Eksildikçe Anlarız Yalnızlaştığımızı

Hakan İmamoğlu

Hakan İmamoğlu

Tüm Yazıları

Eksildikçe Anlarız Yalnızlaştığımızı

Mehmet’in anısına…

Sararıp dökülen yapraklar misali birer birer uçuşup gidiyor sevdiklerimiz. Hayatımızı anlamlandıran, yaşamımızı renklendiren ve varlıklarıyla yüzümüzü gülümsetenlerimiz. En çok da eksildiklerinde derinden hissettiğimiz en değerlilerimiz. Yokluklarının yüreğimizde açtığı kocaman boşluk ile yalnızlaştığımızı hissettiren yitip gidenlerimiz.

Henüz hayatımın baharındayken tanışmıştım bu duyguyla. Eksilmeyle anlaşılan yalnızlaşmanın farkına vardığım gün aylardan ekimdi ve bu nedenle hüzünlü bir ay olarak yer etti zihnimde. Eşim, arkadaşım, dostum, sırdaşım, akıl hocam, güvende ve değerli hissettirenim, sanki bir anda altı sevdiğimi birden kaybetmiştim o gün. Bu yüzdendir her ekim ayında basar yüreğimi sessiz bir yalnızlık. Bu yüzden yarım kalır bazı şiirlerim. Anlayacağınız şu sıralar hüznümün arifesindeyim.

YARIM KALAN ŞİİR

Otursam şu taş köprünün üstüne

Geçiş verir mi acaba geçmişime

Mesela doğduğum güne

Mesela çocukluğuma

Ya da gönül yaramdan evveline

Otursam şu taş köprünün üstüne

Elim değer mi acaba üzerinden geçen binlercesine

Yağmur sayıp gözyaşlarımı

Başımı okşarlar mı mesela sevgi ile

İlişsem diyorum usulca geçmişin yamacına

Soluklansam biraz yarım asrı devirmiş bedenimle

Söner mi acaba yürek yangınım

Diner mi acaba gönül sızım

Kim bilir niceleriyle aynı olan kaderim

Baştan yazılmak için silinir mi bir an

Hani olmaz da

Yine de gelir mi geri ömürlük yarenim

Bir dakika eklense diyorum biten ömrüne

Çok değil bir dakika

Sadece göz göze son bir veda için

Ya da …

(01.04.2018 / Titus Tüneli-Taş Köprü)

Demet TOK

Köşe Yazarı

köşe demet tok