GündemKöşe Yazıları

YAĞMUR SONRASI ŞİİR

Güne kuş sesleriyle uyanmanın şükrünü temsil eder dua. Bir duanın içinde yer alabilmenin bereketini yudumlar yirmi dört saatimizin her saniyesi. Düşüncelerin kıvrımında salına salına serenat yağdırır yağmur damlacıkları. Kimi zaman Orhan Veli’nin İstanbul’a olan aşkıyla yazdığı şiirlerde büyülenir gözler, kimi zaman da Yunus Emre’nin bir ilahisine kulak kesilir kalpler. Hangi ırktan, dinden, renkten, mezhepten, dilden, kültürden, ülkeden olursa olsun insanlığı ortak noktada buluşturabilmeyi başarır şiir. Bir şiir ortaya çıkar ki gün gelir bir mektubun içinde büyür mısralar, an gelir bir masalın ön sözünde bereketlenir yaşanmışlıklar. Badem rengindeki, cam parıltısındaki gözlerin çağla yeşili rengine hasret kalır yeşeren düşler. Şiir tüter göğe salınışta, ahenk yudumlanır toprağa salınışta.

Yeni doğan gün bin bir çeşit güzelliğe ev sahipliği yapar da gören gözler görebilir bunu bir tek. Kına yakarcasına şiir yakılır türkü tüten gönüllere. Alacalı bir gecenin sisli akşamında kalan serzenişlerle silkinir patika yollar. Yollarına gül dökülen, sonbahar yaprakları serpiştirilen günlerin sağanak yağışlı gözlerine sevdalanır yağmur yüklü bulutlar. Toprağa sinen rayihanın etkisiyle bir hoş olur tabiat. Yağmur damlaları ardına saklanır şiir, gökten şiir yağarcasına çiselenir. Çisil çisil, sağanak sağanak, zarif zarif yağan yağmur damlacıklarının keyfiyetine konuk olur gözyaşları. Ne güzeldir bir şiirde buluşmak, bir mısraın sahibi olmak, bir şiirin ilham perisi olmak, şiirimsi havanın iklimini kalben yaşamak. Şiir tadında geçen her bir gün bizimle var olsun.

 

 

 

ELİF YAVAŞ

 

TARİH = 27 Haziran 2019 – Perşembe

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu