Düğün Öncesi Eylemde Bir Devrimci Yürek
Düğün Öncesi Eylemde Bir Devrimci Yürek Bazı insanlar vardır… Ruhlarında taşıdıkları inanç, hangi törene, hangi...
Düğün Öncesi Eylemde Bir Devrimci Yürek
Bazı insanlar vardır… Ruhlarında taşıdıkları inanç, hangi törene, hangi kalabalığa karışırlarsa karışsın hep görünür kalır. Balıkesir’de geçtiğimiz gün Türk-İş’e bağlı sendikaların düzenlediği işçi eyleminde de tam olarak böyle biriyle karşılaştım: Cüneyt Ceylan.
Edebiyat öğretmeni. Eylemci. Devrimci bir yürek. Aynı zamanda o gün damat… Evet, yanlış okumadınız. Düğününe yalnızca saatler kala, takım elbisesiyle değil ama inançlarıyla meydana gelen bir insan portresi…
Balıkesir Ali Hikmet Paşa Meydanı’nda yüzlerce işçinin bir araya geldiği eylemde Cüneyt Ceylan’ı Harp-İş Sendikası önünde görenler, şaşkın ama gurur doluydu. Zafer işaretiyle eylemcilere destek verirken, gülümseyerek yanıt verdi:
“Bir saat sonra düğünüm var. Ama bu ruh başka türlü duramaz.
Nerede eylem varsa ben oradayım.”
Ceylan’ın sözleri sadece bir anlık heyecan değil, yıllar içinde
şekillenmiş bir vicdanın dışa vurumuydu. “Haksızlığa ve
adaletsizliğe sabrım yok” derken aslında sadece kendini
değil, birçok sesi susturulmuş insanı da ifade ediyordu.
Sitem de İnsani Bir Tepkidir
Düğün sonrası yaptığı sosyal medya paylaşımı ise, bir başka boyut kazandırdı bu hikâyeye. Dostluğa dair duyduğu hayal kırıklığını açıkça dile getirdi. Şehir dışında olanları ayrı tutarak, Balıkesir merkezde yaşayıp düğüne katılmayan kişilere sitem dolu cümleler kurdu:
“Dün gece dostu düşmanı gördüm... Şehir dışında yaşayan arkadaşlarım hariç, Balıkesir merkezde yaşayıp gelmeyen; düğünlerine gidip altın taktığım, çocuklarının doğum hediyesini bile verdiğim, saygıdan ödün vermediğim insanlar dün gece gelmediler…”
Bir düğün, sadece iki kişinin birleşmesi değildir. Bazen sosyal bir aynadır, bazen de yılların dostluk muhasebesidir. Ceylan’ın sözleri de bu aynadan yansıyan çatlaktır belki de…
Ama aynı paylaşımda anne ve baba tarafına olan şükranını ifade etmesi, ailesine verdiği değerin göstergesi olarak not edilmelidir.
Acının Gölgesinde Nezaket
2 Temmuz... Türkiye’nin unutulmaz acılarından biri: Sivas
Katliamı. Cüneyt Ceylan ve eşi, düğünleri bu tarihe denk gelmiş
olsa da bu acı günü unutmamıştı. Paylaşımlarında da açıkça
belirtti:
“Sivas Katliamı’nın yıldönümüne duyduğumuz saygı gereği
düğün fotoğraflarını sosyal medyada paylaşmayacağız.”
Nezaket, sorumluluk,
farkındalık… Ve içten
bir duyarlılık.
Bu yazı bir “damat”tan çok daha fazlasını anlatıyor aslında. Toplumun içinde susmayan bir sesi, kalabalıklar arasında kaybolmayan bir vicdanı ve her şeyden öte; insan kalmaya çalışan bir öğretmeni…
Adı Cüneyt Ceylan. Mesleği öğretmenlik… Ama hayat dersi verenlerden.