Çömez’den Güçlü Çıkış “Akın’da Yılmaz’da Gelsinler Yayında Konuşalım”

Çömez’den Güçlü Çıkış “Akın’da Yılmaz’da Gelsinler Yayında Konuşalım”

İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Turhan Çömez çarpıcı değerlendirmeler yaptı. CHP’nin Adayı Ahmet Akın ve AK Parti’nin adayına da Bizim Meclis programı aracılığı ile de çağrı yaptı. Gelsinler burada programa birlikte çıkalım. Ben bunu ulusal yayında da ifade etmiştim. Sizin vasıtanızla da yineliyorum” dedi.

Çömez “CHP’den Çizginin Ötesine Geçmiş Bir Talep Var!

Balıkesir İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Milletvekili Turhan Çömez MERHABA tarafından hazırlanan Bizim Meclis programının konuğu oldu. Programda Balıkesir’de siyasi sahanın nabzının nasıl attığı ve seçim atmosferinde İYİ Parti olarak öne çıkan Balıkesir projeleri anlatıldı.

“Özel Taleplerini Sonlandırırsa İyi Olur”

Dolayısıyla Sayın Özgür Özel bu taleplerini sonlandırırsa kendisi için iyi olur, partisi için iyi olur. Çünkü ısrarlı bir şekilde adaylığınızı çekin şeklinde bir talep ile gündeme gelmesi bana bir zarar vermez. Bu,benim gücümü, kalitemi, benim buradaki samimi duruşumu gösterir. Ne kadar güçlü bir irade koyduğumu gösterir. Aynı zamanda sevgili Ahmet Akın’a da zarar verir. Demek ki güvenmiyor. Demek ki Ahmet Akın ile seçimi kazanamayacağını düşünüyor. Onun için hiç durmadan bunu tekrar ediyor. Ama böyle bir talep ile gelmeden önce keşke Sayın Özgür Özel dönüp Ankara’ya baksaydı İstanbul’a İzmir’e Mersin, Adana’ya baksaydı. Bunların hepsi bizim desteğimiz ile kazanıldı. Oradan vazgeçtim Balıkesir’e dönüp Bandırma, Burhaniye, Edremit’e baksaydı buradaki bir çok CHP’li Belediye bizim katkımızla bizim desteğimiz ile seçimi kazandı. Dolayısıyla bu konu kapanmıştır.

Semra Aman Akyürek: Siyaseti Balıkesir’de değerlendirelim? Sizce geçmiş siyasi hava ve bugünün siyasi havası arasında ne gibi farklar var? Siyasi nezaket konusunda neler düşünüyorsunuz bu hava sizce nasıl?

“Sizin Programda da Davet Edeyim

Ahmet Akın’da Yücel Yılmaz’da Gelsin Aynı Programda Konuşalım”

Turhan Çömez: Siyasette rekabet olmalı. Rekabet çok kıymetli bir şeydir. Eleştiri olmalı. Ben, yıllarca ameliyat yaptım. Her ameliyattan sonra ameliyat masasında ben arkadaşlarıma sordum ve arkadaşlar ben nerede neyi, nasıl doğru yapabilirdik? Lütfen söyleyin dedim. Hocam bunu doğru yaptınız lafını duymak istemiyorum. Hocam şunu şöyle yapmalıydınız lafını duymak istiyorum. Eleştiri çok kıymetlidir. Siyasette eleştiri olmalı ama hakaret, yalan, iftira olmamalı. Dolayısıyla rekabet aynı zamanda daha çok çalışmayı ve daha çok üretmeyi daha kaliteli olmayı ve daha iyi netice almayı getirir. Ben rekabete açığım ve hazırım. Bunda hiçbir sıkıntı yok. dolayısıyla bir ulusal kanalda da ifade ettim şimdi sizin vasıtanız ile de bi rkez daha ifade edeyim; sevgili Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ı, CHP’nin sevgili adayı Ahmet Akın’ı açık bir şekilde yine sizin huzurlarınızda davet ediyorum. Gelin rekabet edelim. Bu rekabeti biz ekranlarda da yapalım. Açık, açık sizin bu programda da hep birlikte olalım ve Balıkesir’i konuşalım. Neler yaptık? Neler yapamadık? Ne yapmak istiyoruz? Bütün ayrıntıları ile konuşalım. Bundan Balıkesir kazanır. Türk demokrasisi kazanır. Dolayısıyla böyle bir bakışım var siyasete ve böyle bir anlayışım var. Şimdi siyasi nezaket çok kıymetlidir. Geri dönüp baktığımızda millete tepeden bakan ve nobran siyaset yapan ve parmak sallayanlara bu millet ders vermiştir.

