Köşe Yazıları

Tebük Hutbesi. ..

Tebük Hutbesi. ..

“ Allah uğrunda hakkıyla cihad edin. O sizi seçti ve dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi. Babanız İbrahim’in dinine uyun. Allah sizi hem daha önce hem de bu Kur’an’da müslüman diye isimlendirdi ki, Peygamber size şahit (ve örnek) olsun, siz de insanlara şahitt (ve örnek) olasınız. Artık namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve Allah’a sarılın. O sizin sahibinizdir. O ne güzel sahip, ne güzel yardımcıdır!”Hac, 78

Peygamberimiz sav Tebük’te sabahleyin bir hurma ağacına dayanarak hutbe îrâd eylediler. Hz. Allâh’a hamd ü senâda bulunduktan sonra şöyle buyurdular:

İlgili Makaleler

İnsanların hayırlısı, atının veya devesinin sırtında, ya da iki ayağının üzerinde (piyâde olarak) ölünceye kadar Hz. Allâh yolunda cihâd eden (Hz. Allâh’ın dînini hidâyet bekleyenlere teblîğ eden)dir!

İnsanların kötüsü de Hz. Allâh’ın Kitâbı’nı okuyup ondan hiç faydalanmayan fâsık  kimsedir.

İyi biliniz ki, sözlerin en doğrusu, Hz. Allâh’ın Kitâbı’dır! Yapışılacak en sağlam kulp, takvâdır!

Dinlerin hayırlısı, İbrâhîm as’ın dîni (İslâm)dır! Sünnetlerin hayırlısı, Muhammed sav’in sünnetleridir!

Sözlerin şereflisi, zikrullâhtır. “And olsun ki Biz, öğüt alsınlar diye bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik. ” (Zümer, 27)

Amellerin hayırlısı, Hz. Allâh’ın yapılmasını istediği farzlardır. Amellerin kötüsü, bid’atlerdir.

En güzel yol ve gidişât, Peygamberimiz sav’in yolu ve gidişâtıdır.

Ölümlerin şereflisi, şehîdliktir.

Körlüğün en kötüsü, doğru yolu bulduktan sonra ondan sapmaktır.

Az olup yeten şey, çok olup meşgûl ederek Hz. Allâh’a tâatten alıkoyan şeyden hayırlıdır.

Özür dilemenin kötüsü, ölüm gelip çattığı andakidir.

Pişmanlığın kötüsü, kıyâmet günündekidir.

İnsanların hayırsızı, Cumâ (namazı)na en son gelen ve Allâh’ı kötü bir dille anandır.

Yanlışları en çok olan, dili çok yalan söyleyendir.

Zenginliğin hayırlısı, gönül zenginliğidir.

Azıkların hayırlısı, takvâ azığıdır.

Hikmetin başı, Hz. Allâh korkusudur.

Hikmetsiz (söz ve) şiir, İblîs’in işlerindendir.

Hamr (içki), günahların her çeşidini bir araya toplayandır.

(Fâsık) kötü kadınlar, şeytanın tuzaklarıdır.

(Terbiye olmamış) gençlik, delilikten bir bölümdür.

Ribâ (fâiz) kazançların en kötüsüdür.

Yemenin en kötüsü, yetim malı yemektir.

Mesûd kişi, kendinden başkasının hâlinden ibret alandır.

Her biriniz, dört arşın yere (kabre) varır.

Amellerin muhâsebesi ise âhirete kalır.

Düşüncelerin kötüsü, yalan-yanlış düşüncelerdir.

Mü’mine sövmek, günahkârlıktır.

Mü’mini öldürmek küfürdür.

Mü’minin etini yemek (gıybetini yapmak)Hz.  Allâh’ın buyruklarına karşı gelmektir.

Yalan yere Hz. Allâh üzerine yemin eden kişi, yalanlanır.

Af taleb eden kişi, Hz.  Allâh tarafından affolunur.

Kim öfkesini yenerse, Hz.  Allâh onu mükâfatlandırır. Ziyâna katlanan kişiye, Hz. Allâh karşılığını verir.

Hz. Allâh, zorluklara katlanan kimsenin ecrini kat kat artırır.

Hz. Allâh’a isyân eden kişiyi, Hz.  Allâh azâba dûçâr eder!

Ey Allâh’ım! Beni ve ümmetimi mağfiret eyle!

Ey Allâh’ım! Beni ve ümmetimi mağfiret eyle!

Ey Allâh’ım! Beni ve ümmetimi mağfiret eyle!

Kendim ve sizin için, Hz. Allâh’tan mağfiret taleb ederim! (Vâkıdî, III, 1016-1017; Ahmed, III, 37; İbn-i Kesîr, el-Bidâye, V, 13-14)

Rabbimiz bizlere hakikî ümmet olmayı nasip eylesin. …

 

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu