Balıkesir'in Sadece Zeytini Değil! Yaprağı Da Şifalı
Balıkesir’in eşsiz zeytin ağaçları sadece yağ ve meyve değil, yapraklarıyla da sağlığınıza şifa sunuyor!

Balıkesir’in Sadece Zeytini Değil! Yaprağı Da Şifalı
Balıkesir’de yetişen zeytin ağaçları yalnızca meyvesi ve yağı ile değil, yapraklarıyla da insan sağlığı açısından büyük önem taşıyor. Tarih boyunca şifa kaynağı olarak kullanılan zeytin yaprağı, içerdiği güçlü bileşikler sayesinde günümüzde de pek çok hastalığın önlenmesi ve tedavisinde destekleyici bir rol üstleniyor.

Zeytin Yaprağının İçeriği ve Etkileri
Zeytin yaprağında 100’e yakın farklı madde tespit edilmiştir. Yaprakta bulunan bileşiklerin miktarı ve türü; yetiştiği bölge, zeytin çeşidi ve hasat zamanına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. En dikkat çekici bileşenlerden biri oleuropein’dir. Zeytin yaprağında 60-90 mg/gr oranında bulunan oleuropein, başlıca polifenolik antioksidanlardan biridir ve vücuda birçok fayda sağlar.
Oleuropein, içeriğindeki elenolik asit sayesinde antibakteriyel, antifungal ve antiviral özelliklere sahiptir. Laboratuvar ortamında yapılan çalışmalarda, oleuropeinin bakterilere, virüslere ve mantarlara karşı etkili olduğu kanıtlanmıştır. Bu yönüyle doğal bir antibiyotik olarak değerlendirilir. Aynı zamanda bağışıklık sistemini destekleyerek hastalıklara karşı direnci artırır.

Zeytin Yaprağı ve İnsan Sağlığı
Oleuropein, zeytin ağacının tüm bölümlerinde bulunan, kendine özgü acı-buruk tada sahip bir bileşiktir. Zeytin yaprağı, oleuropeinin doğal kaynağı olduğu için ilaç ve takviye üretiminde yaygın olarak kullanılmaktadır. Avrupa’da cilt bakım ürünlerinden bağışıklık destekleyici takviyelere kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Yaprağın içeriğinde ayrıca flavonoidler, tanenler, uçucu yağlar, organik asitler ve rezin gibi sağlık açısından faydalı bileşikler bulunmaktadır. Fenolik ve flavonoid bileşikler, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı daha dirençli olmasını sağlar. Zeytin yaprağının antiseptik özelliği sayesinde mikrop ve enfeksiyonlarla mücadelede etkili olduğu bilinmektedir.
Zeytin Yaprağı Nasıl Kullanılır?
Zeytin yaprağı, düşük basınç altında ve az ısıyla kurutulduğunda besin değerlerini kaybetmeden uzun süre saklanabilir. Kurutulmuş yapraklar çay olarak demlenerek veya tentür şeklinde kullanılabilir. Günümüzde, zeytin yaprağından elde edilen özü, bağışıklık sistemini destekleyen doğal takviyeler arasında popülerdir.

Zeytin Yaprağı Özü ve Faydaları
Fiziksel ve kimyasal yöntemlerle zeytin yapraklarından elde edilen zeytin yaprağı özü, oldukça yoğun ve etkili bir bileşen içeriğine sahiptir. Yeşil toz formundaki bu öz; A vitamini, C vitamini, selenyum ve askorbil-palmitat gibi önemli bileşenleri konsantre halde içerir. 1 gram kuru zeytin yaprağı özünde oleuropein oranı %6-15 arasında değişirken, ticari olarak satılan özlerde bu oran %20’lere kadar çıkabilmektedir.
Zeytin yaprağı özü;
- Soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirir.
- Aşırı yorgunluk ve halsizlik durumlarında enerji verir.
- Antibakteriyel ve antiviral etkisi sayesinde enfeksiyonlarla mücadelede etkilidir.
- Sindirim sistemi sağlığını destekleyerek bağırsak florasını düzenler.
- Kan şekerini dengelemeye yardımcı olur ve diyabet riskini azaltır.
Zeytin yaprağı tüketildiğinde, oleuropein vücutta esteraz ve beta-glukozidaz enzimleri tarafından elenoik aside dönüştürülür. Bu asit, patojen bakterilere karşı oldukça güçlü bir etkiye sahiptir. Günümüzde yapılan araştırmalar, zeytin yaprağının tıbbi faydalarını destekler niteliktedir ve bu alandaki çalışmalar devam etmektedir.
Bülten
Ayvalık’ta Popüler! Zeytin Sütü Nedir?