Siyasi Nezaketsizlik Ve Bir Protokol Ayıbı Var

Turhan Çömez: Bu millet, siyasi nezaketi koruyan insanlara ne olursa olsun hataları da olsa gönlünde bir yer ayırmıştır. Balıkesir’de siyaset yaparken aynı zamanda da siyaset mesajı da vermek kültürünü de Balıkesir’de yerleştirmek istiyorum. Zaman zaman sahalara gittiğimizde siyasi rakiplerin özellikle saygı sınırlarını zorlayan, seviyeyi ayaklar altına alan üsluplarını da görüyorum. Kendi adıma değil onlar adına üzülüyorum. Düştükleri durumu gördüğüm için üzülüyorum. Birkaç gün önce Ayvalık’da yaşadık orada bir etkinlik için gittik. Önceden de haber verilmiş bir etkinlikti bu. Usuldendir, adettendir ve bundan önce de olduğu gibi Bölgenin Milletvekili ve Belediye Başkanı geldiğinde ismi anons edilir. Arkadaşlarımıza denmiş ki anons etmeyeceğiz. Peki biz sahaya gelelim. Karşılamayacağız. Tamam kabul karşılamayın bizi millet karşılar. Bizim sizinle ilgili bir protokol derdimiz yok. Ben, banklarda uyumuş, sokak süpürmüş bir insanım protokol meraklısı bir insan olsaydım başka türlü bakardım. Bir yer gösterilmiş, o yere baktığınız zaman bırakın bir siyasi kimliği, sokaktan gelen bir misafire bile asla gösterilmeyecek bir manzara. Reddettim ve ben böyle bir atmosferde bulunmam dedim. Anons edildiği için benim milletimle kucaklaşmam lazım. Onun için onlar için oradayım ve milletim için oradayım. “Kapıyı açın ben milletimle kucaklaşayım” dedim. “Hayır kapıyı açamayız” dediler ve ben de kendim gittim milletimle kucaklaştım. Bu benim için bir zafiyet değil benim için bir onurdur. Bu benim için bir kimliktir, karakterdir, bir duruştur ama böyle şeylere itibar gösterenlere bu millet hesabını soracaktır. Cezasını verecektir. Biz, Balıkesir için varız. Milletimiz için varız. Yanlışları tak tak diye söyleriz. Doğruları kucaklarız ve hiç kimse bizim düşmanımız değil. Hiç kimse bizim alternatifimiz veya rakibimiz değil. Benim tek düşmanım var. Balıkesir için kötü düşünenler benim düşmanım. Balıkesir’in istikbalini çalanlar benim düşmanım. Balıkesir’in geleceği ile değil kendi geleceği hakkında kaygı duyanlar benim düşmanım. Benim kendimle ilgili hiçbir hesabımın olmadığını en iyi Balıkesirliler bilir. Öyle bir hesabım olsaydı; 25 yıl önce yolculuğa çıktığım bu siyasi yolculukta bugün başka bir yerde olurdum. Ben, bugün milletime hizmetkarım. Milletimle el ele gönül gönüleyim. Bunun için onur duyuyorum ve elimin tersiyle her bir şeyi itmiş ve milletimle kucaklaşmış bir insanım ve bundan sonra da böyle olmaya devam edeceğim.

