GündemKöşe Yazıları

Tüccar Hayatı

Tüccar Hayatı

 

Sayısal zekâsı iyi olan, ticaretten anlayan, kıvrak zekâlı, işinin ehli, geleceği görebilen insanları küçük yaşta yönlendirmek gerek. Kimi çocuk vardır lise bile okumaz, sekiz yıllık zorunlu ilköğretim eğitimini bitirince hemen kısa yoldan kıvırıp ticarete atılır. Herkes okuyacak diye bir kaide yok elbet. Diploma çok şey fakat her şey değildir. Para da çok şeydir lâkin her şey demek değildir. Parayı seven ama insana paradan daha çok değer veren, helâl yoldan ayrılmayan, haklının yanında duran tüccar beyinleri toplumumuza erken kazandırmak gerekir.

Esnaftan bir adım daha öndedir, küçük esnafla iş adamı arasında sıkışıp kalan bir meslektir tüccarlık. “Esnaf-tüccar-iş adamı” üçgeni aynen “çırak-kalfa-usta” üçlü döneminin devamı olup da terfi etmiş misalidir. Tüccarlık, matematiksel zekâya bakan ve tuttuğunu koparan insanların başarıyla yürütebileceği bir meslektir. Küçük yerli esnafımız zamanla işlerini ilerletir ve şehirde bir numara olarak tüccarlığa doğru genişler. Bir bakarsınız ki son yirmi yılda aynı kişi nihayetinde (sonunda) ülkemizin iş adamı vasfına (niteliğine) ulaşıverir.

Tüccarlık bizlere sahabe, Ashab, peygamber efendimiz (s.a.v.) döneminden miras kalan bir meslektir. Deve kervanı tüccarlarının hayatı, eşi Hazreti Hatice ile ticarete atılan kâinatın son peygamberi olan Hazreti Muhammed’in develerle olan ticaret hayatı ne güzel anılar bırakmış İslâm Tarihi’nde. “Emin” sıfatıyla güvenilir peygamber olarak kâinatın sevgisini üstünde toplayan o gül kokulu peygamberin nesliyiz biz. Tüccarlık zekâ işidir ve uyanık olmayı gerektirir. Deve kervanı bile uyursa küp dolusu altınları çöl haydutlarına kaptırmak kolaylaşır. Deve sürüsünü çeken merkepten (merkep: eşek) çöl develerine ve tüccarlara kadar hepsini koruyabilecek gözcüler yetiştirilmelidir. İşte Arabistan çöllerinden Türkiye’ye dek uzanan ticaret; kültürlerarası kaynaşmaları, yeni dostlar tanımamızı ve güzel işlere imza atmamızı sağlamıştır.

Develerin yerine şu an trenler, TIR ve kamyonlar, uçaklar, tonlarca ağırlıkta yük ve yolcu taşıyan büyük gemiler yer almaktadır. Müslüman bir toplum olan bizler işte peygamberimizin iz’inde giden, çöldeki ayak izlerini takip edip halifelerimizi kendimize kılavuz edinen, helâle haram karıştırmayan, süt gibi tertemiz olabilmek uğruna çaba sarf eden ticaret adamlarının tüccar torunlarıyız. Tüccarlıkla, esnaflıkla, iş adamlığıyla, idarecilikle övünürüz her daim. Tüccarlarımızın evinde bereket, iş yerinde bol kazanç, nefesinde şükür duası, kalbinde merhamet, yüzünde tebessüm, alnında iyilik, ruhunda saflık eksik olmasın. Yuvanıza bereket yağsın. Cuma saatlerinde okunan dualar sizleri de bulsun.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu