti seçmeninin yüzde 36’sı çifte standart olduğunu ifade ederken, MHP seçmeninin yüzde 58’i uygulamaların adil olmadığını düşünüyor.

Kaynak: Haber Merkezi
medya Kamuoyu politika