Balıkesir Sevdası İle Yola Çıktık

Semra Aman Akyürek: Balıkesir’de İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Turhan Çömez, seçim çalışmalarında neler yapıyor? Özetlermisiniz?

Turhan Çömez: “Biz arkadaşlarımızla birlikte Balıkesir sevdası ile yola çıktık. Çok yoğun bir çalışma temposu içerisindeyiz. Çok iyi hazırlandık, projelerimiz var. Balıkesir’in bütün problemlerine yönelik çözüm önerilerimiz var ve Balıkesir’i gelecek 10 yıllara taşıyacak muazzam bir vizyonumuz var. Yepyeni bir yönetim anlayışı ile Balıkesir’i nasıl yöneteceğiz buna dair heyecan ve birikimimiz var. Balıkesir için muhteşem bir sevdamız var.

Semra Aman Akyürek: Bu zamana kadar daha çok ilçelerde sizi gördük. Merkeze de yansımaya başladı çalışmalar ancak gittiğiniz yerlerde nasıl bir atmosfer karşıladı sizi?

Turhan Çömez: İlçelerin bir çoğunu dolaştık. Merkezde de dolaştık. Balıkesir’de çalışmalarımızı sürdürdük. Bundan sonra Balıkesir merkezde olacağız arkadaşlarımız ile birlikte. Çok ilginç bir gözlemim oldu bu seçimlerde. Şüphesiz insanların Belediye Başkanı olarak beklentileri var. Yol ihtiyaçları, su ihtiyaçları, çocuklara oyun bahçesi ihtiyaçları bunlar hep dile getiriliyor. Körfez de yaşanan sıkıntılar özellikle denizin kirliliği, arıtma yetersizliği gibi bunlar konuşuluyor. Daha temiz bir çevre ile ilgili beklentiler dile getiriliyor. Ama tüm bunların ne kadar yüzdeyi kapsadığını sorarsanız çok az. Ne konuşsak herkesin gündemi ekonomi. Sahada derin bir ekonomik kriz var. Derin bir ekonomik sorun var. Özellikle bunu yaşayanın da emekliler olduğunu görüyoruz. Pazarda geçen seçimlerin aksine insanların yolumuzu kestiğine ve ekonomik sorunlar ile ilgili şikayet ettiğine tanık oluyoruz. Dolayısıyla biz genel siyasette neler yaptığımızı ve yapacağımızı anlatıyoruz hem de Balıkesir’in sorunlarına dair görüşlerimizi, çözümlerimizi ve gözlemlerimizi anlatıyoruz.

Semra Aman Akyürek: Ayrıca Balıkesir’de deneyimli bir siyasetçisiniz, tecrübelisiniz. Herkesin bir Balıkesir hayali var. Biz saha çalışmalarınızda yaptığınız her dokunuşu duyuyoruz. Ama siyasetçi olarak sizin hayalinizi de sizden duymak isteriz ?

Turhan Çömez:Benim Balıkesir için şöyle bir hayalim var. Ben Balıkesir iyi yönetilsin istiyorum. Demokratik yönetilsin istiyorum ve Balıkesir yönetimine herkes katkı sağlasın istiyorum. Sivil toplum örgütleri, Balıkesir ile kanaatleri olanlar ve bunların birikimleri olanlar katkı sağlasın istiyorum. Balıkesir çok şeffaf yönetilsin istiyorum. Balıkesir denetim anlayışının denetlenebilir olmasını arzu ediyorum. Balıkesir’in hakkı ile değerlendirilmesini istiyorum ve Balıkesir’e biz vizyon oluşturalım. 10 yıl sonra 20 yıl sonra 50 yıl sonra nasıl bir Balıkesir’de yaşayacağız ve çocuklara nasıl bir Balıkesir bırakacağız? Bunu konuşalım istiyorum. Kavga etmeden, dostça, kardeşçe Balıkesir’i el birliği ile ayağa kaldıralım istiyorum. Çok değerli bir bölge burası. Çok stratejik bir bölge. Lojistik olarak çok kıymetli. Toprak olarak çok kıymetli. Çok verimli ve bereketli bir coğrafya. Coğrafi olarak da bir tarafı Ege Kıyısında bir tarafı Marmara Kıyısında muhteşem bir güzellik. Dolaşmadığım başkent yok. Afrika kıtasında bir çok yere gittim. Güney Asya’da bir çok yerde bulundum. Güney Amerika kıtasında bir çok yerde bulundum ama Avrupa’da gitmediğim yer yok. Bu kadar güzel bir coğrafya görmedim ve dolayısıyla bir kere artık yerel yönetimlerin partizancı bir tutum değil toplumun tamamını kucaklayan, herkesin eşit olduğu, kardeşçe yaşadığı ve hiç kimsenin yatağa aç girmediği, herkesin geleceğinden umut duyduğu, heyecan duyduğu bir Balıkesir olsun istiyorum. Maalesef Balıkesir’de çevre konusunda büyük sorunlar var. Kepsut ve Simav çayı zehir akıyor. Gönen çayı zehir akıyor. Defalarca gündeme getirdim. Sahillerimiz kirlenmesin istiyorum. Edremit’te atıklar derin deşarj ile denize boşaltılmasın istiyorum. Oradaki kırmızı mercanlarımız korunsun istiyorum. Gençlerimizin barınma problemi çözülsün istiyorum. Yemyeşil bir çevrede yaşayalım istiyorum. Bandırma’da Erdek’de küçücük yavrular hala daha kanserojen borular ile su içmesin istiyorum. Yani bir çevre problemi olmasın arzu ediyorum.

Turhan Çömez: Bütün bunlar çocuklarımız için. Çocuklarımızın yeşil bir çevrede pırıl pırıl bir çevrede yaşaması son derece önemli. Böyle bir çevreyi tesis ettiğiniz zaman. Akılı rasyonel ve vizyonel bir turizm politikanız olursa. O zaman siz dünyanın her yerinden turizmi çekersiniz. Bakın bu programı kaydetmeyin ve arşivinizde saklayın. On yıl sonrası için bir şey söylemek istiyorum. Dünyada iklim değişikliği var. Çevreciler ile konuştum. Pek çok analizcilerle ve konuyu bilenler ile oturduk, değerlendirdik. Özellikle Körfez ve Güney Marmara bölgesi önümüzde ki 10 15 20 yıl içerisinde Türkiye’nin Akdeniz’i olacak iklim değişikliği sebebiyle Akdeniz’de ciddi bir ısı artışı ve bu bölgenin de ısısının daha ılıman olacağı gerçeği ile karşı karşıyayız. Dolayısıyla Balıkesir’e iyi bir çevre planlanması iyi bir çevre yatırımı ve şüphesiz iyi bir imar planlaması şart. Ben, Türkiye’nin incisi olacağını biliyorum ve buna samimiyetimle inanıyorum.

Semra Aman Akyürek: Bu noktada bir çevre planı projesi vb özel hazırlıklarınız ve planlarınız oldu mu?

Turhan Çömez: İmar planlarını mutlaka gerçekçi bir anlayış ile hayata geçireceğiz. Sadece Körfez de değil Ege sahillerinde Güney Marmara sahillerinde Turizm yatırımları ile değil o bölgenin insanları içinde gerçek, rasyonel bir imar planlaması yapacağız. Maalesef sadece Balıkesir için değil bu problem, bütün Türkiye için imar planlanması dendiği zaman akla şu geliyor; şehir büyüyor ve etrafındaki arsalara imar planlaması yapılıyor ve imar veriliyor. Yeniden şişmanlayarak büyüyor ve hormonal bir şekilde büyüyor. Böyle olduğu zaman kötü bir kentleşme, bozuk bir kentleşme ile şüphesiz deprem ile ilgili bir çok sıkıntıyı beraberinde getiren kentleşme anlayışı. Bu arada Türkiye’de kanıksanmış ve içselleştirilmiş. Ben buna itiraz ediyorum. Bakın Avrupa’da çok örnekleri var. Biz ne yapacağız? Balıkesir’e 2 tane tren hattı geliyor; İzmir’den ve Balıkesir’den de Bandırma’ya gidiyorum. Tren hattı boyunca derhal yapacağımız şeyler mutlaka yeni kent alanları açacağız ve bu açacağımız alanlara asla tarım alanı olmayacak, asla mera veya orman arazisi olmayacak. Burada oluşturacağımız lokal, satelite veya uydu kentleri demir yoluna bağlayarak oradan gelecek hafif raylı sistemle insanlarımızı akşam konforlu bir atmosferde, konforlu bir coğrafyada yaşatıp, gündüz şehir merkezlerine gelip burada işlerini yapmalarını temin edeceğiz. Bu bir hayal değil. Son derece kolay ve planlanabilir bir şehircilik anlayışı. Şehrin bir kısmını İzmir’e bir kısmını ise Susurluk’a doğru büyütüp özellikle daha çok dikey değil yatay bir mimari anlayış ile hareket edilebilir. Türkiye’nin dikey mimari anlayıştan kurtulması gerekiyor. Bir sağlıklı değil. İki; huzurlu ve mutlu değil, Üç; deprem için son derece sıkıntılı, dört; ulaşım için sıkıntılı. Bir apartmanı diktiğinizde oraya 20 tane daire koyduğunuzda her dairede çocukları da hesaba kattığınızda 20-25 arabayı farz edebilirsiniz. O arabaların şehire getireceği trafiği düşünün. Biz bu trafikten kurtarmak için yeniden yapılandıracağız. Kentsel dönüşüm bizim için hayati öneme sahip. Kentin mimari ve tarihi dokusunu koruyarak uzun vadeli ve 10,20,50 yıl içerisinde kentsel dönüşüm yapısını kalıcı bir şekilde burada tesis edeceğiz. Dolayısıyla mimari çok önemli. Depreme dayanıklı binaların yapılması çok önemli. Sağlıklı su, alt yapı ihtiyacı çok önemli. Kanalizasyon ile ilgili hiçbir sıkıntının yaşanmaması lazım. Bazı mahallelere gidiyorum kanalizasyonlar sokaklara patlamış. Birkaç kere ikazını da yaptım. Dolayısıyla artık alt yapı problemi bitmiş insanların huzur içerisinde yaşayacağı bir kent olsun istiyorum. Kent kültürü ve kent bilinci oluşsun istiyorum. Mutlaka akıllı ve dijital yönetimin hakim olduğu bu şekilde kente ekonomik katma değer sağlanacak, gereksiz masraflardan kurtulacağız, enerji tasarrufundan tutun da her alanda tasarruf sağlanmış olacak.

Semra Aman Akyürek: Gençlere dönük neler söylersiniz 7’den 0 ‘e insana dokunan hizmet anlayışında gençlerde önemli bir yer tutuyor?

Turhan Çömez: Gençlerle, kadınlarla, tarım köylüsü gibi hayvancılıkla uğraşan insanlarımız ile ilgili çok ciddi çalışmalarımız var. 2014 yılında Büyükşehir Yasası geçtikten sonra köylerin mücahir alanında ki meralar ve araziler Büyükşehir’in insiyatifine geçti. Şimdi bunlar satılıyor. Tabii bunların satışına bir anlamda itirazım var ve bir anlamda da olabilecek diyebilecek itirazım var. Eğer bu satışlar bir projeksiyon ile yapılırsa ve ekonomiye katma değer sağlayacak ve çevreye ekonomik anlamda katma değer sağlayacak bir satış olursa bir itirazım yok. Ama köylünün gözü yaşlı ise; birkaç gün önce ülke gündemine düştü. Havran’ın Eymir Mahallesinde 200 dönümlük bir mera arazisi maalesef köylünün bütün itirazlarına rağmen satışa çıkmış ve satılmış. Çok ucuz bir paraya bir yabancıya bir araba satılmış. Şu an benim köylüm orada o meraları kullanamadığı için hayvanlarını otlatamıyor. Dolayısıyla birincisi bu mera satışlarının mutlaka bir projeksiyon çerçevesinde sadece belediye de toplanmış encümen veya belediye meclis üyeleri ile değil bizatihi şehrin önde gelen bütün sivil toplum kuruluşları ile verilecek bir karar ve vizyon ile yapılmasını sağlayacağız ve önce köylü diyoruz. Önce köylü kendi merasını kullanacak çünkü sadece Türkiye değil Avrupa’yı besleyecek bir kapasiteye sahiptir Balıkesir. İnanılmaz bir coğrafyamız var; bir köylümüz desteklenecek iki tarım ve hayvancılıkla ilgili çok değerli katma değerler sağlayacağız. Onu ayağa kaldırabilmek için ata tohumlarından tutun da meraların köylüye tahsis edilmesi ve mikrokreplere kadar çok ciddi çalışmalar yapacağız. Öte yandan hayvancılığı mutlaka destekleyeceğiz. Geçtiğim aylarda Bandırma’ya Brezilya ve Uruguay’dan 10 binlerce büyükbaş hayvan ithal edildi. Eğer benim Balıkesir halkım pazarda önümü kesiyorsa ve elindeki torbayı kaldırıp bunun içerisinde et yok, peynir yok açız diye feryat ediyorsa biz bunun çözümünü Balıkesir’de bulmamız lazım. Onun da yolu köylünün ve hayvancılığın desteklenmesi. Özellikle aile şirketlerine mikro krediler verip, tabii bu kredileri de rastgele ve rant, partizanca tutum ile vermeyeceğiz. Bize proje geliştirin, o projeleri Ticaret Odası, Sanayi Odası, Üniversiteler ve kuracağımız bir heyet ile o projeleri onaylatıp rasyonel olduğuna itibar edip ondan sonra o ailelere mikro kredi vereceğiz. Ekonomiye katma değer sağlamalarına yardımcı olacağız. Kadınlar için mesela; Türk kadını muazzam bir deneyime sahip. İnanılmaz bir yüreğe sahip. Türk kadınına destek olacağız. Çünkü muhteşem bir tecrübesi var muhteşem bir çalışma azmi var, üretken ve hakikaten elinde ne istese yapabilecek bir kabiliyete sahip. Dolayısıyla kadınlara çok özel destekler ve teşvikler vereceğiz. Gençlerle ilgili de aynı şekilde; üniversite zamanındaki gençlerimizin kalacak yerleri ile ilgili barınma sorunları ile ilgili mutlaka adımlar atacağız. Bandırma’da 25 bin üniversite öğrencisi var ve 4 bin 700 civarında da kalacak alan var. Ne yapıyor geri kalan 20 bin gencimiz? Gidip ev kiralamak zorunda kalıyor. Dolayısıyla gençlerimizin aynı şekilde barınma imkanları sağlayacağız ve bunu tek başımıza belediye olarak değil özel sektör ile karşılıklı teşvik ederek, destekleyerek özel projelerle bir an önce bu barınma problemini çözeceğiz. Aynı zamanda gençlerimizi ekonomiye kazandırmak için onlara özel kurslar vereceğiz, seminerler vereceğiz. Ticaret Odaları, Sanayi Odaları bunlarla koordineli yürüteceğimiz projelerle özel projeler yapacağız. Gençler yatırım yapmak isterlerse onlara da kadınlar da olduğu gibi mikro kredi verip ekonomiye katma değer sağlamaları için destekleyeceğiz.

Semra Aman Akyürek: Balıkesir İYİ Parti Büyükşehir Adayı Turhan Çömez oldu. Balıkesir’de Turhan Çömez olarak “ben buradayım” dediniz ve Turhan Çömez olarak bizde sizii sahalarda görüyoruz. Ancak adaylığını geri çekecek ! Son dakikaya kadar bekliyor! Ve benzeri cümleler duyuyoruz ? Neden bunlar oluyor? Geçmişe oranla Balıkesir’in adı ülke gündemine anında çıkabiliyor. Bu genel Merkezde ve partililer olarak herhangi bir sosyal medya açıklaması ile de gündeme çıkabiliyor. 15 vekil İYİ Parti’nin genel seçimlerdeki ittifak süreçleri vb…

Turhan Çömez: Ben, bir partinin genel başkanı için değerlendirme yapmayı doğru bulmam. Ama çizginin ötesine geçmiş bir talep var CHP’den. Önce bunu teşekkür ile karşılaştık. Nezaketle karşıladık ve bunun olamayacağını ifade ettik. Kaldı ki ben hem Balıkesir’de hem de Türkiye’de karşılığı olan bir siyasetçiyim. Ben elinden tutup, bir yere götürülecek yada bir yarıştan çekilecek bir karakter olmadım, olmam. 25 yıldır siyasetin içerisindeyim ve ne zorluklardan geldim. Ne sıkıntılar içerisinden çıktım geldim. 5 yıl ben Balıkesir’e hizmet ettim hem de ülkeme hizmet ettim. Dürüst ve ahlaklı bir şekilde hizmet ettim. Yolsuzluklarla ve ahlaksızlıklarla uğraştım. Bir sürü uluslararası mesele ile uğraştım. Bunun karşılığında çok ağır bir zulüm gördüm. Tam 12 yıl sürgünde yaşadım, sokaklarda yattım, tren gişelerinde bilet sattım. Şurada Ayvalık’a geldim. Ayvalık’ta doğu yakasında bir otelin penceresinden günlerce Balıkesir’in ışıklarını seyrettim. Her şeye rağmen ayakta durdum. İngiltere’de örneği olmayacak şekilde sıfırdan bir dil öğrendim. Tıp fakültesi derslerinin tamamının derslerini verdim. Bir üniversite hastanesinde işe başladım.1-2 yıl içerisinde orada hoca oldum. Binlerce kanser ameliyatı yaptım ve dimdik onurlu bir şekilde ayakta durdum. İngiltere Parlementosu ve Lordlar Kamarası benim için özel bir oturum düzenledi ve siz burada İngiliz gençlerine rol modelisiniz diye ödül verdi. Benim resimlerim ülkedeki en başarılı 40 yabancıdan birisi olarak Londra’nın merkezinde sergilendi. Buradan yürüdüm geldim ve bugün milletime hizmet vermek için yollardayım. Okuma yazma bilmeyen bir ailenin çocuğuyum. Elektrik, suyu olmayan bir köyden çıktım geldim. Elinden tutularak sürüklenecek veya bir yere götürülecek bir adam değilim ben. Dolayısıyla sayın Özgür Özel bu taleplerini sonlandırırsa kendisi için iyi olur, partisi için iyi olur. Çünkü ısrarlı bir şekilde adaylığınızı çekin şeklinde bir talep ile gündeme gelmesi bana bir zarar vermez. Benim gücümü, kalitemi, benim buradaki samimi duruşumu gösterir. Ne kadar güçlü bir irade koyduğumu gösterir. Aynı zamanda sevgili Ahmet Akın’a da zarar verir. Demek ki güvenmiyor. Demek ki Ahmet Akın ile seçimi kazanamayacağını düşünüyor. Onun için hiç durmadan bunu tekrar ediyor. Ama böyle bir talep ile gelmeden önce keşke Sayın Özgür Özel dönüp Ankara’ya baksaydı İstanbul’a İzmir’e Mersin, Adana’ya baksaydı. Bunların hepsi bizim desteğimiz ile kazanıldı. Oradan vazgeçtim Balıkesir’e dönüp Bandırma, Burhaniye, Edremit’e baksaydı buradaki bir çok CHP’li Belediye bizim katkımızla bizim desteğimiz ile seçimi kazandı. Dolayısıyla bu konu kapanmıştır. Biz milletimize bir çözüm olmak için bir alternatif olmak için ekibimizle yola çıktık ve şu görmüş olduğunuz projeler bir parti için manifesto niteliğindedir. İçerisinde Balıkesir’in bütün sorunlarına çözüm üretecek muazzam bir vizyon vardır. Biz milletimize gidip; biz buyuz, gayretimiz budur, çabamız budur, geçmişimiz budur ve Balıkesir için hayalimiz budur diyerek hayalimize koşuyoruz. Paramız yok, arkamızda bir devlet gücü yok, arkamızda bir bürokrasi gücümüz yok, arkamızda ne büyükşehirin ne de ilçelerin belediye teşviki ve desteği yok. Neyimiz var biliyor musunuz? Yüreğimiz var, sevgimiz var, millete dair hizmet etme tutkumuz var ve hepsinden önemlisi son derece çalışkan ve yürekli bir kadromuz var. Sahalardayız ve milletimizle beraberiz ve bence Sayın Özgür Özel bu talepleri telaffuz etmekten vazgeçse kendisi için iyi olur.

Semra Aman Akyürek: Genel seçimin akabinde İYİ Parti’ye bir yüklenme görüyoruz. Genel Başkan Sayın Meral Akşener’in duruşu net ve sizin şahsınızında net bir duruş sergilediği görülüyor.Bu çizgide bazı İYİ Partililer sosyal medyadan vb açıklamalarla gündem oluşturdular bize İYİ Parti’nin verdiği mücadeleyi anlatır mısınız?

Turhan Çömez: İYİ Parti, bir umut olarak yola çıktı ve bir çare olarak yola çıktı. İYİ Parti, millet ile siyaset yapıyor. İYİ Parti, kapalı kapılarla siyaset yapanları tasviye ediyor. İYİ Parti, millete koşuyor ve millet ile yol yürüyor. Dolayısıyla o gelmiş o gitmiş hiç önemli değil bizim için. Bizim için prensiptir, kuraldır. Biz, bu ülkeye sevdalı kadrolarız, biz Kuva-i Milliye’ye sadık kadrolarız. Bayrağına tutkun ve yüreğinde Allah korkusu ve özgürlük ateşi olan kadrolarız. Onun dışında kimilerinin bir takım hesapları olabilir. Bunlar bizim dışımızda ve o hesapları olanları biz hesapları ile baş başa bırakıyoruz. Onlar yollarına devam etsinler. Kendi hesapları içerisinde debelenip dursunlar. Sosyal medya da yazılmış laf ile biz siyaset yapmayız. Biz milletimiz ile siyaset yapıyoruz. Biz pazarlarda kan ağlayan kadın ile siyaset yapıyoruz, köylümüz, gencimiz, yaşlımız ile siyaset yapıyoruz, çocuklarla ve Türkiye’nin tamamı ile siyaset yapıyoruz. Dolayısıyla bizim bu ülkeye bir sevdamız var, tutkumuz var, aşkımız var onun için siyaset yapıyoruz ve küçük hesapları olanlar ile hiç işimiz yok. bunlarla harcayacak hiç zamanımız yok. dedi.

Turhan Çömez’den Bakan Şimşek’e Soru Önergesi

Haber Merkezi